MERDAN CİHANGİR

15. bölüm

Dervişoğlu , Merdan'ın gitmesiyle odasına sığmadı. Çarşıda kahveye uğradı. Çay içip , sohbet etmişti.

Akşam eve girdiği ailesini yemekte görüp oturdu. Yemekler bittiğinde kardeşi Yakup ayaklandığında Dervişoğlu:" Hele durasın Yakup birşey söyleyeceğim " dedi.

.
Yakup abisini süzüp oturdu.
Babası annesi ve diğer kardeşlerine baktığında onların da sessizce beklediğini gördü.

Dervişoğlu sıkıntı ile gömleğinin bir düğmesini açtı ve:" Baba müsait bir anda bana kız istemeye gidelim" dedi .

Aziz bey kaşlarını çatıp:" Giderim gitmesine de yine o eski kırığını falan istemem , iyi bilirsin " dedi. Oğlunun bit kız müsveddesi yüzünden neler çektiğini biliyor , o kızı kendi ailesine yakıştıramıyordu.

Dervişoğlu dudaklarını ıslatıp:" Eski kırığım olmaz bende bilirim. Ben Kadir Cihangir'in kızı Gülsüm'ü derim " dedi.

Babası ve anası duyduğu isimle rahatladıklarını gördü.
Hızla masaya inen yumrukla masadakiler sıçradı.

Yakup sinirle :" Sen ne dediğini işitir misin ? O kaç yaş senden küçük , yakışık almaz , olmaz " dedi reddederek.

Dervişoğlu kaşlarını çatıp:" Kız da he der , babası da sana ne oluyor" diyerek ayaklandı.

Yakup sinirle abisinin yakasına yapışıp:" Olmaz , başka kız bul" dedi bağırarak.

Dervişoğlu kardeşinin ellerini tutup :" Söz bir kere ağızdan çıkar . Ben o kızı isteyeceğimi söyledim. Gidip isteyeceğiz. Sana ne oluyor?" diyerek sesini yükselti.

Bağırış sesleri konakta yankılanıyordu.
Yakup gözleri dolu dolu abisine bakıp:" Gülsüm de mi ister? " dedi inanamayarak. Elleri abisinin yakasından düşmüştü.

Dervişoğlu kardeşinin davranışlarını anlamayarak anne ve babasına baktı.
Başıyla onayladığında Yakup hızla odadan çıktı. Dervişoğlu kardeşinin arkasından bakıp:" Neden böyle yaptı?" Dedi.

Annesi dudak büküp:" Gençtir kanı kaynar . O da evlenmek istiyor demek ki . Hele sen evlen oğul ona da sıra gelir" dedi.

Dervişoğlu başıyla onaylayıp tekrar oturdu.

°°°

Mithat eve geldiğinden beri mavişi görmemişti. Gözleri onu arasa da çayını yudumladı.
Ayaklanıp odasına gidecek iken Gülsüm'ün yanında gelen mavişi gördü.

Mavişi uzun yeşil elbisesi , göğsünün üstündeki drape detaylı bir giydiği elbise ile arz-ı endâm ediyordu.
Kalbi hızlanıyor, nefes alışverişi değişiyor. Gözlerini mavişinden alamıyordu.

Merdan yutkunup içinden-bana ne oluyor böyle- geçirdi.
Maviş yanına gelip kolunu tuttu.

Merdan hayranlıkla:" Maviş bu ne güzellik böyle?" Dedi.
Kız duyduklarıyla kıkırdadı.

Gülsüm gülüp:" Yakışmış mi ağam. Benim kıyafetimi verdim . Güzelim saçlarını da ördüm. Bugün gören herkes Gözlerini Zeynepten alamadı. Hatta bizim Ali aşık oldu resmen " dedi.

Merdan duyduklarıyla sinirleri tepesine atmıştı. Dişlerini sıkıp:" Hangi Ali , ne diye bakar? " dedi.

Gülsüm abisindeki değişimi fark etmeyip:" Şoför Ali varya o . Bizim maviş ise bütün gün seni bekledi beğenecek misin diye? " dedi.

Merdan sakinleşmeye çalışıp:" O Ali bir daha konağın içine girmeyecek. Ben maviş ürkmesin diye kıza bakmaya çekiniyorum. Dokunurken korkuyorum . Tövbe yarabbim . Duydun mu Gülsüm " dedi hiddetle.

Gülsüm şaşkınlıkla :" Tabi abi " diyip hızla mutfağa yöneldi.

Zeynep şaşkın şaşkın Merdan'a bakıyordu. Sonunda beğenmediğini düşünüp gözleri dolu dolu oldu.
Merdan kendini toparladığında yanındaki kızın yere eğdiği başını kaldırdı.

Mavi gözleri okyanusun rengine bürünmüştü.

Yanaklarından tutup:" Sana ben birşey demedim ki Güzelim sen niye üzüldün ? Ben senin güzelliğini görmesin isterim kimsenin " diyip göz kırptı.

Maviş heyecanla kendini gösterip dudaklarından mırıltı çıkardı. Ama Merdan anlamamıştı.

Hüzünle mavişine bakıp:" Yakında seninle rahat rahat konuşacağız yarın doktorun gelecek hem sana hemde bana nasıl konuşacağımız öğretecek sonra seninle isteğimiz gibi konuşacağız " dedi.
Kız duyduklarıyla hızla Merdan'a sarıldı.

Merdan saçlarından öpüp sedire tekrar oturup kızı da beraberinde oturtu.

♤♤♤♤♤♤

Hello.
En az 40 okuyucusu olsa da pek merakla okuyanı yok hikayenin, o yüzden yazmam aksadı. Hem de şimdi yayınlayacağım bölümü düzeltme ihtiyacında bulunmadım.

Neyse belki beğenirsiniz.