Limon Çiçeğim / Texting

1.5

Limon Çiçeği:

Hemen hemen 3 gündür evdeydik ve ben her yemeği patatesli yapıyorum. Abimler beni dövmek üzere çünkü patates yemekten bıktılar. Yalıncım şöyle ki patatesi yıkadıkça toprak kokusu alıyorum, bu koku sanki senin kokun gibi geliyor. Hayır! Daha delirmedim gidip deneyebilirsin. Ama seni çok özledim Yalın! Sabah mesajlarını bana Limon Çiçeğim demeni seni görmeyi çok özledim. Ve abime sarılmayı özledim, son kavgamızdan sonra ona üzülüyorum çünkü diğer abimle vakit geçirirken öyle bakıyor ki bana çok üzülüyorum.

Galiba affetmek üzereyim, ama dediklerini asla unutmayacağım. İma ettiklerini de öyle. Yoruldum Yalın! İlk gün bu fırtına da kendimi dışarı attım bağırdım çağırdım. Kendimi yine kendi cehennemime çektim. Ben senle her şeyi düzeltirken tekken ölüyorum. Üzgünüm seni üzmek istemiyorum daha da bu deftere yazmak zaten...

Defteri fırlattığım gibi yataktan kalktım ve içeri gittim. Pc oynuyorlardı her zamanki gibi! Önlerinden geçtim ve birleşik oturmalarına rağmen ortalarına kendime yer açıp oturdum. Biraz söylenme faslı olsa da onları izlemeye başladım. Tunahan onun tabiriyle abimi ezip geçtiği için hızla bana sarılmış ilk adımı atmış benden de karşılıksız dönmemişti. "Lay lay lay lay! Tunahan paşa çok yaşa!" diye marş söylerken halay başına beni de katmış dans ediyorduk.

Gülmeden kendimi tutamıyordum. "Siktir lan oradan hileci şerefsiz paşaymış kıçımın paşası!" dedi ve beni yanına çekti. Ben aralarından kaçarak "Ben kola getireyim!" dedim ve mutfağa gittim. Hepimize bir bardan doldurarak sehpaya koydum. İlk alan bendim, tek dikişte koca bardağı bitirdiğimde boğazım yanmıştı. Dün itibariyle iş yerleri yine başlamıştı maalesef. Hava daha iyiye gidiyordu. Yarın büyük ihtimal okullar açılırdı. Abimler biraz daha eğlendikten sonra annemle konuştum.

Safa'ya örttükleri için biraz onu azarlasam da o da beni anlatmam için azarlamıştım. Ufak tefek ertelediğim ödeve başlamış bitirmiştim. Evde vakit asla geçmiyor, geçmekte bitmiyordu. Aslında bir tık bugün telefonumun gelme ihtimali olduğu için de böyleydi. Ofladım ve kendimi yatağa attım. Dinlemek için gözlerimi biraz kapadığım an kapı çaldı. Yerimden fırladığım gibi kapıya uçtum. Kargocuyu görmemle anlının ortasından öpme isteği ile savaşmaya başladım.

"Emre Acar?"

"Kardeşim ben alayım?"

"Şurayı imzalayın hanımefendi." dediğinde bir şeyler karaladım hiç uğraşamazdım şimdi. "Tamamdır buyrun, iyi günler." dediği gibi gülümseyip kapıyı kapattım. Çığlık ata ata odaya girdiğimde dans ediyordum. "Aç abisi şuradan Fineas ve Förb müzik grubu sahnesini!"

"Bav çiki bav vov! Aşkım böyle şöyler. Mav mav mav! Bak atıyor kalbim!" Kıvırtırken paketi açıyordum. Telefonu gördüğüm gibi tepinmeye başladım. Hızla açıp kurulum yaptığım gibi hattımı taktım. Her şey aynı şekilde geldiğin abime öpücükler yağdırdım. Biraz daha abimlere şımarıklık yaptım ve asıl meseleme odaklandım. Onu deli gibi özlemiştim. Şükürler olsun ki konuşmaları yedeklemiştim. Yalından gelen onca sesli mesajı ve mesajları boş verip hepsinden daha önemli o mesajı attım.

