Gözlerini kamaştıran flash ışıkları ile far görmüş tavşan gibi oldukları yerde kalan ikili sanki poz verir gibi Taecyeon'un eli Iseul'ün belinde gazetecilerin görüntü almasını bekliyorlardı. Fotoğraf çekim işini sorular takip ettiğinde Iseul daha önce alışık olmadığı bu durum karşısında korkarak Taecyeon'a baktığında genç adam sorulara cevap verme ihtiyacı duymadan Iseul'ün belinde duran ama dokunmamaya özen gösterdiği eliyle belini kavrayıp hızlı adımlarla onu girişe doğru iteklemişti. Daha önceden gelen ve dışarıdaki karmaşayı fark eden Chanyeol ve Ji Won girişe koşturduklarında içeri girmeye çalışan Taecyeon ve Iseul'ün gazeteciler tarafından engellendiğini gördüklerinde şok geçirmişlerdi. Iseul'ün korkulu gözlerini ve Taecyeon'ın bıkkın ifadesini izleyen ikili biri onlara herhangi bir şey demeden önce öne atlayıp gazetecilerin arasından sıyrılarak genç ikilinin yanına varmış ve onlara içeri girmelerini işaret ettikten sonra "Ok Taecyeon'ın ve Hwang Iseul'ün menajeri ve avukatı olarak sorularınızı biz yanıtlayacağız arkadaşlar" diyerek dikkatleri üzerlerine çekmişlerdi. Taecyeon bu boşluktan istifade Iseul'ü sürükleyerek içeri girdiğinde "Bunların ne işi var burada" diye söyleniyordu. Iseul arkasında bıraktığı bir ordu gazeteciye bakarken Taecyeon "Bakma o tarafa hala fotoğraf çekiyorlar" diye kızı uyardı. Iseul yutkunurken garsonlar onları VIP odasına aldığında sonunda kızı sandalyeye oturtan genç adam gözlerini kapatarak "Bir saniye gecikmiyorlar anlamıyorum ki üzerimde verici falan mı var?" diye sinirle odanın içinde dolaşarak menajerini bekliyordu. Iseul ağzını açıp tek kelime sormaya cesaret edemezken uzadıkça uzayan dakikalar sonunda içeri giren Chanyeol ve Ji Won'un yorgun hallerine bakınca gözlerini arkadaşına dikip bir açıklama yapması için yavru kedi bakışlarıyla baktı ama Chanyeol'ün sinirli olduğu her halinden anlaşılıyordu. Gelip kızın yanına oturduğunda Taecyeon "Noona nerden öğrenmişler burada olacağımı?" diye sormuştu telaşla.
"Bilmiyorum ama koku alma duyularına hayranım."
"Ne dediniz?"
"Ne diyeceğiz birlikte bir projeye başlayacağınızı ve bunu kutladığımızı söyledik tabi ki. Kalıbımı basarım televizyon şirketinin başının altından çıkıyor bunlar. Gelen gazetecilerin yarısından çoğu onların ekibindeydi"
Ji Won sinirle masaya oturduğunda Taecyeon da gelip yanına oturmuştu. Hem Iseul hem Taecyeon isimlerinin kullanılarak haftalar boyu reklam yapılmamasını istemişlerdi ama şimdi mecburen bu işi açıklamaları gerekmişti. Ji Won Chanyeol'e bakıp "Iseul~shi sizinle gelseydi bu açıklamaya ihtiyaç duymaz sadece bir tesadüf diye geçiştirebiliridik" dedi.
Sesi normal çıksa da avukatı suçladığı anlaşılabiliyordu gerçi Chanyeol de kendini suçluyordu ama kendinden daha çok suçladığı birileri vardı. Gözlerini ikili arasında getirip götürürken "Asıl ikisi birlikte gelmeseydi sorun olmazdı demek istiyorsunuz herhalde." dediğinde delici gözleri Iseul'ün üzerinde sabitlenmişti. Genç kız açıklama yapması gereken kişi kendisiymiş gibi hissederek gerilse de boğazını temizleyip "Taecyeon~shi yakınlarda bir iş için gelmiş sonra da benim evime yakın olunca beni de almak istemiş. Seninle geleceğimi söyledim ama arayıp gelemeyeceğini söyleyince birlikte geldik. Ne bileyim burada gazetecilerin olduğunu" dedi. Sesinde savunmadan çok birilerinin onu teselli etmesini isteyen bir tını olunca Chanyeol gözlerini kapatıp derin bir nefes alıp ne kadar duygusal olduğunu bildiği kız ağlamadan önce onun birbirine sıkı sıkı doladığı ellerini avucunun arasına alarak "Üzülme tabi ki bilemezdiniz. Eninde sonunda açıklanacaktı zaten. Sadece bundan sonra gazetecilere alışmaya çalış. Seninle röportaj yapmak isteyeceklerdir. Bir ara çalışalım buna." diyerek sıcacık bir gülümseme ile onu rahatlattıktan sonra kızın elini bırakıp masadan aldığı bir peçeteyi kızın dizlerine örterek onu ezen bakışları fark etmeden "Her neyse olan oldu hadi yemeğimizi yiyelim" diyerek ortama biraz neşe katmaya çalıştı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Skandal
Художественная прозаHer şey bir yanlış anlaşılmayla başladı... Biri gerçek olamayacak kadar mükkemel bir model diğeri tek gülüşüyle insanların dünyalarını aydınlatan bir iyilik meleği. Ne yaşayacaklarını bilmiyorlardı... Başlarına geleni de... Tek bir hatanın...