Louis ve Zayn kafayı çekmişlerdi. Louis evdekinin bir insan olduğunu gördüğünde Zayn'i şikayet edeceğini açık açık söylemişti.
Zayn ise önce kafayı çekmelerini sonra ise eve gidip bakacaklarını söylemişti. Ne de olsa eğer evde birisi varsa ve zorla tutuluyorsa hareket edemezdi öyle değil mi?
Louis o anki kafasının verdiği sarhoşlukla bunun doğru olduğunu düşünmüştü ve önce içmeye karar vermişlerdi. Niall ve Ralph'da onlara katılmışlardı ve klasik bir gece yaşanmıştı.
Eğlenceliydi.En sonunda Louis yine de eve bakmayı unutmamıştı. "Sikik." Zayn ona unutmadığı için bir küfür etti ve evine doğru acelesiz bir şekilde ilerledi. En sonunda eve girecekken Louis sadece garaja bakıp gideceğini söyledi.
Garajın anahtarını cebinden çıkardı ve derin bir nefes verip açtı. Louis etrafı inceledi ve köşede camdan bir kafes görünce odaya adımladı ama ne olduğunu görünce kendisini kahkaha atmaktan alıkoyamadı.
"Bu ne amına koyayım?"Zayn cevap vermedi kollarını göğsünde birleştirdi. "Garajında bir maymun mu besliyorsun?"
Zayn duvara yaslandı kollarını göğsünde çaprazladı, bıkkın bakışları vardı. "Bu Mona Guenon, düz bir maymun değil."
"Senin ben amına koyayım." Louis maymuna baktı ve tekrardan Zayn'e döndü. "Bu kafanın içinde neler dönüyor bir bilsem."
Zayn kafese adımladı ve parmaklarıyla cama birkaç kez tıklattı. Maymun cama tırmanmaya çalışıyordu.
"Ben de arkadaşımın bir cani olduğunu garajda birini tuttuğunu işkence ettiğini falan düşünüyordum. Kafama sıçayım.""Beni hiç tanımamışsın." Zayn kaşlarını kaldırdı. "İşkenceyle vakit kaybetmem, direkt öldürürüm."
Bu söylediğine ikisi de güldüğünde Louis sonrasında bunun ürkütücü olduğunu söyledi ve ardından kendi evine doğru yol aldı. Zayn'de garajı kapatıp eve çıktı.Bu fikri sonradan iyi düşünmüştü. Zaten Ashton'ı artık daha fazla garajda tutmayacaktı, evin çatı katı odasını onun için yaptırıyordu fakat Louis'in duyması bu işlemi tek geceye düşürecek kadar hızlandırmıştı.
Ashton'ı yukarı almış ve bir maymun alıp onu aşağıya koydurtmuştu.
Neyse ki bunları ayarlamak için yedi saat kadar süresi olmuştu.Louis'i atlattığına seviniyordu. Şimdilik Ashton'ın odası ses geçiremezdi ve yeri değiştiği için uzun süredir bağıran Ashton'ın sesi mikrofonu açmadıkça evin hiçbir yerine gelmiyordu.
Bu mükemmel bir haberdi fakat sonrasında ne olacaktı?
Ashton'dan kurtulmak istiyordu ama şimdilik ondan tek kurtuluş yolu onu öldürmek olarak görünüyordu.
Bunu bir süreliğine daha erteledi. Ondan birkaç tane daha Amber hikayesi dinlemek isterdi.
Yine de Ashton'ın az bir süresi kalmıştı.Gece boyu içip uyumadığından ötürü odasına adımlamış ve kıyafetlerini çıkarma gereği duymadan yatağına yatmıştı. Öğleden sonraya kadar uyudu ve uyanmasını sağlayan şey çalan telefonuydu. Birkaç saniye çalmasını dinledikten sonra cebinden çıkardı ve arayana bakmadan açtı. "Ne var?"
"Baba benim."
"Ne var Lucas?"
"Baba biz seni özledik."
"Annen gelmeme izin vermiyor."
"Biz annemle konuştuk baba. Eğer gelirsen seni içeriye alacak."
"Emin misin?"
"Evet. Söz verdi. Seni özledik, kardeşlerim de özledi. Baban gelsin diyorlar."
"Tamam. Gelirim."
Zayn telefonu kapattı ve derin bir nefes verdi. Baş ağrısı vardı, bu dün gecenin stresinden de kaynaklı olabilirdi. Bugün sabahtan beri bağıran sikik maymundan kurtulmalı ve garajı temizletmeliydi ama bu işi belki birkaç gün de uzatabilirdi.
Yine de maymundan kurtulma işini bugün halletmeliydi.