5. Farklılıklarınla güzelsin

481 197 1K
                                    

Yukarı bıraktığım şarkıyı dinleyerek okumayı unutmayın.
Sınır: 40 oy 150 yorum

Keyifli okumalar~

"Her gece seni kalbimde görüyorum her seferinde ağlayarak bitiriyorum, eğer karanlıkta seni ararsam ruhuma karışmış kan kokusu deniz kokusu ile yer değiştirebilir mi?"

Bedenim dalgalarını altında denizin dibine batıyor her saniye biraz daha ıslanıyor biraz daha dibe çekiliyordu ama bu durum beni rahatsız etmiyordu aksine genzimi yakan deniz kokusu etrafını sarmış beni bir kozanın içine hapsetmiş her şeyden koruyordu.

Dudaklarını dudaklarımdan ayırıp beni kucağından indirdiğinde kendimi boşluğa düşmüş gibi hissettmiştim. Gözlerimi açmaya utanıyordum belimde olan elini sıklaştırdığında istemsizce biraz daha ona çekilmiştim böylesi iyi olmuştu bedenine yaslanan bedenim en azından yere düşmemişti.

Yüzüme çarpan nefesi tenime dokunup ordan içime ilmek ilmek işleniyordu. Artık gözlerimi açmam gerekiyordu! Odaya doğru yaklaşan kişi kimdi? Neden birden sesi kesilmişti bilmiyordum bilmek içinse gözlerimi açmalıydım ama gözlerimi açtığım anda kestane rengi gözlerinde kaybolacağımı çok iyi biliyordum.

Hazır mıydım? Hârelerinde taşıdığı acılara bakmaya, onları sıratlamaya hazır mıydım? Ben kendi yaralarımı sarmaktan acizdim bir başkasına yardım edemezdim.

"Geçti..."

Bana sarılarak belimi sıvazladığında uzun zamandır bu anı bekliyormuşum gibi göğüsüne sokularak ağlamaya başladım.
Bir gün kendi ruhuma sarılarak yaralarımı sarmaya çalışmak yerine biri bedenimi sarsın, korusun kollasın istemiştim o gün bugündü ama neden bu kadar garip hissediyordum? Bu kadar uzun zaman sonra birinin bana sarılıp geçti demesi beni nasıl hıçkırarak ağlatabilirdi.

"Ne-neden..."

Ağlamaktan konuşamıyordum, kendimi anlatamıyorum hoş oda anlatmamı istemiyordu ağlayıp içimi dökerek rahatlamamı istiyordu. Bu gece yaşadıklarım ve öncesinde yaşadığım hiçbir şey kolay değildi bunu oda biliyor destek olmak istiyordu.

kanlı eller arasında büyütülmüş bir çocuktum. Ruhum hala o gün ki çocuktu bedenim büyütülmüş elime kanlı bir lolipop verilmişti hani ruhum çocuktu ya onun kan olduğunu çok geç anlamıştı habuki kan olduğunu öğrenmeden önce ne çok severdi canı acısada bu bir oyun, tatlı bir oyun! Evet canımı yakıyor ama babam tatlı dedi. Her tarafım Rengarenk olacakmış böylece diğer çocuklar gibi bende kağıtlara resim çizebilecektim hem bunu kendi kanımla yapacaktım. Ben herkesten farklıyıdım...

Kendi kanımla saman sarısı kağıtlara çizdiğim ilk resim hiç görmediğim annemdi yanına birde beni çizmiştim el eleydik yüzümüz gülüyordu en önemlisi bizden başka kimse yoktu! kimse bize zarar veremezdi. Küçük bir çocuğun hayaliydi mutluluk, rengarenk acıların içinde yaşayan masum papatya ilk kez bugün biri ona sarıldığı için mutluydu. Yıllardır süren gece bugün son bulmuş güneş çıkmış tenini yakıyor, içini ısıtıyordu.

"Sakin ol.."

Sakin olamıyordum! Yaşadığım her şey zihnime dolarken nasıl sakin kalabilirdim? Uzun zamandır susan ruhum bu gece hıçkırarak ağlamak bulduğu ilk dayanağa içini dökerek rahatlamak istiyordu. Yorulmuştu her şeyi sırtlanmaktan kamburu çıkmış sırtı bu gece dik oturmak için çabalıyordu.

Göz yaşlarım mavi gömleğini sırılsıklam etmişti başımı geriye çekerek mahcupça gözlerine baktığımda geri çekememiştim o kadar güzel bakıyordu ki hem içimi okuyor gibiydi hem de hüzün kokuyordu. Bir çift hâre nasıl hüzün kokabilirdi? Beni korusun isterken iki saniyede onu incitmekten korkar olmuştum.

𝗕𝗹𝘂𝗲 𝗦𝗶𝗱𝗲                        𝙆𝙞𝙢 𝙎𝙚𝙤𝙠𝙟𝙞𝙣Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin