kiss me (H.S. ff)

19.bölüm

Selam muzlu pudinglerim bölümü dün yayınlayamadığım için çok çok çok özür dilerim :) bu aralar gerçekten çok zor zamanlar geçiriyorum ama hikaye yazmak bana iyi geliyor bu mutsuz, ruhsuz halimde biraz olsun gülümseyin diye pozitif neşeli bölümler yayınlıyorum . birde sizden ricam acaba yeni yazmaya başladığım zayn malik hikayemede bakarmısınz . Son olarakta benim Hikayem bir bad boy Harry değil herkes nerde kötü çocuk Harry diyor ama Harry evet cool falan ama bad boy değil. Vote sınırı +30 vote sınır geçince bölüm gelir :*
Twitter'da beni takip edebilirsiniz:@pelin_malik

-Lola-

Şuan saatlerce böyle kalabilirdim .

Bazen herşeyin nasıl böyle hızlı geliştiğini ben bile anlayamıyorum,  ben nasıl böyle çabuk aşık oldum...

Saçlarımın arasına küçük öpücükler kondururken konuştum "beni asla bırakma" kollarını etrafıma sarıp sıkıca bana sarıldı "seni asla bırakmayacağım meleğim" belkide tüm yaşadıklarımı , tüm acılarımı bana unutturacak kişinin kollarındayım.

Yazarın anlatımı
Genç kız , onun kolları arasında hiç olmadığı kadar huzurlu hissediyordu bu zamana kadar kimseye böyle aşık olmamıştı ama korkuyordu genç çocuğun onu bırakmasından hiçbir şeyden korkmadığı kadar korkuyordu...
Genç çocuk ilk gördüğü anda  aşık olmuştu genç kıza ama ilk kabullenememişti ama artık asla vazgeçmeyecegi biri olmuştu genç kız, genç çocukğa ilk defa aşkı öğretecek birisi çıkmıştı ...
Ama genç kıza aşık olan birisi daha vardı genç kızın asla tahmin edemeyeceği biri kimsenin aklının ucundan geçmeyecek biri...

-Harry-

O pürüzsüz yanaklarını ısırırken bana kıkırdadı bu güzel anı bozan gök gürültüsü olmuştu . Lola çıkan gürültüyle bir hamlede kucağımdan atladı bende en sonunda salıncaktan kalktığımda bu sefer ellerimizi birleştiren o olmuştu ikimizde sırıtarak arabaya doğru yürümeye başladık bugün gerçekten güzel geçmişti. Ama diken üstünde gibiydim onu kıracak bir şey yapmamak için götüm çatladı denilebilir. Arabaya geldiğimizde cebimden anahtarı çıkartıp arabanın kilidini açtım , ne kadar istemesemde ikimizde ellerimizi bırakıp arabaya bindik.

Yolun boş olmasından yararlanak hızlı bir şekilde gidiyorken Lola radyoyu açtı . Lana del rey'in o pürüzsüz sesi kulaklarıma dolarken sonlarına yetistigimiz şarkıyı beraber söylemeye başladık;

Are you gonna be my lover?
Benim sevgilim olacak mısın?

Are you gonna be true-love suicide ?
Gerçek bir aşk için intihar edecek miyiz? 

It's either live or die, boy, It's either live or die
Yaşa ya da öl ne fark eder adamım , yaşa ya da öl ne fark eder

I be murderin' and murderin' em just for fun (hey!)
Katil olacağım ve onları öldürecegim sırf sadece eğlence için (hey!)

Murderin' and murderin 'em one-by-one (hey!)
Katil olacağım ve onları öldürecegim teker teker (hey!)

It's either live or die, boy, It's live or die
Yaşa ya da öl ne fark eder adamın, yaşa ya da öl.

Kahkahalarımız arabada yankılanıyordu. O kadar mutlu görünüyordu ki, gülüşünün bir kısmını saklayabilirsem bunu yapardım...

Evimin oraya geldiğimizde arabayı yavaşça park edip durdurdum. Ikimizde aynı anda arabadan çıktığımızda arabayı kilitleyip beraber eve doğru yürümeye başladık. Evin ışıkları açıktı Zayn içerde olmalı. Anahtarı yavaşça kilide sokup kapıyı açtıp Lola'yla beraber içeri yürürken gelen sesler ikimizinde dikkatini çekmişti . Büyük bir kuşkuyla kapıyı açtığımda Louis, Niall ve Zayn'i görmemizle ikimizde birbirimize bakıp güldük . Çocukların hepsi bir ağızdan "hoş geldiniz! " diye bağırdıklarında buda bizi güldürmüştü. İçeriye girdiğimizde bende tekli koltuğa oturmuştum , ama çocuklarda burda olduğu için Lola'ya yer kalmamıştı. Ona elimde yanıma gelmesi için işaret ettim, yavaş adımlarıyla yanıma geldiğinde onu kucağıma oturttum. Buna karşı çıkmaya çalışsada izin vermedim tabiki. Çocuklar bize bakıp gülmeye başlarlarken Lola'nin utandıģını farketmem pek zor olamamıştı , yanakları hemen kızarmıştı çünkü...

Televizyonda başlayan American Horror Story'i izlerken Niall korktuğu yerlerde çığlık atmasına Lola kahkahalarla eşlik ediyordu. Aslında Lola ve Niall çok benziyorlardı hemen hemen aynı gibilerdi . Birisi Niall'a benzeyen bir kıza aşık olacağımı söylese inanmazdım doğrusu.

°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°

dizi bittiğinde Lola'nın omzumda uyuya kaldığını gördüm , zor zamanlar geçiriyorduk ve bu kadar güçlü olmamızı sağlayan birbirimize olan aşkımız olmalı.

Onu yavaşça uyanmamasına özen göstererek kucağıma aldım. Merdivenlerden çıkıp odama girdiğimde onu yavaşça yatağa bıraktım. Üzerimi çıkartıp arkasımı döndüğümde uyanmış olduğu dikkatimi çekti "numaracı" yatağa yanına atladığımda buna kıkırdadı.

Ona doğru yaklaşığımda hızla dudaklarımızı birleştirdim, hızlı hareketlerimle dirsekleimden destek alıp üzerine çıktığımda dudaklarımızı ayırma gereği duymadım. Nefes alış verişiyle inip kalkan göğüsü , göğüsüme çarpıyordu. Nefessiz kaldığından dolayı ağzımın içine boğukça inledi.

Dudaklarımızı ayırdığımda yavaşça üzerinden kalktım. Başını çıplak omzuma yasladığında yataktaki yorganı üzerimize çektim. Saçlarının arasına öpücükler kondururken konuştu "yarın okula gitmeliyiz" haklıydı her şey üst üste geldiği için bir süredir okula gidemiyorduk. "Sabah beraber gideriz" başını aşağıya yukarıya sallayıp tekrardan konuştu "bugün evime de gitmeliyiz" hemen dediği şeye cevap verdim "neden?" Bana gözlerini devirip konuştu "eşyalarımı götürmeliyim ve ev çok pis olmalı uzun zamandır gitmiyorum" evinin pis olması konusunda haklı olabilirdi ama neden eşyalarını götürmek istiyordu? "Eşyalarını neden götürüyorsun?" Yüzüme bakıp konuştu . "Artık yeniden kendi evimde düzenimin olması gerek"

Benim evimde kalmasını istiyordum ama bunun için biraz erken olabilir...

Yazım yanlışlarım olabilir :/