5. bölüm

586 35 44
                                    

Kapının çalmasıyla Kyungsoo merdivenlerden hızlıca indi ve kapıyı açtı. Karşısında kocaman bavuluyla ona bakan bir Baekhyun vardı.

"Baekhyun?" Şaşırmamıştı, asıl şaşırdığı şey bu kadar geç gelmesiydi.

Baekhyun dudaklarını büzdü. "Özlemedin mi beni?"

Kyungsoo onun bu çocuksu haline kıkırdadı ve kollarını sıkıca boynuna sardı. "Çok özledim." Baekhyun da ona sarılınca gülümsedi.

Bavulu kaldırmaya çalıştığında çok ağır olduğunu görünce ofladı. Bu sefer Baekhyun'la ikisi kaldırmışlardı ama yine çok ağırdı. Mutfaktan çıkıp yanlarına gelen Jongin'i görünce rahat bir nefes verdi.

"Ben alayım onu isterseniz." Kyungsoo ağır bavulu Jongin'in eline verdi.

"Jongin hyung bu benim en yakın arkadaşım Baekhyun ve Baekhyun, bu ablamın nişanlısı Jongin hyung." Jongin yapmacık bir şekilde gülümsedi. "Tanıştığımıza memnun oldum."

Baekhyun kafasını salladı. "Ben de."

Kyungsoo, Baekhyun'u oturması için yönlendirdikten sonra Jongin'in arkasından gitti. "Benim odama çıkartabilir misin hyung?" Jongin başını salladı ve bavulu Kyungsoo'nun odasına bıraktı.

"Teşekkürler." Daha fazla bir şey demeden Baekhyun'un yanına inecekti ki Jongin'in kolunu tutmasıyla durdu. "Okuldan mı arkadaşın?"

"Hmhm. Aynı odada kalıyoruz." Jongin başını salladı ve hafifçe Kyungsoo'nun kolunu okşadı. Ardından gitmesine izin verdi.

Kyungsoo aşağı iner inmez Baekhyun'un oturduğu tekli koltuğun koluna oturmuştu. Telefonla konuşuyordu, büyük ihtimalle arayan kız arkadaşıydı.

Baekhyun telefonla konuşmaya devam ederken onun saçlarıyla oynamaya başlamıştı. Kyungsoo yurtta yokken saçına perma yaptırmış olmalıydı çünkü saçları kıvır kıvırdı. Ayrıca yumuşak olması da hoşuna gitmişti.

Baekhyun sert bir şekilde konuşmaya başlamıştı. Kyungsoo durdu ve ona baktı. "En yakın arkadaşımın yanına geldim. Her şeyi sana söylemek zorunda değilim. Hem bu ilişkiyi sen istedin, ben sana hazır değilim demişken hem de."

Eyvah.

Kavga ediyorlardı. Kyungsoo, Baekhyun'un elini tuttu ama Baekhyun o kadar sinirlenmişti ki elini direkt çekmişti. Bu daha kötü şeylerin olacağının habercisiydi, Baekhyun, Kyungsoo'dan gelen fiziksel teması hiçbir zaman reddetmezdi.

"Tamam! Ayrılalım o zaman, istediğin buysa eğer! Aptal aptal şeyleri sorun ediyorsun!" Baekhyun bağırarak bahçeye çıktığında Kyungsoo peşinden gitti ama onunla bahçeye çıkmadı. Evin içinde konuşmasını bitirmesini beklemek en iyisiydi.

Jongin'in yukarıdan indiğini görünce ona endişeli gözlerle baktı. Baekhyun'un bahçede bağırarak konuşmasına kızmasından korkuyordu.

Şükürler olsun ki hiçbir şey dememiş, sadece kaşlarını çatmıştı. "Bir sorun mu var?"

Kyungsoo bağırmayı kesen ve telefonu bahçedeki koltuğa atan Baekhyun'a baktı. "Kız arkadaşıyla kavga ediyor."

Kyungsoo bahçeye çıktı. "Ne oldu?" Baekhyun birden ona sarılınca ayrıldıklarını anladı.

"Bebeğim..." Baekhyun'un sırtını sıvazlamaya başladı. Saçlarına öpücükler kondurdu ve iyi bir arkadaş olarak nefesi kesilecek bir şekilde sarılmasını görmezden geldi.

Kyungsoo geriye çekildi ve Baekhyun'un yüzünü elleri arasına aldı. Gözleri doluydu. Akmak üzere olan gözyaşlarını silip yanaklarına birer öpücük kondurdu.

addictedHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin