İyi okumalar!@rosepetalnovels Thanks for PERMİSSİON !
Harry, kızın bileklerindeki nabzını hissedebildiği halde elini yeniden kızın yanaklarında tutuyordu. O, onun kalbinden fışkıran kanı hissedebiliyordu, damarlarından ve parmak uçlarından. Bu, panik, korku yarışmasıydı. Harry bunu hissedebiliyordu. O, onun damarlarında akan kanı hissediyordu.
Harry bakışlarını kızın soluk ve hasta görünümlü yüzüne taşıdı. Ya da olmayan gözleriyle, onun görüşünde biçbir fark yoktu. Harry hala onun yüzündeki her küçük detaya bakıyordu. Tenindeki damlalar derisini zorluyordu, alt dudağı hafifçe çatlamış ve gözyaşları çoktan ıslanan yanaklarında süzülüyordu.
"Ağlama, tatlım. " Harry konuştu ve başparmağını kızın yanaklarından birinin üzerine koydu.
"En son ağladığımda ne olduğunu biliyor musun?" Faye bilmek istemedi ama Harry bunu umursamadı. Elini onun serbest olan eline taşıdı ve kanlı yanağını gösterdi.
"Bu!"
Harry, neredeyse kendisini kızdan çok uzağa iterek öfkeyle kelimeyi bağırdı. Kahkağa attı ve elini aşağıya indirip, kızın boğazına yerleştirdi. Sırıtmasıyla birlikte kavraması sertleşti, onun nefessiz kalmasını sağladı.
"Lütfen." Faye bağırmayı başardı, bu bir fısıltıdan daha yüksek değildi. Serbest elini boğazına götürdü, ancak bu fayda etmezdi. Daha fazla gözyaşı gözlerinden aktı, yanakları kızardı. Faye'in tüm göğsü zaten acıyordu, bu onun içini patlamak istiyormuş gibi hissettirdi.
"Ağlamak hakkında ne söyledim?" dedi Harry ve diğer elini sedece kızın yanaklarındaki gözyaşlarını silmek için serbest bıraktı.
"Bunu sadece bir oyun olarak gör tatlım."
Sesi daha da yumuşaklaştı.
"Oyunları sadece ben kazanırım."
Yüzündeki gülümseme Faye'in gözlerini sıkıca kapatmasını sağlayacak kadar korkunçtu.
"Gözlerini kapatmak sana yardım etmez, zaten benim gerçek olduğum sonucuna vardığı düşünüyorum. Ben yok olmam. Ne yaptığının önemi yok. Ben daima burada olacağım. "
Harry, fısıldayarak daha yakına eğildi.
"Uyuduğunda, ben pencerenin yanında ve yatağının karşısında korkutucu bir gölge olacağım. Yemek yediğinde, bıçağın üzerinde duran el olacağım. Duş aldığında, suyu kana çevireceğim. Ve eğer evden ayrılırsan, geri geldiğinde seni selamlayacağım."
Sonra Harry gitmişti. Onu dopdolu bırakarak.
Faye'in nefesleri ağır ve hızlıydı, oksijenle ciğerlerini doldurmaya çalışıyordu. Parmaklarını, bir kaç saniye önce onun elinin olduğu yede, boğazının üstündeki deride gezdiriyordu ve kalbi göğsünde hızla atıyordu, kalbinin hala atabilmesinden ve ölmediğinden emin gibiydi.
Faye'in bedeni titriyordu, ama ateşinin olduğundan ya da bedeninden geçmek bilmeyen ölüm korkusundan emin değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Haunted || h.s (Türkçe)
Fanfiction"Romeo öldüğünde, Alıp küçük yıldızlara böl onu; Göğün yüzünü öyle bir güzelleştirecektir ki, Bütün dünya geceye aşık olacak, Ve tapmayacaktır artık o muhteşem güneşe. ― William Shakespeare (Juliet, Romeo'dan bahsederken.) 19 Haziran 1924, Lon...