34

159 31 10
                                    

Şu çok zor geçirdiğim birkaç günde bana verdiğiniz destek için size minnettarım. Burdan (küfür ve argo) içeren nefret mesajları atanlara sesleniyorum . Benimde bir sınırım var! Ve birkaç kişi gerçekten haddini aşıyor! Hikayeyi bırakmıyorum çünkü bırakamam. Bana destek olan insanları üzemem...
Umarım bölümü beğenirsiniz,
Yazım yanlışlarım varsa affola. SİZLERİ SEVİYORUM x

-Harry-
Sinirden çenem kaskatı kesilmişti. Zayn'i gözümün içine baka baka öpmüştü! Bu, bu olamazdı. Derin bir nefes aldım.
"ikinizde çıkın dışarıya. "
Lola, Zayn'le parmaklarını birleştirerek odadan çıktığında tam karşımda duran boy aynasına yumruğumu geçirerek bir çok parçaya ayrılmasını seyrettim. Gördüğüm herseyi yere fırlatıp paramparça yapıyordum ve en çokta koyan şey bu seçimi ben yapmıştım. Lola'dan kendi isteğimle uzak durmuştum. Ama o Zayn'i, benim kardeşim , dostum herşeyim olan Zayn'i hayatına sokuyordu. Kanayan elimi yatağın çarşafına sildiğimde kapıdan küçük bedeniyle Vicki içeriye girdi. Elimi görür görmez telaşla yanıma gelip soğuk avuçlarının arasına aldığı kanayan elime küçük bir öpücük kondurdu.
"Ne oldu böyle? Iyi misin? Ah! Elin! Kanıyor! "
Kollarını etrafıma dolayıp sıkı sıkı bana sarıldığında sessizce ona eşlik ettim.
"Senin kimseye ihtiyacın yok! Yanına ve daima hayatında kalacağım Harry!"
Gülümseyerek başını avuçlarım arasına aldım.
"Seni bu yüzden çok fazla seviyorum ."
Burnuna küçük bir öpücük kondurduğumda kıkırdadı.
"Bugün sana kötü davrandığım için Üzgünüm Vicki! Seni seviyorum bunu unutma. "

-Lola-
Odadan Zayn'le birlikte çıktığımızda onu dışarıya kadar sürükledim. Arabanın önüne geldiğimizde ona sıkıca sarıldım. "Bunu nasıl söyleyeceğim bilemiyorum. Fazla uzatmayacağım, ben yarın Zedd'le birlikte İtalya'ya gidiyorum "
Gülümsedi.
"Tatil için mi? Kaç gün? "
Başımı olumsuz anlamda salladım.
"Hayır! Orda temelli yaşamak için. "
Dudakları düz bir çizgi halini aldı, ifadesizdi. Gözlerime baktı,
"Gitme Lola , seni seviyorum! Sana aşığım! Ne olursa olsun gitme lütfen..."
Ona tekrar sarıldım.
"Ben gerçekten üzgünüm ama burda kalmak, Harry'i görmek bana çok fazla acı veriyor. Lütfen beni anla Zayn. Belki birgün geri dönerim. "
Kollarını etrafıma dolayıp , saçlarımın arasına küçük küçük öpücükler bıraktı.
"Bir gün geri döneceğine söz ver"
Ona gülümsedim ve ellerini tuttum.
"Sana söz veriyorum, bir gün senin için döneceğim. "
Gülümsedi ve dudaklarımızı birleştirdi.
Kafamı çevirip Harry'nin evine baktığımda , camdan sinirle bizi izlediğini farkettim. Elimle Zayn'in ensesinde saçlara oynayarak öpücüğümüzü derinleştirdiğimde beni kucağına aldı ve sırtımı arabaya çarptırdı. Bacaklarımı etrafına doladığımda yavaşça kalçalarımı sıktı. Ilk defa sokakta bunları yapıyor olmamızı önemsemiyordum, çünkü unutacaktım. Harry'i unutacaktım. Zayn arabasının kapısını açarak beni koltuğa yatırdığında yavaşça nefes almak adına dudaklarımızı ayırdı. Ben hızla dudaklarımızı birleştirip onu kendime çektiğimde yanımıza kadar gelmiş açık olan araba camından bizi öfkeyle izleyen Harry'i gördüğüm anda emin oldum. Ona acı çektirmek için gözü önünde Zayn'le sevişecektim. Zayn'in tişörtünü çıkarttığımda, hızla üzerimdeki sütyene varana kadar herşeyi parçalarcasına çıkarttı. Arabada inlemelerimiz yankılanırken tekrar Harry'e baktım. Gözleri dolmuştu, ve işte o anda kalbim öyle çok parçaya ayrıldı ki...
Zayn pantolonunu çıkaracakken dudaklarımızı ayırdım ve onu durdurdum.
"Zayn, ben yapamayacağım."
Şaşkınca yüzüme bakarken Harry'e baktım ve hiçbirşey demeden koşar adımlarla arabadan inerek ilerlemeye başladım. Ne yapıyordum ben! Harry'e acı çektirmek isterken Zayn'i kullanıyordum! Arkamdan gelen adım seslerini fakettiğimde durdum ve derin bir nefes alarak arkamı döndüm. Harry gülümseyerek bana bakıyordu.
"Yapamadın, onunla birlikte olamadın!"
Yutkundum ve Harry'i susturmak adına konuştum.
"Bir arabada sevişecek değilim."
Gözlerini devirdi ve bana yaklaştı.
"Neden hâlâ kendine bile itiraf edemiyorsun! Sen hâlâ bana aşıksın ona değil! "
Başımı olumsuz anlamda salladım.
"Sana aşık değilim. Ben seni unuttum Harry. "
Hızla yanıma gelerek bedenini-bedenime bastırdı. Nefes nefese kalmışken burnuma o haftalardır özlemini çektiğim nane kokusu doldu. Sırtımı duvara çarptırdı ve dudaklarıma hızlı bir öpücük bıraktı.
"O seni böyle öpebilir mi?"
Kalçalarımı avuçları arasına aldı ve sıktı.
"O sana böyle hissettirebilir mi?"
Nefeslerimi düzene sokmaya çalışırken bedenini-bedenime sertçe bastırdı.
"O senin kalp atışlarını böyle hızlandırabilir mi?"
Zorlukla nefes nefese bağırdım.
"Harry yeter."
Dudaklarını boynuma bastırırken oraya küçük birkaç ısırık bırakıp orayı emmeye başladı. Bu hareketlerini sürdürürken gögüslerimi de avuçlayıp sıkıyordu.
"O sana böyle dokunabilir mi?!"
Yanağına sert bir tokat geçirip kolları arasından kurtuldum ve büyük güçlükle bedenini duvara ittim. Dudaklarına kısa kısa öpücükler bırakırken elimi yavaşça tişörtünün uçlarından içine soktum ve karnın üzerinde tırnaklarımla daireler çizdim. Nefes nefese inip kalkan göğüsü elime değiyordu.
"O orospu sana böyle hissettirebilir mi!"
Ellerimi vücudundan yavaşça çektim ve pantolonuna götürdüm. Kemerini yavaşça açarak baksırının lastiğini sertçe çekip bıraktım, bunu birkaç defa tekrarlarken gözlerine baktım.
"O orospu senin kalp atışlarını böyle hızlandırabilir mi!"
Ensesinden akan terleri görebiliyordum. Elini tutarak kalbimin üzerine götürdüm.
"O orospu seni böyle sevebilir mi?"

kiss me (H.S. ff)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin