|10.BÖLÜM|

6.8K 479 55
                                    

Yazan: SeKaiLover

Jongin arabayla bir süre dolaşmadan sonra ailesinin evine gelmişti. Açıklama yapmak zorunda olmadığı için rahat hissediyordu. Nasılsa onlar gerçeği biliyordu. Sehun ile aralarında geçen hiçbir şeyi anlatmayarak sadece ailesinin yanına gitmek istediğini ve gittiğini söyledi.

Sehun'u tekrar aramayı denedi. Ama akşam olmuş olmasına rağmen telefonu hala kapalıydı. Zaten açık olsa bile Jongin'in aramalarını cevaplamazdı muhtemelen. Yarın onu yılmadan tekrar aramaya devam edecekti. Aşırı yorulmuştu ve uyumak istiyordu şimdilik, bugün yaşanan entrikanın fazla geldiğini hissediyordu. Sehun'un iyi olmasını umarak uyuyakaldı.

Sehun ile uyuduğu geceler rüyasına girip durmuştu gece boyunca. Bundan şikayetçi miydi? Kesinlikle hayır... Ama anlamsızdı da ona göre. Çünkü aklı götündeydi. Uyanır uyanmaz öncelikle banyoya yöneldi. Dağınık saçlarına elini sokmuş kaşıyordu. Eşofmanın bir tarafı dizine kadar toplanmış diğeri ise normal durmaktaydı.

Buz gibi suyu yüzüne çarptı bir kaç kez, kendisini ayıltmak isteyerek. Hemen ardından telefonuna baktı. Sehun bir geri dönme zahmetinde bile bulunmamıştı. O inat ediyorsa Jongin de inat ederdi. Tekrar aramaya başladı. Artık telefonu açıktı Sehun'un, ama hala bir yanıt alamıyordu ondan.

Hayır, vazgeçmiyordu işte. Bayan Oh'u aramayı akıl ettiğinde kendini tebrik etmişti. Kısa bir çalıştan sonra cevaplandı arama. "Alo? Anneciğim, nasılsınız?"

"İyiyiz oğlum sen nasılsın?"

"İyiyim anne, Sehun beni hiç aramadığı için endişelendimde biraz." Jongin düşünceli bir eş gibi davranıyordu. Tabi sadece roldü. Değil mi?

"Ne? Nasıl aramaz kötü oğlan." Sesi biraz kızgın çıkmıştı. Sehun'a seslenerek azarladı. "Eşini meraklandırmaya utanmıyor musun sen!"

Ardından tekrar Jongin'e döndü. "Telefonu ona vermemi ister misin?"

"Uhm önce seninle konuşmam lazım anneciğim. Yalnız mısın? Sehun'un duyamayacağı bir yere geçersen iyi olur."

"Oh, pekala geçiyorum Jongin. Ne konuşacaksın?" bayan Oh'un sesi hayli meraklı geliyordu.

"Anne, Sehun evinizi görmeden içinin rahat edemeyeceğini söyledi ve New York'a gitmek isteğini söyledi bana. Bende gelmeyi çok istiyordum ama işlerim olduğundan gelemedim. Sehun'un gelmemi çok istediğini biliyorum, morali biraz bozuk gibi değil mi?" Jongin şimdi de üzgün gibi miydi? Evet ve cidden bahane üretmekte üstüne yoktu...

"Evet farkettim çok dalgın görünüyor. Sorduğumda yorgunluktan demişti, ama inanmadım."

"Senden bir şey isteyeceğim anne. Onu olabildiğince çabuk gönder eve olur mu? Bir hafta...hayır bekle, iki veya üç günden fazla kalmasın. İkna eder misin onu? Huh? Şimdiden özledim eşimi. Lütfen." şimdi ise çaresiz gibiydi evet ama hala neden böyle bir rol yapmak zorunda olduğunu kendiside bilmiyordu.

Jongin duyarlı eş rolüne kendini kaptırmış gibiydi. Annesine aşık olduklarını ispatlamak mı istiyordu yoksa Sehun'un gerçekten dönmesini mi? Bayan Oh çoktan inanmıştı oysa onların aşık olduğuna.

"Tamam oğlum merak etme ben hallederim." bayan Oh, adeta casus edalarıyla sesini kısarak konuşmuştu.

"Teşekkür ederim anneciğim, kendinize dikkat edin. Eşimle konuşabilir miyim müsaitse?"

"Sende kendine dikkat et oğlum, şimdi götürüyorum telefonu." Bayan Oh telefonu götürdüğünde Sehun konuşmak istemiyor olsa bile annesine ne diyeceğini bilmediğinden telefonu almak zorunda kaldı. Hemen ardından biraz uzaklaştı annesinden.

|Charming Spouse|✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin