Bölüm 18- Gizli Anlaşma

2K 112 17
                                    

Biraz geç oldu ama bölüm nihayet geldi. Gün içinde yetiştirmeye çalışsam da düzenlemeler ve uzun süre konulardan uzak kalmam nedeniyle malesef biraz gecikti. Umarım bölümü beğenirsiniz. Yorum ve beğeni yapmayı unutmayın. Güncel bilgiler ve bildirimler için mistik.hayaller adlı instagram hesabımı takip etmeyi unutmayın. Keyifli okumalar...

Efgan ciddi anlamda Ilgaz'ı öldürmeye çalışıyordu. Bunu Efgan'dan beklerdim gerçi.
Yaptığı onca şeyden sonra onun bir katil olma potansiyeli olduğunu zaten düşünüyordum. Hem bu Ilgaz'ı ikinci kez yaralamasıydı. Beni ilk kez kaçırmaya geldiği zaman da Ilgaz yaralanmıştı. Artık ne düşüneceğimi bilmiyordum. Evet belki beni Efgan'ın elinden kurtarması için Ilgaz'ın onunla uğraşması işime geliyordu. Efgan stres altında oldukça belki de kaçabilmem için bir boşluk yakalayabilmek istiyordum ama biraz daha düşününce Efgan'ın söylediklerine ilk defa hak verirken bulmuştum kendimi.

Beni Efgan'ın elinden kurtarmak için uğraşırken bir çatışmanın ortasında kalmıştım. Ilgaz beni Efgan'dan almaya çalışırken tehlikeye attığının farkında değil miydi? Ilgaz'ın ne düşündüğünü çözemiyordum ama ben yine de onların birbirine karşı atıkları bu savaş ile belki aralarından sıyrılabilirdim. Kaçarak nereye gideceğimi bilmiyordum. Polisler ilk durağım olacaktı. Günlerdir bir yandan Efgan'ın telefonuna ulaşmak istesem de yanından hiç ayırmıyordu. Odaya geldiği zaman da telefonunu hiç görememiştim. Süreli kıskacı altındaydım. Evde işlere yardım eden kadının da telefon ile konuşurken hiç görmemiştim. Belli ki Efgan ona da telefonu yasaklamıştı.

Buradan kurtulmak için ne yapsam olmuyordu. Ne onun sevgilisi Gece ile ilgili detaylara ulaşabilmiş ne de kendime bir plan yapabilmiştim. Ilgaz ile olan savaşında da Efgan daha baskın geliyordu. Ilgaz'ı yaralamıştı yeniden. Bu sebeple bir süre daha onları kendisinden uzaklaştırmıştı Efgan. Yaman cephesinde ise neler olduğunu bilmiyordum. Efgan bana hiçbir şey anlatmıyordu. Korumalardan da hiçbir şekilde öğrenemezdim, bütün çıkış yollarımın tıkandığını hissediyordum. Bu stres beni mahvediyordu.

Bir an için yanımda Efgan'ın olduğunu unutmuştum. Bir süredir bu düşüncelere daldığım için onun varlığı bir anda yok olmuştu anki ama bütün heybetiyle yatakta, yanı başımda duruyordu. Üstelik kapatmış olduğu gözlerini de açmıştı.

''Sen ciddi anlamda bu adama üzülüyor musun Güneş Deren?''Efgan kalın kaşlarından bir tanesini merakla yukarı kaldırmıştı ama aynı zamanda çok sinirli görünüyordu.

Sıkıntılı bir şekilde nefes alıp verdim. ''Hayır kimseye üzüldüğüm falan yok. Kimse beni düşünmüyorsa bende kimseyi düşünmeyeceğim.'' Neler düşündüğümü ona anlatacak değildim. O benim iş birliği içinde olduğum birisi değildi. O benim, düşmanımdı.

''Öyleyse neden derin derin düşüncelere daldın? Ben hala onunla aranda bir şeyler geçtiğini düşünüyorum. Yoksa neden sana bu kadar kafayı taksın? Parası ona geri verildiği halde senden vazgeçmedi!''

Efgan'ın sinir bozucu iddiaları karşısında dişlerimi sıkmaktan başka bir şey yapamıyordum. Ona bu hastalıklı zihniyeti yüzünden sinir oluyordum. Ön yargılı bir insandı Efgan. Şüpheler ve kötü düşünceler ile doluydu.

''Bilmem, sizin düzenli müşteriniz değil mi Ilgaz? Senin daha iyi biliyor olman lazım.'' Efgan'a bakmıyordum ama onun bana baktığını hissedebiliyordum. Büyük ela gözlerini üzerimden çekmediğine emindim.

Söylediklerim canını sıkmış olmalı ki parmaklarını çıtlattığını duydum ama ondan korktuğum için dönüp bakmaya cesaret edemedim.

''Benim müşterim değil, bu iş benim değil! Sana daha önce de söylemiştim. Para için böyle bir şey yapmaya ihtiyacım yok. Bu kurulan sistem Yaman'ın, ben sadece onun yanında ne pahasına olursa olsun duran adamım. Onun müşterilerini onun kadar iyi bilemem ama sen bir geceliğine de olsa Ilgaz ile vakit geçirdin, sana neden seni ısrarla istediğini anlatmış olmalıdır.''

ZiyanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin