Rebirth of a Cannon Fodder from a Novel(BL)

Bölüm 122

Yolcu gemisine bindikten sonra, Mo ailesinin tüm izleri Mu Tian Heng tarafından silindi.

Bu lüks yolcu gemisinin asıl sahibi, Hong Kong'un en zengin ilk beşinden biri olan Wen Guo Chao'ydu. Her zaman Mu Tian Heng ile çalışma şansı istemişti ama asla gelmedi. Bu sefer Mu Tian Heng yardım için ona yaklaştığında ve karşılığında inanılmaz bir anlaşma teklif ettiğinde, hiç düşünmeden kabul etti.

Mu Tian Heng ona sadece üç büyük iş girişimi teklif etmekle kalmadı, aynı zamanda minnettarlık olarak bir milyar yuan da teklif etti.

Wen Guo Chao'nun parası olmasına rağmen, kendisine nakit olarak verilen bir milyar yuan'e hayır demezdi. Mu Tian Heng'in dünyanın en zengin ilk üçünden biri olduğunu biliyordu ama onun bu kadar cömert olmasını beklemiyordu!

Ayrıca, Mu Tian Heng ile iş yapmak, elde edeceği kâr veya elde edeceği dünya çapındaki bağlantılar olsun, yalnızca onun fayda sağlamasıyla sonuçlanacaktı.

Bu nedenle, tüm istekliliğiyle, Mo ailesi üyelerinin şu anda kilitli olduğu yer olan 'Dong Fang Ge Hao' olan kumar gemisinin tamamını Mu Tian Heng'e hemen verdi.

Vekilharç Zhao'ya gelince, o Mu Tian Heng'in Amerika'da eski hizmetçisi olarak çalışan ve onun büyümesini izleyen eski bir özel kuvvetler askeriydi. Son derece güvenilir ve zeki bir insandı. Ondan Mo ailesine 'bakmasını' istemek en uygun karardı.

En önemlisi, Vekilharç Zhao, Mu Tian Heng'e mutlak inancı olan çok güvenilir bir adamdı. Ona kendi çocuğu gibi davrandı, eylemlerinden asla şüphe duymadı, sadece Mu Tian Heng'in istediğini sadakatle yaptı. Mu Tian Heng'in en güvenilir sırdaşıydı.

Ancak, Vekilharç Zhao sormasa bile, Mu Tian Heng ona Mo ailesinin bu hayatta ve son hayatta yaptığı şeyleri açıkladı, elbette bazı bilgiler zaten filtrelenmişti.

Vekilharç Zhao anında öfkelendi. Aynı gün Hua Xia'ya uçtu.

Kıyafetinde ufak bir değişiklikle, 'Dong Fang Ge Hao'nun şu anki baş honcho'su oldu.

.....

Mo ailesinin 'hapsedilmesinin' üçüncü gününde, başkentte çok eskilerde yaşayan Mo Liu Gui, sonunda bir şeylerin yanlış olduğunu fark etti.

Mo ailesinden hiç kimse onu üç gün boyunca aramamıştı ve herhangi birini aradığında da ulaşamamıştı. İlk başta, kimse açmadan hat çaldı. Daha sonra, tamamen ulaşılamaz olmuştu. Bir şeyler kesinlikle yanlıştı!

Mo Liu Gui paniklemeye başlamıştı.

Kendisine bakan hemşireyi yakaladı ve müdürle görüşmek istedi.

Söylemeye gerek yok, Liu Cui onun talebini reddetti.

Mo Liu Gui hakarete uğradı. Düşününce, Liu Cui onu geri çevirmenin yanı sıra yolunu kesmeye bile cüret etti. Bir öfke nöbetinde, Liu Cui'ye hatırı sayılır bir güçle tokat attı.

Ama Mo Liu Gui onu ikinci kez tokatlamak üzereyken, Liu Cui ölümcül bir tutuşla onun kolunu tuttu. Sıska ve yaşlı olmasına rağmen, yıllar içindeki zahmetli çalışma onu fiziksel olarak eğitmişti. Mo Liu Gui kadar zayıf biri onun rakibi değildi.

Mo Liu Gui'ye sesinde sabırla dedi ki, "Bayan Mo, akıl hastasısınız, size kızmayacağım ama iyi davranmanız gerekiyor. Yönetmeni görmek isterseniz, hastalığınıza bakmak için birazdan burada olur."

"Hasta olan sensin! Seni yaşlı ve çirkin cadı! Çılgınsın!"

Mo Liu Gui'nin huzursuzluğu yoğunlaşıyordu. Mo ailesinden kimseyle temasa geçemezse, onu buradan kim çıkaracaktı?!