"Gel, gel. Topla gel, topla gel. Hop!"
Seungmin bıkmış bir hâlde kafasını arabanın camından uzattı."Minho kendi başıma da park edebiliyorum." Minho farketmişti farketmesine ama adettendir diyerekten koyverdi gitti lazım gelen sözleri.
Seungmin ve ailesi uzun yola çıkacaklardı, bu yüzden evin babası hazırlanmaya yardım ederken Seungmin'den arabanın deposunu fulleyip gelmesini rica etmişti. Daha taze ehliyet sabiydi, bu nedenle ara sıra küçük şeyler için arabayı vererek alışmasını sağlıyordu oğlunun. Seungmin istenileni yapıp sağ salim kapılarının önüne kadar gelebilmişken Minho yırtık dondan fırlar gibi belivermişti başında.
"Nereye?" Bir ninja kadar sessiz sedasız çıkagelmişti uyku mahmuru kadın. Bu saatte oğlunun zoru neydi de evde tangır tungur ederek uykusunun içine etmişti merak ediyordu doğrusu."Sabah yürüyüşüne?" Kadın oğluna inanmazca baktı. O ki öğleye kadar uyuyan bir organizma, son zamanlarda ya hep uykusuz ya da sabahın göbeğinde dimdik ayakta oluyordu. Geçenlerde de sabah yürüyüşüne gitmişti güya, yer miydi zehir gibi kadın. Hiç uğraşası gelmediği için kalçasını kaşıyarak odasına gerisin geriye döndü. Elbet çıkardı bu hâllerinin de kokusu.
"İyi, kahvaltıya evde ol!" Minho hazırola geçip bir asker selamı çaktı.
"Anlaşıldı komutanım!" Odadan annesi kısık sesiyle karşılık verdi.
"Rahat asker."
Emri aldığı gibi koşa koşa evden çıktı Minho. Seungmin gitmeden yakalaması gerekiyordu onu, bir dört gün daha siksen bekleyemezdi çünkü. Hiç denememişti tabii ama tahminleri bu yöndeydi. Seri adımlarla yolları teperken bir yandan o minik aklında ne diyeceğini, nasıl konuşacağını tartıyordu. Hâlâ biraz tırsıyordu böyle bir adım atmaya ama korkunun ecele faydası yok diyerek kendini telkin ediyordu, ya da Seungminsizlik canına tak etmişti de çoktan gözünü karartmıştı topluma ve saçma safsatalara.
Kendini aceleyle Seungminlerin sokağına attığında az ötede 2007 model morumsu lacivertimsi bir ford fiesta, direksiyonda ise ciğerinin köşesi limon kolonyasını görünce tatmin olmuş bir gülüşle fıtı fıtı arabaya yaklaştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kapı açmayan anahtarlar
De TodoOkulun son gününde Hyunjin dondurmasını aşırıp kaçırmasa, belki de ara sokağın birinde dayak yemiş Seungmin ile o akşam denk gelemezdi Minho. Fakat annesi kitaplarının hamallığını oğluna yaptırdığı için kütüphanede bir yerde illa görürdü yine oğlanı...