12♡

362 34 15
                                    

İzuku'dan

Neredeyse 15 dakikadır suyun içindeydim. Ne yalan söyleyeyim çok rahatlamıştım. Uzun zamandır böyle küvete giremiyordum.  Tam suyun altına girmiştim ki kapı tıklatıldı.

Daha yeni tanıştığım, belki arkadaş bile olabileceğimiz kişiydi bu. Kısacası shotou işte.

"Uhm İzuku girebilir miyim?"

"E-eh bi dakika."

"Peki."

Küvetten yavaşça çıktım, üstüme bir havlu geçirdim, kilidi açtım ve aynı hızla küvete geri dönmek isterken ayağım kaydı. Ben orda yeri boylayacağımı düşünürken bir çift kolun beni tutmasına şaşırmıştım.

"Daha dikkatli olmalısın sanırım."

"A-ah ahaha şey üşümüştüm de hızlıca girmek istedim."

Çook utanç vericiii!

"Tamam sen gir küvete."

"Uhm kapıyı kilitler misin?"

"Oh tabi."

Kapıyı kilitledikten sonra yanıma gelip konuşmaya başladı.

"Nasıl küvet rahat mı?"

"Evet. Uzun zamandır böyle rahatlamamıştım."

"Buna sevindim"

Suya daha çok girmek isterken neredeyse boğuluyorum ama anında kafamı geri çıkarabildim.

Shotou beni öyle görünce biraz kıkırdadı ve sonra konuşmaya başladı

" İzuku... Fark ettim de vücudun fazla çelimsiz duruyor."

"Oh. Evet."

Bana küçük bi gülümsedikten sonra köşede duran dolaba uzandı ve şampuan olduğunu düşündüğüm bir şişeyi aldı.

"Gel. Yaklaş biraz, saçlarını köpürtiyim."

"E-eh tamam."

Biraz daha köşeye geçtim ve yaslandım.
Shotou da arkama geçti ve diz çöktü.

"İzuku kafanı bi suya soksana."

"Tamam."

Kafamı suyun içine soktum ve geri çıkardım. Arkamı döndüğümde shotou'nun üst kısmının ıp ıslak olduğunu gördüm.

"Kyaa- çok özür dileriim!"

Bana gülümseyip saçlarını geriye doğru attı ve konuşmaya başladı.

"Sorun değil sadece biraz ıslandım. Sen arkanı dön ve kendini bana bırak."

"Tamam."

Eline biraz şampuan sıktı ve kafama yavaşça masaj yaparak köpürtmeye başladı. Ben ellerinin narinliğinden erirken oda beni sabit tutmaya çalışıyordu. Saçlarım köpürdükten sonra küvetteki suyu açmak için eğildi ve tıpayı çıkardı. Duş başlığını aldı ve kafamdan aşağıya tutmadan önce;

"Gözlerini kapat izuku yoksa yanarlar."

Dedi. Ben gözlerimi kapattıktan sonra suyu açtı ve saçlarımı yıkamaya başladı. Tamamen yıkandıktan sonra tekrar aynı dolaba yöneldi ve bu sefer daha farklı bi şişeyle geri geldi.

"O nedir shotou?"

"Keratin. Saçlarını hem yumuşatır hemde parlak gösterir."

"Oh tamam."

Yavaşça ellerine aldığı keratini ellerinin arasında karıştırdıktan sonra saçlarımın uçlarından başlayarak diplerine kadar sürdü.

"Bir iki dakika böyle bekle. Saçların çok yıpranmış. Sanırım saçlarına yeteri kadar iyi bakmıyorsun."

✧[tea garden]✧Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin