14 - FİNAL

35 5 10
                                    

8818 - FİNAL

"Ne yani, gerçekten intihar mı etmiş?" diye sordu Daesung ofisteki sandalyesinde geriye yaslanarak.

"Öyle," Seunghyun elindeki siyah deri kaplı günlüğün bir sayfasını daha çevirdi. "Telefonunda hiçbir numara kayıtlı değildi ama," Seunghyun'un düşünceli bakışları Daesung'ı buldu.

Kaşları o farkında bile olmadan çatılmıştı. "Ama?" dedi Daesung, ortağının devam etmesini istiyordu.

"Ama not defterinde bir çok yazı vardı Dae, sanki biriyle mesajlaşıyor gibi.
Sadece Kwon Jiyong bir şeyler yazmıştı ve sanki kendisine cevap geliyormuş gibi konuşmalara devam etmişti."

Seunghyun elindeki günlüğü karşı masasında oturan ortağına doğru uzattı.

"Tek taraflı mesajlarda hep aynı isim geçiyor Dae."

"Youngbae?"

Seunghyun başıyla onayladı.

"Youngbae. Dong Young Bae."

Daesung bir sayfa daha çevirirken sordu. "Günlükte de hep onun adı yazıyor hyung. Kim bu adam?"

Seunghyun başını ellerinin arasına aldı, sabahın ilk saatlerinden beri önce olay yerinde sonrasında da Jiyong'un evinde gerçeğe dair bir şeyler bulabilmek için deliye dönmüştü.

Ve bulmuştu da.

"Ona dair son kayıt 2011'de Dae. Bir lisenin deposunda çıkan yangında ölmüş."

Daesung duyduğu cümleyle kafasını kaldırıp Seunghyun'a şaşkınlıkla baktı.

"Bir dakika-"

"Dinle," Seunghyun elini kaldırıp Daesung'ı sustururken konusmaya devam etti. "Kwon Jiyong ve Dong Youngbae lisenin ilk senesinden beri beraberlermiş, ilişkileri okulda duyulduğunda defalarca zorbalığa uğramışlar ve Kwon Jiyong dayanamayarak, Youngbae'ye ayrılmak istediğini söylemiş."

Daesung, belki de meslek hayatında ilk kez Seunghyun konuşmaya devam etmesin istemişti. Duyabileceklerinden korkuyordu ama öte yandan öğrenmek zorundaydı.

Polis oluşuna bininci defa lanet etti.

"Youngbae okul çıkışında konuşmak istediğini söyleyen bir mesaj atmış Jiyong'a. Bu onun, Kwon Jiyong'a gönderdiği son mesajmış."

Seunghyun, Daesung'a verdiği günlüğü alıp 18.sayfasını açtı.

"Youngbae eve dönememiş ve o gece Youngbae'nin babası, geçirdiği bir sinir krizi sonucunda annesini öldürmüş."

Kang Daesung aptal bir polis değildi ve daha önemlisi, günlüğü bir yere kadar okuyabilmişti.

Ve öyleyse, depoya kilitlenen hiçbir zaman Jiyong değildi.

Ve yine eğer öyleyse, tüm o pişmanlıklar da Youngbae'ye değil, Jiyong'a aitti.

"Jiyong, ne Youngbae'den gelen mesaja dönmüş ne de onunla buluşmayı kabul etmiş. Jiyong o gün okula geri dönmemiş ve depoda çıkan yangından haberi olmamış."

Daesung sadece bir an Jiyong'un, Youngbae'nin ölüm haberini aldığında hissedebileceklerini düşündü.

Tüylerinin ürpermesine engel olamamıştı, Jiyong'un bu pişmanlıkla nasıl yaşadığını hayal edemedi.

"Biliyor musun Dae, Kwon Jiyong uçurumdan düştüğü için ölmemiş." dedi Seunghyun. "Kalbi durduğu için düşmüş oradan."

"Yani," artık Daesung da ayaklanmış ve üzerinde Jiyong'un fotoğrafı olan ölüm belgesini incelemeye koyulmuştu. "Kwon Jiyong en baştan beri Youngbae'yi değil, kendini mi affetmek istiyordu?"

Seunghyun'dan onay aldığında gözlerini kapatıp başını havaya kaldırarak derin bir nefes aldı. "Ve kendini affettiği an, kendine ölüm iznini de vermiş oldu."

"Evine girdiğimizde balkonunda tek bir papatyanın açtığı tek bir saksı vardı." dedi Seunghyun. "Bir de duvarında bir tarihin işaretlendiği takvim."

"8 Ağustos 2018?" diye sordu Daesung.

"8 Ağustos 2018 Dae, 8818."

İnsanlar için en zoru, kendi pişmanlıklarıyla yüzleşmektir derler. Hatta öyle ki nefretiyle yanıp kavruldukları bir başka insanı affetmek, kendini affetmekten daha zor gelirmiş.

Kwon Jiyong, Youngbae'nin ölümünden bu yana sizofreni geliştiren bir adamdı ve eğer geri dönüp ilk bölümün açıklamasına bakarsanız, size bu şarkının 'bir kişi hakkında' olduğunu orada söylemiştim.

8818'i okuduğunuz için teşekkürler.

8818   |GDYB|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin