✧[tea garden]✧

19♡

İzuku'dan

Araba sürüyorum.

Ben.

Araba.

Çok mutluyum yaaa! Araba sürüyorum. Öğrendim artıık!

"İzuku kötü sürmüyorsun he."

"Saol kacchan ama şimdi dikkatim dağılırsa kaza yapıcaz."

"İzuku ne kazası zaten 10 la gidiyoruz. Kaza yapmamız nerdeyse imkansız."

"Eh... Tamam o zaman "

"Ben şimdi arka koltuğa geçicem tamamı sende sürmeye devam et."

"A-ama ya birşey olursa!"

"Olmaz olmaz merak etme."

"Tamam o zaman."

Yazar-chan'dan

Todoroki ön koltuktan arka koltuğa geçti ve Bakugou'nun yanına oturdu.

Midoriya o sırada aklına gelen şeyle Todoroki'ye seslendi.

" Todoroki-kun kacchan'ın yarasının olduğu yerdeki bezi değiştirir misin?"

"İzuku çocuk muyum ben? Kendim yaparım."

"Olmaz."

"Niye?"

"Canım öyle istiyo da ondan."

"Ahhh pekala. Kanada bayrağı gelsene."

"Burdayım zaten bakugou. Bekle ilk yardım çantasını alıyım."

Todoroki yan tarafta duran ilk yardım çantasını aldı ve Bakugou'nun karşısına oturdu.

"Bakugou yatman gerek."

"Tch..."

Bakugou biraz daha eğilerek Todoroki'nin önünde yattı.

"Tamam. Şimdi ise..."

Todoroki Bakugou'nun t-shirt ünü kaldırdı ve yara olan yere baktı.

"Canın yanıyor mu?"

"Daha dokunmadın bile anasını satayım! Nasıl acısın."

Todoroki yaranın üstündeki gazlı bezi yavaşça çıkardı.

"Sanırım daha iyi gibi. Şimdi tentürdiyot sürmemiz gerek."

Todoroki elindeki gazlı bezi bir kenara koydu ve çantanın içinden tentürdiyot ve pamuk çıkardı. Pamuğa biraz döktükten sonra Bakugou'nun yarasına değdirdi. O sırada bakugou'ya bakma ihtiyacı hissetti. Baktığında kendini sıktığını fark etti. Biraz daha yaklaştı ve elini göstererek:

"Bakugou canın yanıyorsa elimi sıkabilirsin."

Bakugou ona birsüre baktıktan sonra ağzından bir "tch" sesi çıktı. Sonra kendisine uzatılan eli tuttu.

Todoroki pansumanı bitirdikten sonra bakugou'dan elini bırakmasını rica ederek pansuman yaptığı yarasına gazlı bezi sardı ve t-shirt ünü geri indirdi.

"Hm şimdi daha iyi sanırım."

"Evet. Saol ve herneyse işte."

"Birşey değil bakugou."

Katsuki tekrar oturur pozisyona geldi ve todoroki'nin yanına oturdu. Sanki birşey istemek istiyor ama söyleyemiyor gibiydi.

"Bakugou bir sorun mu var?"

"Ne? Ha yok birşey neden?"

"Birşey söylemek istiyor gibisin de."

"Yoo."