13. bölüm

419 31 95
                                    

Jongin kucağındaki Kyungsoo'nun sırtını yavaşça okşuyordu. Saat sabaha karşı dörttü ve hala evde değildiler.

Kyungsoo biraz daha içmiş ve yine kusmuştu. Yarım saat boyunca da ağlamıştı.

"Düğünü planlamaya başladınız mı?" Kyungsoo sessizliği bozunca Jongin sırtını okşamayı kesti.

"Hm," Küçük olan başını Jongin'in göğsüne yasladı. "Sadece tarihi ve mekanı seçtik."

"Ne zaman?"

Jongin söyleyip söylememek arasında kalmıştı. Kyungsoo'nun başını kaldırıp ona baktığını görünce gözlerini kaçırmış ve cevap vermişti. "12 nisan."

Jongin evlenmeyi istemiyordu ama Krystal'in, Kyungsoo'dan nefret etmesini ve onu hastanelerde sürünürken görmek de istemiyordu. İç çekerek küçüğünün saçlarına bir öpücük kondurdu.

"Düğüne katılmak istemiyorum." Jongin onu anlıyordu. Ama katılmazsa tüm dikkati üstüne çeker ve insanlar akıl almayacak şeyler düşünürdü.

"Eve gidelim mi bebeğim? Hm?" Kyungsoo başını salladı ve yan koltuğa geçmek için yeltendiğinde Jongin onu sıkıca kucağına sabitledi.

"Böyle de sürebilirim." Kyungsoo iç çekti ve başını Jongin'in göğsünden ayırmadan hyungunun arabayı çalıştırmasını izledi.

Eve varmaları yarım saati almamıştı. Jongin, Kyungsoo'nun önden paytak paytak yürüyüşünü izleyip poposuna hafifçe vurdu.

İçeri girdiklerinde Krystal'in ışıklar kapalı bir şekilde salonda oturduğunu fark ettiler. Jongin'in midesi yanmaya başlamıştı.

"Krystal? Sevgilim? Neden uyumuyorsun?" Hızla nişanlısının yanına gidip alnına bir öpücük kondurdu.

Krystal, Jongin'i ittirdi. "Saatlerdir ikiniz de dışarıdasınız. Benden ne saklıyorsunuz?"

Jongin endişeyle Kyungsoo'ya baktı. Konuşmak için dudaklarını aralamıştı ki Kyungsoo'nun yanlarına yaklaştığını gördü.

"Son zamanlarda Sehun'u çok düşünüyor ve üzülüyorum, bu yüzden Jongin hyung bana yardımcı oluyor abla. Başka hiçbir şey yok." Kyungsoo sinirleri bozulmuş bir şekilde yukarı çıktığında Krystal mahcup bir ifadeyle Jongin'e bakmıştı.

"Sadece uyuyalım, tamam mı?" Jongin de Kyungsoo'nun arkasından yukarı çıkmıştı.

────────

Jongin uzun zaman sonra ilk defa Krystal'e sarılarak uyumamıştı. İkisi de yatakta birbirlerinden en uzak köşelerdeydi.

Krystal'in aklına binbir şey gelmişti, ve bunlardan biri doğruydu. Fakat Krystal bunu bilmiyordu.

Jongin sabah 8'de kalkıp aşağıya nişanlısına ve bebeğine kahvaltı hazırlamak için inmişti. Şu an dört saatlik uykuyla ayaktaydı.

İlk önce kendisine kahve yapmaya karar verdiğinde, beline sarılan bir çift kol hissetti. "Dün için özür dilerim."

Jongin kahvesini yapmaya başladı. "Sorun değil." Krystal beline daha sıkı sarıldığında ona döndü ve, "Kahve ister misin?" diye sordu.

Nişanlısı başını iki yana salladığında tekrar önüne döndü ve kollarını belinden ayırdı.

"Jongin..." Jongin cevap vermedi.

addictedHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin