Amore segreto |Bxb|

{Düğün}

"Güzelim şimdi nasılsın?" Gözlerimi kırpıştırıp görüş alanımın netleşmesini bekledim. Kulağıma ilahi gibi gelen sesle dudaklarım yukarıya kıvrılmıştı çoktan.

"İyiyim iyiyim." Yüzümü göğüsüne gömüp gözlerimi kappatım. O kadar huzurluydum ki uyanmak istemiyordum.

"Artık inmemiz lazım yavrum. Eve dönünce uyursun biraz daha hadi" istemeye istemeye kafamı kaldırıp yüzüne çevirdim bakışlarımı. Işıldayan siyah irisleri gözlerimin içine bakarken, göz kapaklarım titreşti. Bellimdeki sıkı kollarından ayrılmak istemiyordum ki

"Anlaşılan senin bebek moodun açılmış kucakta taşıyacağız seni" gülerek konuştuğunda omuz silktim. Ondan bir an olsun ayrılmak istemiyordum yeterince ayrılığın acısını çekmiştik bu hallerim asla abartı değildi bence?

"Senin sıcaklığın, huzurun o kadar güzel ki sanki ayrılsam nefes alamıycakmışım gibi hissediyorum" sesim fısıltı eşliğinde çıkarken derin bir nefes çektim içime. Duygusal olmaktan nefret ediyordum..

Bellimdeki ellini yanağıma götürüp nazikçe okşadı sanki bütün her şeyden uzaklaştırmak istermiş gibi.

"Senden ayrı olsam dahi, Dokunuşların hep tenimde, sesin kulaklarımda varlığın hep düşüncelerim içinde olucak sen benden uzak olsan da, mutlu olduğunu iyi olduğunu bilmek beni hep rahatlatıcak. Sence nefes almak için yeterli sebeplerimiz yok mu?" Belki de haklıydı. Bazen çok duygusal düşünebiliyordum. Sınav zamanında haftalarca sadece telefonla konuşup 2,3 kere görüşmüştük. Zor olsa da bir şekilde yaşamaya çalışıyorduk. Hayat da öyle değil miydi zaten? Hiç mutlu olamazsın sanarsın ama aslında Mutluluk çok basit bir kavramdır. Bazen bir çocuğun gülüşü, bazen sevdiğin bir yiyecek bazen de sevdiğin insanın Varlığıydı Mutluluk. Acı hayata hep vardır önemli olan o acıya rağmen yaşamaya çalışıp mutluluğunu gölgelememekti bence.

"Hadi gidelim" kolunu dizlerimin altına soktuğunda ellimle durdurdum onu. Biraz daha toparlanmıştım. Zaten ağrı kesici içirmiş, masaj yapmıştı Yağız. Kurban olduğum ne de güzel seviyor görüyor musunuz??

"Kendim yürüyebilirim Esmerim" tereddütle baksa da gülümseyip yanağını öptüğümde ikna olmuştu nihayet..

Diğerleri çoktan inmişti Uçak boşalmıştı. Sevgilimin elline uzanıp ellerimin arasına aldım. Anında bana dönüp sıcak gülümsemesini bahşetti. Bazen diyorum ki kesin kafayı yedim ve her şey sanrıdan ibaret diye düşünüyorum. Benden nefret ettiğini sandığım o günlerde meğer, gözlerime bakarken, Dünya'nın en önemli şeyine bakar gibi bakıyordu gözleri.

"Aras'ım iyi misin?" İlgili sesiyle kafamı salladım onaylarcasına. Geçmişi düşünmeye gerek yoktu önemli olan bugündü.

**
"Lan gerçekten burdasınız şerefsizler ya" Ayaz hala burda olduğumuza inanmıyordu yaklaşık yarım saatir. Ona inandırmak için hep beraber dövmüştük anca ikna olmuştu. Hata Murat hızını alamamış vururken İlhan en sonunda Murat'ı kolundan çekip solonun köşesine fırlattı.

"Sevgilimi mi öldürücen şıllık" İlhan, Murat'a öfkeli gözlerle sözlerini sıralayıp saçmalarken göz devirdim. İlkokul çocukları gibi kavga ediyorlardı aralarında hep bu da çok çekilmez oluyordu.

Bakışlarımı odada gezdirdim sevgilimi görmek adına. Bakışlarımız kesiştiğinde dudaklarındaki gülümseme yerini almıştı. Off çok aşığım ya.!

Ayaz bir şey anlatırken siyah irislerini ona çevirdi , Büyük bir ciddiyetle dinliyor kafasını onaylarcasına sallıyordu. Dudağını dişlerinin arasına alıp ısırıp serbest bırakarak ısırdığı yeri yalıyordu. Allah'ım sen aklıma mukayyet ol yarabim
Kollarını birbirine bağlamış kaslarını ortaya çıkarmıştı katladığı gömleğinin kollarıyla..