-
Jimin'in anlatımından
Sabah erkenden kalkmıştım. Elimi ve yüzümü yıkadıktan sonra üstümü giyinmeye başladım. Hazır olduğum da ise okula gitmek için evden çıkmıştım. Bugün sonuçlar açıklanacaktı, o yüzden çok heyecanlıydım. Okula vardığım da hızlıca binanın içine girdim.
Bana mı öyle geliyor yoksa herkes bana mı bakıyor?
Bakışlarını önemsememeye çalışarak sınıfa çıktım ve sırama oturdum. 5-10 dakika sonrada öğretmen sınıfa girdi ve ders başladı. Sonuçları düşünürken dersi hiç dinleyememiştim.
...
Saat on ikiye doğru geliyordu ve benim heyecanım bin kat artmıştı. Jungkook bunu fark etmiş olacak ki hemen konuşmaya başladı.
"Kanka az sakin mi olsan. Hem biz senin kazanacağına eminiz. Değil mi çocuklar?" dedi ve diğerlerinden bir cevap beklercesine bakmaya başladı.
"Bence de sen kazanacaksın Jimin. Farkındaysan diğerlerinin bir sayı atmasına bile izin vermeden maçı kazandın" dedi gülümseyerek Namjoon.
Saat on iki olduğunda hemen aşağıya okul panosunun yanına indik. Panodaki kağıda baktım ve kazandığımı gördüm.
"AAAA KAZANMIŞIMMMM." diye bağırarak okul koridorunda mal mal dans etmeye başladım. Rezil oluyordum ama umrumda değildi. Ardından bizimkilere döndüm ve sarıldım. Onlar da benim gibi çok mutlu olmuşlardı.
"Biz demiştik değil mi sen kazanacaksın diye." dedi ve sarıldı Jungkook. Ahh demişti cidden.
Arka taraftan gelen bir ses duydum. Ardından sarılmayı kestim ve arkamı döndüm ama ben "Tebrik ederim Jimin. Kazanmışsın." diyen bir Yoongi beklemiyordum.
"Ahh teşekkürler Yoongi-shi." dedim ve gülümsedim. Yoongi de bana gülümsedi ve ortamı bozan kişi şerefsiz Jungkook olmuştu.
"Pişt Yoongi, senin aga- yani Taehyung nerede?" diye sordu. Yoongi de, "Sınıftaydı en son, neden ki?" diye sordu. "Hiiç süt içecektik de bal böceğim ile." dedi ve gülümsedi. Bal böceğim mi?
Yoongi ise gülmeye başladı ve Jungkook bize görüşürüz diyip yanımızdan ayrıldı.
Tam oradan ayrılacaktım ki Hoseok'un buraya kollarını açıp bana doğru koşarken 'AŞKIIIIM' diyerek gelmesiyle yerimde kalakaldım. Ardından kollarımı açıp sarılmasını beklemeye başladım.
Sarıldığında bir an yere düşecek gibi de olsak düşmedik ve Hoseok da, "Biliyordum kazanacağını, tebrik ederimm!" diye bağırdı. Kıkırdadım ve teşekkür ettim.
Yoongi hala gitmemişti ve ona baktığımda göz göze geldik. Bir şey diyecek gibi olup ağzını tekrar kapattı. Ancak ağzını tekrar açtı ve "Gitmem gerekli, sana da sevgilin ile iyi eğlenceler. Görüşürüz." dedi.
Tanrım Hoseok bir kere kuzenim benim..
"Ha? Hoseok benim kuzenim." dedim ancak duymadı sanırım ve hızlıca yanımızdan ayrıldı.
"Lan gerizekalı ne diye 'AŞKIIM' diyerek yanıma geliyorsun çocuk yanlış anladı işte." dedim Hoseok'a kızarak.
"Ya ben onu görmedim ki. Hem bak seni kıskandıığ." dedi Hoseok.
"Kıskandı mı sizce?" dedim.
"Bence kıskandı başka bir açıklama var mı sence?" Namjoon.
Kıskandığı düşüncesi ile gülümserken, Jungkook'un çikolatalı süte bulanmış yüzü ile buraya geldiğini görünce gülümsememe bir sebep daha eklenmiş ve gülümsemem artmıştı.
Hoseok gülerek "Noldu lan?" dedi.
Jungkook ise sinirli bir şekilde "Sırf dudağına yapışmaya çalıştım diye sütü kafamdan aşağı boca etti amına koyayım!" diye söylendi.
Hepimiz bir anda gülmeye başladık, bir kaç dakika sonra gülmemiz durmuştu sonunda.
"Sizin ev çok uzak, ama bizim ev yakın. Anahtarı vereyim bize git bari. En azından gömleğinin üstünde sweat varmış, gömleğin batmamış. Benim gömleklerim yıkamada çünkü." dedim ve cebimdeki anahtarı ona uzattım.
Teşekkür etti ve anahtarı almak amacıyla elini uzattı, ancak anahtarı vermeden önce konuştum, "Ev boş evet, ama sakın bir yerleri dağıtma ve odamı da karıştırma bak keserim seni. Üstüne bir sweat falan ne bok alıyorsan al ve hemen buraya gel. Ve değerimi de bil götün donmasın diye sweatimi emanet ediyorum sana.." dedim.
Genelde o ite bir şey verince, evini basmadan geri alamıyorsunuz da...
"Tamam tamam, ortalığı dağıtmak yok, odanı karıştırmak yok, sweat alıp geleceğim." dedi. Ve ben de hayatımın en büyük hatasını yaptığımın farkında olmadan anahtarı Jungkook'a verdim. Jungkook da hızlı bir şekilde eve doğru yürümeye başlamıştı.
-
Biraz meraktan kudurun diye burda kesiverdim bu bölümü. Neyse umarım beğenmişsinizdir. Bir sonraki bölümde görüşürüz hepinizi cok seviyoruz <3
yayımlama tarihi:
27.01.2022
ŞİMDİ OKUDUĞUN
he different ; yoonmin.
Fanfiction"Ben de basketbol takımına girmek istiyorum." dedi. Gülmeye başladığımda bana garipçe baktı. "Neden gülüyorsun?" "Bu boyla mı gireceksin takıma?" dedim alay edercesine. "Sanki sen çok uzunsun göt." ↪ yoonmin au, düzyazı, texting ↪ tw; olumsuz örnek...