Yukarıya bıraktığım şarkı eşliğinde bölümü okuyabilirsiniz.
Sınır: 35 oy 260 yorumKeyifli okumalar~
"Duramayacağım bir yolun başındaydım elimde kalopsia arkamda bataklık önümde papatya tarlası.."
Parmak uçlarıma kadar titriyor ayaklarımın nerede durup nelere tanık olacağını bilmeden ona doğru ilk adımı atıyordum. Koridor bir ölü kadar soğuk ve sessizdi içimde fırtınalar koparken tenim koridorun soğukluğu ile kavruluyor, donuyor, buz tutuyordu.
Attığım her adımda arkama bakmadan geriye doğru kaçmak istiyordum ama yapamazdım. Bu sefer korkak olmayacaktım! Bileğimin içine gizlediğim çakıyı tenime bastırırken yerdeki kan damlalarının bir yol çizerek müzik odasının önünde bitmesi ile kapının önünde durdum. Şimdi ne olacaktı, içeri girmeye hazır mıydım? Nasıl bir görüntü ile karşılaşacaktım?
Hoseok, Yoongi veya Taehyung burda yoktu kandırıldığımı biliyordum. Peki neden? Neden onların ağzından bir kağıt almıştım. Katil öldürdüğü biririn yanına neden dönsün ne yapmaya çalışıyorlardı? Amaçları neydi bunu çok merak ediyordum.
Karanlık güneş ışıklarına perde çekerek koridoru karanlığa mahkum etmişti. Bu karanlıkta önümü zar zor görürken nasıl iz arayacaktım ve bu kat neden bu kadar karanlıktı. Birkaç dakika olduğum yerde gözlerimin karanlığa alışmasını bekledim. Terleyen avuç içlerimi kazağıma silerken bir yandan da duvarlara bakınıyordum, buralarda bir yerde düğme olmalıydı. Keşke daha önce müzik dersine bir kez de olsa girmiş olsaydım. O zaman rahatlıkla düğmenin yerini bilirdim.
Sonunda aradığım şeyi bulmanın sevinci ile hızlandım. Işıkları açtığım an gözlerimi yakacak derecede ki parlaklık ile gözlerimi kapattım lanet olasıca bir okulda aydınlatma nasıl bu kadar parlak olurdu? Gökten nur iniyor sanki! Gözlerim biraz daha ışığa alıştığında yerde ki yoğun kan dikkatimi çekmişti.
Normal bir kız öğrenci olsam bu görüntü karşısında çığlık atarak bayılırdım belki ama kan görmeye alışmış biriydim o yüzden yerdeki kan midemi bulandırmıyordu sadece rahatsız hissediyordum üzerimde izleniyormuşum gibi bir his vardı.
Kana basmamaya dikkat ederek ilerledim, müzik odasının önüne geldiğimde kan bulaşmış kapı kolu keşke peçete getirseydim dememe sebep olmuştu. Bir başkasının kanına dokunmak istemiyordum, ayrıca kola dokunursam parmak izim çıkardı ve bu benim için kötü olabilirdi. Kazağımın kolu ile de dokunmak istemiyordum sadece buralara bakınsaydım olmaz mıydı?
Yerde kan dışında bir şey var mı diye göz atsamda bir şey görememiştim. Tüylerim diken diken olmuş arkamda birinin durduğunu haykırıyordu. Yutkunarak arkamı döndüğümde yoğun ışık yüzünden gözlerimi kısarak ileriye doğru baktım.
Yanılmamıştım! Koridorun sonunda siyahlar için de yüzünü kapatmış biri bana bakıyordu. Korku ile birkaç adım geri giderek benden on metre uzaktaki kişinin kim olduğunu çözmeye çalıştım, ama sadece çalıştım! Gözlerini bile göremediğim birini nasıl tanıyabilirdim?
"K-kimsin?"
Şu an en saçma şeylerden biri ona kim olduğunu sormaktı sanırım, hangi öğrenci böyle gezerdi? O öğrenci değilse?
Lanet olsun buraya tek gelmemeliydim!İki yanına düşmüş ellerini teslim olurcasına yukarıya doğru kaldırdığında parmaklarında oluşmuş kızıllar dikkatimi çekmişti.
Kan.. elleri bir vahşetin kalıntılarıydı! Yutkunarak sağ elimi kalbimin tam üzerine yerleştirdim. Sakin olup doğru şeyler düşünmeliydim, Mavi benimleydi. Yeni kurban ben olmayacaktım!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝗕𝗹𝘂𝗲 𝗦𝗶𝗱𝗲 𝙆𝙞𝙢 𝙎𝙚𝙤𝙠𝙟𝙞𝙣
Fanfiction"Ö𝘭𝘮𝘦𝘬 𝘪𝘴𝘵𝘪𝘺𝘰𝘳𝘶𝘮." "𝙾̈𝚕𝘮𝘦𝘬 𝘮𝘪 𝘪𝘴𝘵𝘪𝘺𝘰𝘳𝘴𝘶𝘯𝘶𝘻? 𝘖 𝘩𝘢𝘭𝘥𝘦 𝘴𝘪𝘻 𝘺𝘢𝘴̧𝘢𝘺𝘢𝘮𝘢𝘺𝘢𝘤𝘢𝘬 𝚔𝚊𝚍𝚊𝚛 𝘬𝘰𝘳𝘬𝘢𝘬, 𝘴𝘢𝘷𝘢𝘴̧𝘢𝘮𝘢𝘺𝘢𝘤𝘢𝘬 𝘬𝘢𝘥𝘢𝘳 𝘵𝘦𝘮𝘣𝘦𝘭, 𝘮𝘶𝘵𝘭𝘶 𝘰𝘭𝘢𝘮𝘢𝘺𝘢𝘤𝘢𝘬 𝘬𝘢𝘥𝘢𝘳 �...