Zayn'in planları değişmiş gibiydi. Julie'nin babası ölmüştü ve bunun için tüm çocukları babalarına dağıtmış bir haftalığına annesine destek olmak için şehir dışına, onun yanına gitmişti.
Yani Zayn uyanır uyanmaz Amber'ı gözetlemek yerine Lucas'ı almıştı. Trisha ve Yaser'in evine gitti ve şanslı olmuş olmalı ki kahvaltıyı yakalamıştı.
"Lucas'ın günü gelmemişti daha." Trisha boyu hala göğsüne gelen Lucas'ın kafasını göğsüne bastırdı, Lucas buna gülüp Trisha'nın göğüslerine bir çimdik attı. Trisha kendini geri çektiğinde Waliyha kendini tutamadı ve buna güldü.
"Şımarık." Lucas herkesle tek tek sarıldı ve en sonunda masaya oturdular. Lucas kendi evlerindeyken annesinin aldığı hazır yemekleri yemekten bıkmıştı ve büyük annesinin bu güzel yemeklerini çok seviyordu.
Kahvaltıdan sonra Zayn bahçeye geçti ve yan tarafta gezdirdi gözünü.
"Ne o?" Doniya'nın sesini doyunca hızla baktı ona.
"Ne var?" Lucas'da bahçeye gelmiş ve futbol topunu babasına doğru fırlatmıştı, Zayn kıvrak bir hareketle topu yakaladı ve tekrardan ayağıyla onu Lucas'a gönderdi.
"Gözlerin diyorum, acaba Marion'ın torunu olduğu için mi o eve dönüyor?"
"Marion'ın torunu mu?" Zayn inandırıcıydı. "O kim amına koyayım?"
Bir haftadır odasında gizlice gözetlediğim kız mı? Hayır tanımıyorum.
"Görmedin mi yoksa?" Doniya kollarını göğsünde çaprazladı ve kısık sesle konuştu.
"Çok güzel bir kız. Annesi babası birkaç ay önce sarhoşun birinin arkadan arabalarına çarpmasıyla ölmüş. Kız kahrolmuş tabii, okulunu dondurmuş ve buraya gelmiş. Marion ile birkaç ay geçirdikten sonra tekrar okula dönecek, sömestrdan sonra gitmiş olur."
Bu yaklaşık üç hafta demek oluyordu.
Zayn ilgisini çekmemiş gibi bir tepki verdi ve cebinden bir sigara çekti.
"Ama cidden çok güzel kız ve görmen lazım nasıl saf."
"Öyle mi?" dalı yakarken konuştu. Doniya'nın bakışları da onların bahçesindeydi.
"Senin daha kim olduğunu öğrenmeden şansını dene istersen."
"Abartma amına koyayım." Zayn göz devirdi ve Lucas'ın bu topunu da karşıladı.
"Gerçi doğru." Doniya eve girmeden önce konuştu. Zayn ise sigarasının külünü tablaya döktü. "Senin Julie'n var. Koca meme severdin sen."
Zayn buna güldü ve Lucas ile biraz daha oynadıktan sonra Ralph'ın tamir edilecek bir araba geldiğini söylemesiyle evden çıktı.
Ralph ile günlük sohbetlerden sonra arabayı tamire başladı. Orospu çocuğu dedi içinden arabanın sahibine arabanın balatalarını mahvetmiş.
Birkaç saat onunla uğraştıktan sonra Ralph'ın evine gittiler ve akşam yemeği için pizza söylemeye karar verdiler. Hızlı, karın doyurucu ve en önemlisi zahmetsizdi.
Pizzalar geldikten sonra Ralph merakla sordu.
"Bu arada Trisha ve Yaser'in komşusu vardı, ne zaman soyuyoruz?"
"Doğru." Zayn onayladı. "Ben içeri bir kez daha girdim, kızı da konuşurken duydum tüm takıları sahteymiş amına koyayım, boş yere girip kendimizi tehlikeye atmayalım şimdi."
Tamamen yalandı, içeri girdiğinde kızın göründüğünden çok daha zengin olduğunu anlamıştı ama onu üzecek bir şey yapmak gelmiyordu içinden.
"Onun yanındaki takip ettiğim sarı." pizzadan büyük bir ısırık aldı ve devam etti. "Onun evi fena değildi, istersen ona gidebiliriz."
"Tamam." Zayn ellerini koltuğa sildi ve ayağa kalktı. "Ben gidiyorum şimdi işim var."
