사람들은 착한 아인 줄 알겠지만

66 4 1
                                    

Manzaranın tadını çıkarıyorum.

Şehrin rengarenk ve doğallıktan uzak ışıkları pencereden süzülüp bakmaya doyamadığım yüzüne vuruyor. İzlemeye doyamıyorum biricik hazinemi ve kazanamayacağımı bilsem bile yarışıyorum kalemimle güzelliğini anlatmak için.

Bu yarışı gözlerini kırpıştırman ve minik ellerini yumruk yapıp gözlerini ovuşturman bölüyor. O kadar tatlı görünüyorsun ki gözüme pembe yanaklarına bir öpücük kondurmaktan alıkoyamıyorum kendimi.

Ellerim ellerinle buluşuyor ve baş parmağımla avuç içini okşamaya başlıyorum. Bunun seni rahatlattığını kapanmaya başlayan göz kapaklarından ve yavaşlayan nefesinden anlayabiliyorum.

Göz kapakların dayanamıyor bu tatlı savaşa ve kapanıyor. İçimi saran endişeye tezat olarak yüzümde küçük bir gülümseme beliriyor.

Yorgunluğunu ne kadar saklamaya çalışsan da onu gözlerinde saklayamıyorsun sevgilim. Ara sıra yüzüne uğrayan gülümseme eskisi kadar parlak değil, güneşimi kaybetmiş gibi hissediyorum.

İçimdeki derin uçurumlarla ve beni gittikçe daha derine çeken ümitsizlikle mücadele etmeyi henüz öğrenemedim hyung. Ama buna rağmen çok anlayışlısın, hiçbir ilerleme kaydedemesem bile o parlak gülümsemeni benden asla esirgemiyorsun.

Gülümsemen tüm olumsuz duyguları zihnimden kovuyor ve yüzüme aptalca bir sırıtış yerleştirip sana gittikçe daha çok kapılmama neden oluyor.

Ama gülüşün artık içimi ısıtmıyor hyung, kafanı kurcalayan sorunları saklamak için kullandığın bir maske gibi geliyor.

Tüm sorumlulukları kendi üzerine alıyorsun hyung, birazını da benim yüklenmeme izin ver.

Parmaklarımla kırmaya korkarcasına yavaşça alnına düşen yumuşacık saçlarını geriye ittiriyorum rahatsız olabileceğini düşünerek. Ellerin hareketlenerek bileklerimi kavrıyor ve kendine çekiyorsun beni.

Bu kadar ani bir şekilde yakınlaşırsak bir gün kalbim patlayacak hyung!

Yüzünde içimden geçirdiklerimi anladığını belli eden yaramaz bir gülüş oluşuyor. Hava bir anda sıcakladı mı yoksa ateşim mi çıktı?

"Hayır Hyunnie, sadece utandın. Küçük bir bebek gibi."

Sesin zihnimin içinde yankılanmaya ve gördüklerim buğulanmaya başlıyor. Gördüklerim ve algıladıklarım birbirine karışırken başıma bir ağrı saplanıyor. Tiz çığlıklar duyuyorum ve biraz hava almak için balkona çıkmak istiyorum. Adımlarımı balkona yönlendiriyorum ama sarsıla sarsıla gidiyorum, sanki görünmez bir varlık nefes almamı engelliyor.

Sonunda balkona çıkabiliyorum ve bu aciz ve acınası hayatımda son gördüğüm şey solmuş çiçeklerin oluyor hyung. Onları sulamamışsın, benim gibi.


----------------------------------------------------------------------------
들었다 놨다 좌회전 우회전 변덕이 심해 너 땜에 꼬여
Out of my mind 내가 아냐 점점 말야
머리가 어질어질해 정신 못 차리게 돼
숨도 가빠지고 매일 약간 알딸딸한듯해
Oh, babe 너만 있으면 그래 난 이런 애 아닌데
너 땜에 집중이 너무 안돼 미안해 멍 좀 때릴께 I just
Can't get you outta my head
Can't get you outta my head
Can't get you outta my head
And my mind and my body and every way

----------------------------------------------------------------------------들었다 놨다 좌회전 우회전 변덕이 심해 너 땜에 꼬여Out of my mind 내가 아냐 점점 말야머리가 어질어질해 정신 못 차리게 돼숨도 가빠지고 매일 약간 알딸딸한듯해Oh, babe 너만 있으면 그래 난 이런 애 아닌데너 땜에 집중이 너무 안돼 미안해 멍 좀 때릴께 I justCan't get you ...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Outta My Head-[HyunHo]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin