A Time For Change (Türkçe Çeviri)

12.Bölüm - Farklı Sohbetler !

Telif hakları yazara aittir.

Yazar: tessie55

Severus'tan

Bahçede yürürken bir sonraki adımımı düşünüyordum. Demek istediğim, Ray ile daha yakınlaşmıştık ve eşi olduğumu öğrenirse ne yapacağını hala bilmiyordum. Ray'dan başkasını istemiyordum. Biliyorum o bunu henüz bilmiyordu.

Bahçenin batı kısmına gitmezdim çünkü Karanlık Lord ve Lucius daima orada olurlardı.Daha fazla yara istemiyordum açıkçası. Malikaneye dönerken birisi çarptı.

Düşmüştük, yüzüne baktığımda koşanın Ray olduğunu gördüm. Bana baktı ve şok oldu. Ardından yavaşça kalkmaya çalıştı. Bana bakıyordu, onu itmemi bekliyordu. Yapmadığımda ise beni öpmeye başladı. Öpmesine izin verdim çünkü O GERÇEKTEN BENİ ÖPÜYORDU ! Öpücük gittikçe ateşli bir hal alıyordu. Nefessiz kaldığımızda geri çekildi. Gözleri şaşkınlıktan büyümüştü.

"Sen benim eşimsin." Dedi ve koşarak uzaklaştı.Demek artık biliyordu. Bu konu hakkında en kısa sürede konuşmalıydık.

Ray'den

Kalkma zamanına kadar yatakta dönüp durmuştum . Aşağı kahvaltıya inmeden babam ve Lucius'un ilişkisi hakkında düşündüm. Garipti. Severus'la eşim olmasıyla ilgili nasıl konuşabileceğim hakkında hiçbir fikrim yoktu. Çok aptaldım. Hemen yumurtlamıştım.

Kahvaltıya indiğimde babam ve Lucius'u konuşurken görmüştüm.

"Her şey yolunda mı Ray ?" diye sordu babam beni görünce.

"Hayır ama bunu daha sonra konuşabiliriz."

Tabağımı doldururken Hermione, Draco ve Severus odaya girdi.

"Güzel, herkes burada. Konuşmamız gereken şeyler var. Dumbledore senin artık Dursley'lerin evinde olmadığını biliyor. Seni bulmak için bir çok emir vermiş. Hermione'nin de gittiğini öğrenirse neler olacağını bilmiyorum ama eğer dışarı çıkarsan dikkatli olman gerekiyor. Emirlerden biri de baskınlarımızı durdurmaya çalışmalarıydı ama ne yazık ki başarılı olamadılar. Lucius Fudge'dan şüphe eden bazı insanlarla iletişim halinde yani bakanlığa baskın yapabiliriz. Bakanlığı ele geçirdikten sonra Hogwarts'ı da alıp Dumbledore'u öldüreceğiz." Dedi babam.

"Lordum, eğer Dumbledore benle iletişime geçip Ray'i sorarsa ona ne söylememi istersiniz ?" diye sordu Severus.

"Sadece Karanlık Lord'un sana bu konu hakkında bilgi vermediğini bu yüzden bilgi alabilmek için burada kalman gerektiğini söyle."

"Peki Lordum."

"Artık yiyebiliriz."

Babam yemeğini bitirip gittiğinde bende onu takip ettim. Çalışma odasına gittiğimde, kağıt işlerini halletmeye başladığını gördüm.

"Baba, konuşabilir miyiz ?"

"Tabiki. Konu nedir ?"

"Pekala, dün gece bahçede yürüyordum. Açık konuşmak gerekirse seni ve Lucius'u gördüm."

"Oh, um.. Peki ikimizin beraber olması hakkında ne düşünüyorsun ?"

"Eğer mutluysan benim için sorun yok. Sadece .. yani garipti. Belki bir dahaki sefere orada olduğunuzda kimse gelmemesi için büyü yaparsın ?"

"Tamam. Severus'a söyleme işi nasıl gidiyor ?"

"Söyledim. Daha doğrusu bir anda ağzımdan kaçtı."

"Bir şey dedi mi ?

"Bilmiyorum. Dedikten sonra kaçtım."

"Oğlum, bence gidip konuşmalısın."

"Biliyorum, sadece reddedilmek istemiyorum."

"Sadece git ve konuş Ray."

"Tamam tamam, gidiyorum." Dedim ve odadan çıktım.

İksir laboratuvarına yavaşça yürümeye başladım. Neler söyleyeceğimi düşünüyordum.

"Hey Ray !" Draco bağırıyordu. "Naber ?"

"Bir şey sorabilir miyim ?" dedi.

"Tabi."

"Hermione'ye nasıl çıkma teklifi edebilirim ?" diye sordu.

"Bana neden soruyorsun ? Ben gay'im."

"Evet ama sonuçta en yakın arkadaşısın."

"Sadece sor işte."

Gerçekten başka ne diyebilirdi bilmiyordum, bana neden soruyordu onu da anlamamıştım.

"Pekala en sevdiği çiçek hangisi ?"

"Beyaz kasımpatı."

"Tamam sağol. Görüşürüz." Dedi ve gitti.

Bende yoluma devam ettim. Yaklaştıkça sanki ölüme gidiyormuşum gibi hissediyordum. Hedefime ulaştığımda kapıda durdum.

"Ray, içeri gelmen kapıda durmandan daha mantıklı biliyorsun değil mi ?" dediğini duydum.

Yavaşça odaya girdim.

"Umarım benden kaçmaya başlamazsın." Dedi Severus.

"Dün kızdın mı ?"

"Öpme konusunda mı yoksa eşin olmamla ilgili yumurtlaman konusunda mı ?"

"İkiside."

"Hayır ikisi içinde kızgın değilim. Eşin olduğumu biliyorum. Ayrıca uzun zamandır seni öpmeyi de istiyordum."

"Bana neden söylemedin, madem biliyordun ?"

Bana söylemediğini duyunca üzülmüştüm. Bilmek için yeterince iyi değil miydim ? Yoksa eşim olmak istemiyor muydu ?

"Sana söylemedim çünkü yaşın küçüktü. Ayrıca ilişkimizi karmakarışık yapmıştım. Sana çok kabaydım ve beni isteyeceğini sanmıyordum."

"İstiyorum. Ayrıca neden kaba olduğunu anlıyorum ve seni affediyorum."

"Pekala, eşin olmayı istiyorum. Konuşmamız gereken şeyler var."

"Ne gibi ?"

"Öncelikle ben bir vampirim. Eş olmadan önce halletmemiz gereken şeyler var."

Demek ki söylentiler doğruydu.

"Ne gibi şeyler ve bu benden düzenli olarak besleneceğin anlamına mı geliyor ?"

"Halletmemiz için 3 adım var ve evet öyle demek oluyor. 1.adım birbirimizin eşi olduğumuzu kabul etmemiz gerek. Görüldüğü üzere bunu zaten halletmiş bulunuyoruz. 2.adım ise tören. Evlenmeye benziyor tek farkı kan alışverişinde bulunacak olmamız. Son adım ise talepler. Bu adımda seks yapacak ve tekrar kan alışverişinde bulunacağız böylece birbirimize bağlanmış olacağız." Dedi.

O bunları söylerken rengim solmuştu. Endişelenmiştim.

"Umm.. Son adım için biraz bekleyebilir miyiz ?"

"İstediğin kadar bekleyebiliriz ama artık eşin olduğumu kabul ettiğine göre kanından içebilirim."

"Sanırım bu olabilir."

"Tamam o zaman. Randevuya çıkmak ister misin ? Bu süreç için yardımı dokunabilir."

"Peki, ne zaman ?"

"Cuma saat 7 nasıl ?"

"Tamam, sonra görüşürüz." Dedim ve çıktım.

Cumayı bekleyemezdim.