ÖYLE BİR AŞK

TEKRARDAN

3. BÖLÜM

36.BÖLÜM

( İpek hemen kendine gelmiş ve ayağa kalkmış. Oradan hemen gitmek istemiş ama Mert buna izin vermemiş. İpek gideceği zaman kolundan tutup durdurmuş.)

MERT: Kayra iyi misin ?

İPEK: Benim adı İpek Kozcuoğlu

MERT: Bana izin ver sana yardım edeyim , belli ayağın burkuldu ve acıyor. İzin ver evine götüreyim seni

İPEK: Benden uzak dur , benim senin yardımına ihtiyacım falan yok defol git Mert Kervancıoğlu 😡

MERT: Kayra yapma ne olur. Bana şans ver demiyorum sadece evine bırakacağım. Eğer buna izin vermezsen zorla arabaya bindiririm.

İPEK: Saçmalama yaa offf bana bak sadece evime bırakacaksın sonra defolup gideceksin.

MERT: Tamam kızım yaa gideceğim ne inat ettin. İsmin bile değişti bu inadın değişmedi 😂

İPEK: Mert hadi gidelim senin boş konuşmanı dinleyemem.

MERT: Tamam efendim buyurun önce sizi arabaya bindirelim.

(Mert İpeğe yardım edip arabaya bindirmiş. Daha sonra da evine bırakmış. İpek o kadar çok kasılmış ki Mertin yanında, o gidince derin bir nefes almış. Mert ise onunla 10 dakika bile olsa vakit geçirdiği için çok mutluymuş ama İpeğin öyle olmadığını bildiği için çok sıkmamış onu. Gerçekten bu hayatta ne olacağı hiç belli olmuyor. Başına hiç gelmez sandığın şeyler bile geliyor. Mert ve İpek o kadar çok şey yaşadılar ki birbirlerini tanıdıklarından beri 4 yıl geçti. İkisi de bu hayatın en acımasız tarafıyla karşılaştılar. Yeri geldi Mert İpekten nefret etti, yeri geldi İpek Mertten nefret etti. Ama ikisininde aşkı hiçbir zaman bitmedi. İşte onların aşkı ÖYLE BİR AŞK.
İpek üzerini değiştirip mutfağa gitmiş kendine yiyecek bir şeyler hazırlamış. Sonra da salona geçip kendisine bir film bulmuş. Tam sinema ortamı yaratmak için de ışıkları da kapatmış. İpek öyle tek başına keyif çatarken, bir anda mutfaktan ses gelmiş. Tabi İpek de ilk baş korkmuş ama sonra balkon kapısının açık olduğunu düşünüp onun rüzgardan kapandığını düşünmüş. Daha sonra tam filmine devam edeceği sırada bir ses daha duymuş. Öyle olunca eve hırsız girdiğini anlamış ve televizyonunu kapatıp sessizce yatak odasına geçmiş hemen kapısını kilitlemiş. Hemen Sinemi aramış.)

İPEK: Alo Sinem nolur yardım et. Eve hırsız girdi. Çok korkuyorum 😱😱

SİNEM: Ne diyorsun İpek saçmalama. Tamam şimdi sakin ol ve bir şekilde kendini korumaya al hemen geliyoruz biz. Sakın telefonunu kapatma.

İPEK: Tamam ama ya siz gelmeden öldürürse beni.

(Sinem konuşacağı sırada Mert hemen Sinemin telefonunu elinden almış ve kendisi konuşmuş.)

MERT: Sakin ol kimse seni öldüremez 10 dk ya oradayım Kayra sakın korkma.

İPEK: Tamam ama ne olur acele et.

MERT: Tamam.

( Mert hızlı bir şekilde evden çıkıp arabasına binip yola çıkmış. Sinem ve Meriç de arkasından yola çıkmışlar. Mert neredeyse 10 dk içinde gerçekten de İpeğin evine gelmiş. Ama çok korktuğu için hemen evin kapısını kırmış . Zaten karşısında hemen hırsızı görmüş. Sonra hırsızı bir güzel döverek bayıltmış. İpek de odasından çıkmış ve koşarak Merte sarılmış. )

İPEK: Yetişemeyeceksin sandım.

MERT: Konu sensin Kayra yetişememem gibi bir şey söz konusu dahi değil.

İPEK: Biliyorum.

MERT: Neyse hadi gel sen arabaya geç , ben de polisi arayım.

İPEK: Tamam .

(Mert polisi aramış o sıraya Sinem ve Meriç de gelmiş. İpek o kadar çok korkmuş ki arabada hala tir tir titriyormuş. Sinem hemen İpeğin yanına gitmiş.)

SİNEM: Canım iyi misin , senin için o kadar çok korktum ki anlatamam ama Allahtan Mert her zaman ki gibi ışık hızıyla yine yetişti imdadına .

İPEK: Merak etme canım iyiyim . Evet Mert Bey yine her zamanki gibi kahramanlığını yaptı.

SİNEM: Eee napsın çocuk konu sen olunca gözü hiçbir şey görmüyor valla nasıl geldi bu kadar kısa bir zamanda ben anlamadım . Daha sen beni arayalı yirmi dakika bile olmadı .Helal olsun şu Mert nasıl da aşkının peşinden gidiyor.

İPEK: Yaaa ne demezsin şu aşkını silen Mert demi hani düğün gecesi terk edip giden Mert .

SİNEM: Tamam İpekkk bir şey demiyorum sana iyisin ya o önemli olan şu an.

(İpek o gece evinde tek kalamayacağı için, Sinemgile gitmiş. Sinemin onun için hazırladığı odaya geçip, yine Sinemden aldığı pijamaları giymiş. Sonra da yatağın üzerine oturmuş. Perdenin izin verdiği kadar camdan dışarı bakıyormuş.

Gökyüzü kapkaranlıkmış tıpkı İpeğin içi gibi. Derin bir iç çekmiş, bugün olanları, Merti düşünmüş. Keşke demiş içinden keşke onca şey yaşanmasaydı yıllarımız boşa çöp olup gitmeseydi demiş. Ama hayat işte her zaman güldürmüyor yüzümüzü. İpek o gece zar zor uykuya dalmış, sabah da Sinemin yüksek ve tiz sesiyle uyanmış.)

SİNEM: İpekkkkk hadi uyan kahvaltı hazır sabah olduuuu

İPEK: Kızım valla sağır değilim ben nolur sabah sabah şöyle bağırma. Tamam oturun siz, elimi yüzümü yıkayım üzerimi giyineyim geliyorum başlayın siz.

SİNEM: Tamam canım

(İpek elini yüzünü yıkamış sonra da üzerini giyinip Sinemgilin yanına geçmiş. Ama bir anda karşısında Merti görünce şok olmuş. Ama kısa süreli, kendine gelmiş hemen ve gidip masaya oturmuş herkese günaydın demiş.)

MERT: Günaydın uykucu hanım

İPEK: Öff sana dedim sanki, sana gün aymaz inşallah 😈

SİNEM:Aaaa İpek öyle denir mi hiç ayıp

MERT:Yok yok alışkınım ben onun bana kin kusmasına

İPEK:Sen kimsin ki ben sana kin kusucam, umrumda bile değilsin sen benim

MERT:Onun farkındayım canım.

SİNEM:Tamammmm lütfen kavganızı kahvaltıdan sonra yapın, çok açım ben🤣

(Sinemin uyarısından sonra herkes sessiz bir şekilde kahvaltısını yapmış. Sonra Mert zor bir şekilde İpeği balkona çıkarmış konuşmak için)

İPEK: Eeee hadi konuş dinliyorum.

MERT:Biliyorum sevmiyorsun beni

İPEK: Hayır tam olarak nefret ediyorum senden

MERT:Tamam neyse konumuz bu değil ben sana açık ve net bir şey söyleyeceğim. Tek cevap istiyorum senden.

İPEK: Ne söyleyecen acaba, evet dinliyorum seni

MERT: İpek benimle evlenir misin?

OKUDUĞUNUZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM. RİCA ETSEM BEĞENİP YORUM YAPIP TAKİP EDER MİSİNİZ ☺💙