2.3

42 6 15
                                    


Sabah uyandığımda Safa için de ilk okul günüydü. Ona abimle gelmesini söylesem de ısrarla benle gelmek istiyordu.

"Ya kızım! Biz Yalın ile gideceğiz! Seni görür deli misin?"

"Ay arkanızdan geleceğim işte diyorum! Ne var bende gelsem yani? Yemem çocuğu!"

"Ben öyle bir şey mi dedim!" diye bağırdığımda annem odaya daldı. "Kızlar yine neyi paylaşamıyorsunuz."

"Bir şey yok anne. Safa biraz heyecanlı yeni okulunun ilk günü ya."

"Evet teyze, yoksa niye kavga edelim bebişim!" diye bağırdı ve annemin yüzünü yoğurmaya başladı. "Ya Safa dur kızım ya!"

Onlara gülerken hızla çantamı hazırladım ve aynada kendime baktım. Hızla 4 tane sandviç hazırlarken, abimin beni izlediğini fark ettim. Bakışlarım ona doğru dönerken gözlerini benden kaçırdı. "Gel..." diye mırıldandığımda bunu bekliyormuş gibi dibimde bitti.

"Ben özür dilerim Çiçek, o gün sana patladım. Seni ne kadar sevdiğimi, ne kadar değer verdiğimi biliyorsun. Seni yargılamayacağımı da biliyorsun. Seni öyle görünce hayatımda hiç bu kadar çaresiz hissetmemiştim. Benim yüzümden ö-öyle-" dediğinde devam edemedi. Abimi ilk defa ağlarken görüyordum, elimdeki her şeyi bıraktım.

Hemen toplanırken konuyu değiştirdi. "O dört tane fazla değil mi? Hem sen domates sevmezsin ki..." dediğinde omuzlarım düştü.

"Bu da mı bir sorgu?"

"Hayır yemin ederim değil! Sadece sen söylemeden bir şeyler öğrenmeye çalışıyorum ki seni herkese karşı savunabileyim."

"Beni kendine bile savunur musun?"

"Gerekirse evet." dediğinde gülümsedim ve sandviçleri paketledim. Çantama koyduktan sonra gidecekken durdum. Vaktim azdı ama içimde kalan bu şeyi sormak zorundaydım.

"Abi, bir gün sana anlatmak istersem dinlersin dimi? Beni tek başıma bırakmazsın dimi? Öyle demiştin ama ben tekrar sormak istedim..." dediğimde bana sarıldı.

"Dilim mühürlenseydi söylemeseydim onları, sen her zaman dinlerim..." dediğinde derin bir nefes verdim, rahatlamıştım. Safa kapıyı açtığında mutfaktan çıktım ve onunla birlikte ayakkabılarımı giydim. Annem banyoda olduğu için çıkarken ona bir şey dememiştim.

Apartmandan çıktığımızda Safa'nın koluna girdim. "Bak şimdi sis, beni tanımıyorsun, bilmiyorsun, duymuyorsun. Sadece sabah yürüyen bir kızsın. Sana bugün için sandviç hazırladım, kahvaltı yapmadın yersin. Onun dışında gün içinde hep birlikteyiz aşkım!" dediğimde kafasıyla onayladı. Çantamı açtım ve ona sandviçini verdim.

Bilinmeyen Numara: Belki hiç duymadın, belki de takmadın...

Bilinmeyen Numara: Bilmem, bilmem...

Bilinmeyen Numara: Konuşmalar faydasız, sanki susmadın mı anlamsız

Bilinmeyen Numara: Üzmem, kendimi üzmem!

Yalın: Peki sende mi en dibe daldın?

Bilinmeyen Numara En son bende uyandın...

Yalın: Artık o, düşlerinden!

Bilinmeyen Numara: GÜNAYDINNNN!

Bilinmeyen Numara: UMARIM AÇSINDIR ÇÜNKÜ SANA SANDVİÇ YAPTIM!!

Yalın: ÇOK DÜŞÜNCELİSİN BEBEĞİM

Bilinmeyen Numara: Sapık! Yalınımın telefonunu nasıl ellersin!😤😠

Limon Çiçeğim / TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin