Salep ılıklaşmıştı bir yudum aldım artık içilmiyordu. günlüğü dikkatlice kutuya koydum nede olsa o Eflah'ın en değerli sırdaşıydı, kutuyu elime alarak sıkıca tuttum , Eflah sırdaşının güvende olduğunu hissetsin istedim umarım hissetmiştir. Bir insanın geçmişini unutamaması kadar acı bir şey yok, zaman seni dinlemeden akıp gidiyor ama sen olmak istediğin yerde kalıyorsun. Bu gece Eflah ile olan son gecemdi zaten yanına gitmeme izin yoktu bari son saatlerde yanında olayım. kutuyu alıp yoğun bakım ünitesine gittim kanlı çantası hala bıraktığım gibiydi üzerinde ki kan kurumaya başlamıştı. Camdan yine Eflah'ı izlemeye başladım sen kimin için bu hale geldin Eflah ailen senin bu halde olduğunu bilmiyor bu onlar için şimdilik iyi umarım toparlanırsın yaşaman gereken günleri yaşamaya devam edersin. Aksi halde.. düşüncesi bile çok kötüydü " sen iyileşeceksin Eflah bu hayatta kimin için varsan onun için yaşayacaksın sen çok güçlü bir kızsın " günlüğünü okumaya devam etmeliydim.
Sandalyeye oturup günlüğü açtım bu bir günlük değildi aslında geçmemiş geçmişini bu deftere sığdırmıştı ve yazmadığı daha ne çok şeyi minik yüreğine..
kaldığım yerden devam ettim.sevgili sırdaşım ;
O insanlar beni alıştığım hayattan zorla koparmışlardı ve küçük bir kıza yapılan bu ağır kötülüğe küçük kızın alışmasını istiyorlardı. Keşke diyorum her insan yaşattığı acıları kendi yaşasa da pişmanlık duysa neyse hayat benim keşkelerime bakmıyor ben anlatmaya devam edeyim, yeni ev yeni insanlar annemi çok değiştirmişti ben o küçük yaşımda evimi, ailemi, arkadaşlarımı alıştığım hayatı özlüyordum. Annem yeni hayatından memnundu ben ise ağlıyordum sürekli aslında bu yeni insanlar bana sıcak davransaydı belki özlemim az da olsa azalırdı. Annem de artık fazla ilgilenmiyordu çünkü her ilgilendiğin de ben ağlayarak eve gitmek istediğimi söylüyordum. Ben her gün daha fazla ağlıyordum sesim çıkmasın diye kolumu ısırırdım. Annem birgün yanıma gelerek eve gitmek istiyorsun ya gidebiliriz demişti. Annemin bu sözleri beni sadece mutlu etmişti ama o beni terk edecekti bunu o zaman ne amaçla söylediğini anlamamıştım. O gün hazırlıklarımız yapıldı, biletler kesildi keşke o zaman anlasaydım da gitmek istemeseydim ama o küçük kız bunu yapamadı..
O akşam mutluluktan uyuyamadım. Sabah erkenden yola çıktık, o evden kurtulduğuma sevinmiştim ama tüm dünyamı kaybettiğimin farkında değildim. Biz insanlar her zaman bunu yaşarız yaşadığımız ana seviniriz de ne kaybettiğimizi ne kaybedeceğimizi hiç düşünmeyiz. Yol o kadar kısa sürmüştü ki eve gelmiştik.Annemi beklemeden eve girdim ben geldim diye bağırarak babama sarıldım babam kızım diyerek sarıldı bana ablam anneannem herkes sarılarak öpüyordu beni. Gerçekten çocuk olmak da ayrı bir dert taşıyor, hiçbirşeyin farkında olamıyorsun. Ertesi gün okula gidecektim arkadaşlarıma kavuşacaktım , o gün erkenden uyudum evimdeydim sonuçta artık güvendeydim. Sabah erkenden uyandım annem eskiden olduğu gibi saçımı ödüyordu.. sevgili sırdaşım ne kadar kötü bir durumdayım değil mi şuan sana geçmişimi anlatırken eski günlerde ki eski günlerden bahsediyorum. Annem beni okula bırakmıştı sonunda arkadaşlarıma kavuşmuştum, tüm arkadaşlarım sanki ben üzülmeyeyim diye neden okula gelmedim diye sormadılar. Uzun zaman sonra ilk defa arkadaşlarımla güzel zaman geçirmiştim . Eve gitmek için sabırsızlanıyordum , eve geldiğimde annem evde değildi komşuya gitmiştir diye düşündüm. Onu beklerken uyuyakalmışım uyandığımda , hava kararmaya başlamıştı . Endişeleniyordum annem için ablama annem neden hala gelmedi? diye sorduğumda ablamın verdiği tek cevap " o gitti " bu cevabı hiç unutmadım unutmam da asla nereye gitti ki ? diye sordum yeni evine geri döndü dedi bağırmaya başlamıştım annemi istiyorum abla ara onu geri dönsün istiyorum dedim. Ablam kendini toparlayarak evet dönecek zaten eşyalarını getirmemişti ya getirmeye gitti dedi . Rahatlamıştım annemle konuşmak istedim aradıklarında annem de bana aynı yalanı söylemişti evet sevgili sırdaşım annemi kaybetmiştim o artık dönmemek üzere gitmişti. Ama ben salak Eflah bunu anlayamamıştım özür dilerim göz yaşlarımla ıslattım seni...
Bu nasıl bir acıydı bir anne evladını nasıl terk edebilirdi dokuz ay karnında taşı , o kadar yıl emekle büyüt , değer kazandır ve günün birinde onu acımasızca terk et Eflah'ın son cümlesi beni yaralamıştı " özür dilerim göz yaşlarımla ıslattım seni"
Eflah bunları yazarken ağlamıştı. Ve bunları okurken bende ağlamıştım. Anlayamadığım bir şey vardı, annesi neden kocası, çocukları , evi dururken başka bir eve gitsin ki ve o giderken kimse tepki göstermemişti. Yoksa Eflah'ın sonradan öğrendiği başka şeyler mi vardı . Evet eminim Eflah'ın yazdığı şeyler doğru bildiği yanlışlardı , eksik bildiği olaylardı ..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•~•𝑬𝒇𝒍𝒂𝒉 •~•
RomanceO yemyeşil ıssız araziyi beyaza bürüyen kar artık kan gölüydü evet kıpkırmızıydı kızımın kanlı ellerini görebiliyordum, karımın çığlıklarını duyabiliyordum, evet onlar orda beni bekliyor kızım babasını bekliyor,onları kaybedemezdim ormanlığa giden y...