Yalın: Ortalama 10 dakika oldu.

Yalın: Yemin ederim çıldırmamak elde değil

Yalın: Ne kadar sürecek bu aptal olay

Yalın: Lanet olsun

Yalın: *Ses* 0,17

Tamam sakin olalım tamam mı? Sensiz biraz günler ne kadar kötü olabilir. Yazmak istemiyorum, sana seslenmek, sanki seninle konuşmak gibi. Çiçeğim bu olay umarım uzun sürmez. Bana kendini aşılamışken benden öyle kolay gidemezsin. Bu bana haksızlık, bencilce ama öyle.

***

Yalın: *Ses* 0,27

Sıçarım böyle işe! Onca işkenceden sonra sadece 1 gün mü geçmiş. Nasılsın? İyi ol kötü olma. içimde bir his olayların pek iyi olmadığını söylüyor. Limon Çiçeğim iyice duygusal bir adam olmaya başladım. Şarkı yazasım geliyor, şiirler anlamlı geliyor! Galiba o şarkıları böyle yazıyor Çağrı. Çağrıyı tanıyor musun bilmiyorum ama iyi acayip sesi vardır. Bir gün seni bulduğumda onunla tanıştırmak istiyorum ve tabii diğerleriyle de neyse kısacası özledim seni. İyi ol.

Yalın: Bu arada konuşmaktan unutmuşum günaydın çiçeğim

Yalın: Bugün şarkı benden

Yalın: Kafama takmam dedim ama birkaç gün uyutmadı...

Yalın: Kaybolmadı ama benim de olmadı. O hiç ben gibi değil, ben kimim o da belli değil!

Yalın: Söz değişcem, evime geri gelicem.

Yalın: Ellerimi uzatmışım ben, şimdi geri dönemem.

Yalın: Aşığım manyak gibi istesen de değişmem!

Yalın: Duyuyor musun beni? Mahvettik her şeyi.

Yalın: Sarıl bana geçecek hepsi...

Yalın: Dün beni çok severken, şimdi defolup gidiyor.

Yalın: Doğru konuştuğum her zaman sonu yanlışla bitiyor.

Yalın: Ben yine düşünüp dururken, özleyip sarhoş olurken

Yalın: Gitmesen bu son demlerim! Bir daha böyle sevemeyebilirim...

Yalın: Çabuk gel

***

Yalın: İyi geceler, en kısa sürede gel

***

Yalın: *Ses* 0,19

Artık kafayı yiyorum lan! Oha ya kaçıncı gün oldu? Dün yazamadım özür dilerim. Ananem ve dedemle turşu yaptık gece de Emanet izledik. O yorgunlukla koltukta uyumuşum. Klasik ben özledim seni canım ya. Aslında o günden sonra hala merak ediyorum seni. O gün çok kötüydün ve seni öylece bırakıp gitmiş olmak beni çok kötü hissettiriyor. Özür dilerim seni yalnız bırakmak en son isteyeceğim şey.

Yalın: *Ses* 0,23

Anlamıyorum ne ara bu kadar bağlandım. Kısacık sürede her şey oldun. Söylüyordum eskiden böyle şeyler saçma. Ben büyük konuştuğum her şeyi en uçlarında yaşıyorum. Bundan 1 ay önce olmayan birinin arkasından saniyeler sayıyorum. Çiçeğim şu turşular olunca benim yaptığımdan yediricem sana! Hayatında böyle turşu yememişsindir ha! Ananemin tarifi diye söylemiyorum üstüne tanımam.

Yalın: *Ses* 0,11

Sen geldikten sonra şu ses olayını daha fazla yapalım gerçekten çok iyi hissettiriyor. Ve klasik sözüm, ÇABUK GEL!!

09:22

Bilinmeyen Numara: ÇİÇEĞİN İS BACK ASKİMM

18:15

Yalın: HASSKTİRR LAN