13: ''DOM DOM KURŞUNU, PAMUK ŞEKER VE SPİDER-MAN EVE DÖNÜŞ YOK''

7 1 5
                                    

🎵İbrahim Tatlıses - Dom Dom Kurşunu🎵

YENİ BÖLÜM

Sabahın körüydü ve ben dolmuş durağındaydım. Alarmım klasik görevini yerine getirip çalmamıştı ve ben de bu yüzden geç kalmak üzereyim. Koşarak gitmeyi düşündüm, zorlarsam olurdu ama sınav başlayınca en az üç-beş dakikam soluklanmakla geçerdi. Bu yüzden araçla gitmeliydim. Taksiye servet yatıracak baba yiğit, henüz anasının karnından doğmadığı için dolmuşa binmeye karar verdim. 

Hadii, hadii. Dolmuş gelmiyordu hala. Okula geç kalmak istemiyordum. Normalde okulu asmak favori aktivitemdir ama sınavlarıma girmeyip sınıfta kalmayı göze alamıyordum. Bu yüzden okula gidiyorum. Yoksa ''zaten geç kaldım'' der, okula gitmezdim. 

Dolmuşu görünce hemen kendimi öne attım. Oh, şükürler olsun ki artık dolmuştaydım. Herkes saatlerdir dolmuşu bekliyormuş gibi araca doluştular. Abi de hemen aracı çalıştırdı. 

Müzik dinlemeliydim, evet. Sınav gibi streslenmeme sebep olan şeylerden müziklerden, melodilerden, müziklerin ruhlarıyla aşabiliyordum. 

---

''Eğdi yar boynun eğdi
Allah kerimsin dedi
Hançer yarası değil

Dom dom kurşunu değdi.

Gel gel gümüle gel
Gel gel gümüle gel
Gel gel gümüle gel böğrüme
Dom dom kurşunuu...''*

Telefonuma ne ara indirdiğimi bilmediğim ''Dom Dom Kurşunu'' şarkısını dinliyordum şu an. Normalde depresif şarkılar dinlerim. Bu araya nasıl kaynamış, bilemedim. 

Ama iyiydi ya, azıcık keyiflendirdi. 

''HANÇER YARASI DEĞİL, DOM DOM KURŞUNU DEĞDİ!''

---

Sonunda okula varmıştım. Hızla sınıfa çıkıyordum. Merdivenlerde hocayı yakaladım. 

-H-hocam...

-Kızım? Ne bu halin?

-Hocam az daha geç kalıyordum. Sınıfa çıkıyorsunuz, değil mi? 

-Evet. 

-Hocam süre yetmezse ek süre verirsiniz, değil mi?

-Ne süresi evladım?

-Hocam hani fizik sınavı sizin derse denk geliyordu ya?

-Yok. Sınav 5. saate ertelendi, haberin yok mu?

-Hocam nasıl ya? Ama neden?

-Fotokopi makinesi arızalanmış. 

-Ya, o zaman gelmezdim ya.

-Efendim kızım? ''Benim dersime'' gelmez miydin?

-Yok hocam. Koşarak gelirdim; zaten bakın, koşarak geldim.

Ben onu sesli mi söylemiştim ya?

Sınıfa vardık. İçeri girip yerime geçtim ve yoklama başladı.

---

''794 ve 685 yok, 2 eksik.''

Selim Hoca yoklamayı aldıktan sonra bir değişiklik yapıp defterlerimizi çıkarmamızı istedi (!). Ne de güzel, değil mi?

---

Sınav saati gelip çatmıştı. Hocanın içeri girip kağıtları dağıtması an meselesiydi. Ve Meltem Hoca sınıfa girdi. Hiç bir şey demeden kağıtları dağıtmaya başladı. Hiç sevmiyordum bu kadını. 

Ölüme Giden Yol (DÜZENLENECEK)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin