23♡

106 8 8
                                    

İzuku'dan

Sabahın 6'sında çalan alarm, onu kırma isteği uyandırırken bende uyanmış ve alarmı sert bir şekilde kapatmıştım. Kendime gelmek için biraz esneyip kollarımı havada salladıktan sonra ayağa kalkarak kapıya yöneldim. Kapıyı açtıp çıktıktan sonra ortak banyoya giderek güzel bir duş aldım. Ardından giyindim ve kafama bir havlu koydum.

Ve aklımda şöyle bir soru var... Bu saatte neden kimse ayakta değil!? Herkes çoktan çıktı mı!? Ama imkansız! Hemen ortak salona koştum. Kimse yok... Ne oluyor? Herkes nerde??

Birden aklıma bu günün cumartesi olduğu geldi.... Ben iflah olmaz bir aptalım... Her cumartesi aynı şeyi yaşıyorum ya! Odama çıktım ve yatağıma geri girdim. Vee sürpriiz! Uyuyamıyorum... Harika... Güzelce uyuyabileceğim tek geceyi ve sabahı da bu şekilde heba etmiş oldum.

Uyuyamaycağımı anladığımda yataktan kalktım ve mutfağa gittim. Mutfakta kacchan'ı görmemle duraksadım. Bu saatte ne yapıyordu? Bende mutfağa girdim ve buzdolabından sütü çıkartıp bir cezveye döküp ocağa koydum ve altını açtım. Sonrasında dolaptaki gevreği çıkarıp bir kaseye döktüm.

Katsuki'den

Sabahın köründe erkenden uyanmış ve tüm yurdun çevresini turlamıştım. Niye mi? Zevk.  Sonrasında mutfağa giderek kendime krep yaptım. Bu aralar canım tatlı çekiyordu. Neden hiçbir fikrim yok.

Oturmuş elimde telefonumla uğraşıp aynı zamanda da krepleri yerken içeri biri girdi. Kimin girdiğine ilk başta bakmadım çünkü banane. Sonrasında etrafa yayılan çilek kokusuyla fark ettim... Gelen deku'ydu.  Çaktırmadan baktım ona. Uykulu haliyle sütü ısıtmaya koyuyor ve yetişemediği kaseyi almak için merdivene biniyordu.

Komik gelmişti bu yüzden çaktırmadan onu videoya aldım. her hareketi ayrı bir komikti. Zaten saçı başı da dağınık. Bu salak kesin yine bu günün cumartesi günü olduğunu unutup kalkmıştır. Her seferinde oluyor çünkü. Her hafta sonu sabah ilk deku'yu görüyorum. Rutin haline geldi artık.

Videoyu kapatıp Instagram'a bakmaya devam ettim.  Sonrasında fark ettim ki deku kreplere bakarken ağzı sulanıyor.

Ona bakınca kafasını çevirdi. Ona bakmaya devam ettim. Fark edince bana geri döndü ve;

"Günaydın kacchan- hehe^^"

Yüzüne şeker olduğunu düşündüğü bir gülümseme yerleştirdi. Bende cevapsız kalmaması adına cevap verdim.

"Günaydın"

Ve sonrasında deku önüne dönüp süte baktı. Ama var ya krepleri gördükten sonra süte nefretle baktığını beş yaşındaki çocuk görse anlardı. Bende aşırı iyi biri olduğum için düşündüm ki ona da krep verebilirim zaten çok fazla yapmıştım.

"Oi deku"

Bana kocaman gözleriyle baktı. Tam bir yavru köpeğe benziyor. Hani şu küçük süs köpekleri var ya onlardan.

"Efendim kacchan?"

"Kreplere bakarken ağzın sulanıyor aptal! Gel de ye!"

Sonra şaşkınlık ve utanç arası bi gidip geldi. Ama en sonunda yüzü kıpkırmızı oldu.

"G-gerçekten mi!?"

"Evet lanet olası gel de ye!"

Hızlıca yanıma koşup oturdu ve kreplerden bir tane alıp yemeye başladı.

"Kacchan çok güzel olmuş!!"

"Biliyorum."

Bir süre sessizce yemeye devam etti. Bende ocağın başına geçip taşmaya yüz tutmuş olan sütün altını kapattım. Deku da bana bakıyordu.

✧[tea garden]✧Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin