MERDAN CİHANGİR

11. bölüm

Merdan yemeğini yemişti.  Dervişoğlu ise ayran içmekle yetindi. Ayağa kalkan Merdan kendisiyle birlikte mavişinde kalktığını gördü.  Kız daha yemek yiyordu.
Kızın hala korktuğunu bildiği için sessizce yerine oturdu.

İçinden- bu kızı incitmeden kendimden nasıl uzaklaştıracağım -diye düşünüyordu.

Dervişoğlu  sıkıntı ile :" Ee Merdan ağa doyduysan kalkta  sohbet edelim " dedi.

Merdan sıkıntı ile yanındaki kıza döndü.  Kız duymamıştı. Yemeğini yerken arada başını kaldırıp  konuşan varsa ona dikkat kesiliyor. Konuşma bitince de yemeğini yiyordu.
Berfin hanım oğlunun  arkadaşına cebap vermeyip  yanındaki kıza bakmasın ile kaşlarını  çattı.  Sonra :" Bir sorun mu vardır yiğidim " dedi.
Bütün masanın bakışları Merdan'a dönmüştü.

Merdan kızın annesine bakıp sonra kendisine dönmesiyle konuşmaları anladığını fark etti.

Merdan sıkıntı ile :" Yok birşey ana " diyip ayaklandı. Kız ile beraber terastaki koltuğa oturdu. Masadakiler arkasından bakıyordu.

Dervişoğlu  gelip karşında oturmuştu.
Arkadaşının halini garipseyen Dervişoğlu:" Hayırdır  kız neden ayrılmaz peşinden " dedi bu soeu Merdan' a değil karşındaki kızaydı.

Merdan kızın  soruyla  başını eğipmesiyle derin nefes alıp :" Bu sana anlatığım kızdır. Eve getirdim .  Mehmet bey evi basınca korktu peşimden ayrılmaz " dedi.

Mehmet ismini duyan Dervişoğlu cebinden sigarasını çıkarıp yaktı.
Ve :" Zilanlılar ne alakası var bu sabiyle" dedi.

Merdan söze gireceğinde yanlarına gelen  Gülsüm çekinerek ;" Şey çay, kahve ne içersiniz getireyim ?" Dedi.
Bakışları Merdandan çok  Dervişoğlundaydı.

Dervişoğlu  sigarasını dudaklarından çekip dumanını üfledi. :" Sen bize iki  kahve yap bacım" dedi.

Sonundaki kelime ile kızın önünü kesmek için söylemişti.  Bundan sonra sevemezdi. Seveni de üzerdi. Yaramazdı onu sevda can yakardı. Gerekte yok diye geçirdi.
Gülsüm  güler yüzle beklerken duyduğu cevap ile yüzü asıldı . Başı ile onaylayıp  gitti.

Merdan :" Yanımdaki maviş onların marabası imiş nasıl alırmışım falan . Güzel ders verdim. Boş ver sen onu senin sıkıntın ne?" Dedi kaşlarını çatarak  .

Dervişoğlu  kendini toparlamaya  çalışıp:" Ne sorunum olacak malum yaş otuz sekiz oldu.  Bizimkileri durduramam daha evleneceksin diyip dururlar baktım baş edemeyeceğim evden çıktım."dedi.

Merdan  gülerek: "İyi ya seni evlendirelim şöyle anlı şanlı  " dedi .

Dervişoğlu sigarasını  kül tablasına batırıp:" Sana demesi kolay ben yine otuz sekize kadar durdurabildim  kardaşlarım vardı bahane ettim. Senin neslinin devamı yoktur. Sana ailen tek değil ,ağalarda baskı uygulayacak o zaman göreceğim seni " dedi.

Merdan:"  Beni boşver de sen niye evlenmiyorsun belli ki başından tatsız olay geçmiş olur mu olur, kimin geçmedi ki. Al şöyle güzel bir kız seni seven isteyen evlen çoluk çocuk , bak babam evlendikten sonra aşık olmuş karısına  sende de öyle olur" dedi iç çekerek .

Dervişoğlu  yutkunup :" Ben aşık olmam sevemem de  beni böyle isteyen de olmaz ben de kimsenin günahına girmek istemem." dedi.

Merdan  tebessüm edip:" Beni dinleyesin Dervişoğlu  benden büyüksün abimsin  ama yanlış bilirsin. Zamanın ne getirdiği bilinmez. Hem sevmek , sevdalanmaktan önemli duygularda vardı  . Evlat sevgisi  düşünsene  iki tane küçük velet etrafta benim de yeğenlerim olur" dediğinde.. .

Gülsüm içeri girmiş muhabbeti hiç duymamış gibi kahveyi uzatmış  . İki kahveden alınınca gidecekti ki Dervişoğlu  gülerek:" Bana diyeceğine  bak Gülsüm kızda evlilik çağında onu  evlendir o zaman  iki yeğenin etrafında fir döner  , güzel de kız isteyeni de vardır babası vermez bari işe el at da kız evlensin " dedi.

Duydukları ile kalbinden vurulmuşa döndü Gülsüm, daha yeni yirmi üçüne girmişti.  Küçük yaştan beri seviyordu Yusuf'u .

Babası başkasına vermesin diye ne diller dökmüş,  aç kalmıştı.

Gözleri dolu dolu  sevdiğine bakmakla yetindi.

Merdan kısa bir  Gülsüm 'e bakıp: " Güzel dersin, bana düşmez ama kuzenim sayılır  . Gülsüm de isterse sizi baş göz edelim" dedi.

♤♤♤♤♤

Geciken yeni bölüm ile karşınızdayım kusuruma bakmayın