Zaman herkese aldıklarını geri vermez,
elinizdekilerin değerini
daha avuclarınızdayken bilin.Hastaneye doğru yola cıktığımızda içimdeki derin hisslerle savaşıyordum,
Annem mi,cidden annem mi? diye soru sorarken kendime,birden Doruk bana seslendi...Melis,Melis cevap ver neyin var,iyimisin,bak korkmaya başlıyorum.
İyim,bişiyim yok.
Sen öyle diyosan.
Bu konuşmadan sonra hastaneye kadar derin bir sessizlik çöktü.
Araba durdu,Doruk sessizce "geldik",dedi.
Kafamı ona cevirip,derin derin gözlerinin içine baktım.Bana karşı anlam yüklü bakışlarında kaybolurken,birden bire,"istersen ben bi bakıp geleyim sen arabada beni bekle olur mu?",dedi.
Bunca yıl annemi görmemişim ve şimdi böyle bir şansım varken,öylece arabada oturmak mı?Asla.
Hayır,bende gelicem,dedim.
Sen bilirsin tabii,ama ben eğer istemezsen diye öyle demişdim,dedi Doruk,endişeli bir ses tonuyla.
Gidelim,dedim,fazla uzatmadan.
Gidelim,dedi Doruk.
Hastaneden içeri girdiyimizde kalbim hızla çarpmaya başladı,gözümde canlanan çocukluğum ve kalbimde annem burda diye bir ses vardı.
Kalbimi deli gibi çırpınırken,bir yandanda başım ağırıyordu.Danışmana yaklaştık...
Doruk onlara beni telefondan aradıklarını söyledi ve oda numarasını sordu...
Ben hala,olanların bir rüyadan ibaret olup olmadığını anlamaya calışıyordum.Gidelim,şu taraftan,dedi hemşirelerden biri.
Buna hazırmıydım?Deyildim.
Bunca sorular,nedenler,keşkeler,nerde acabalar,haniler varken kafamın içinde,şimdi nasıl?bunca yıl sonra nasıl onunla karşılaşırım,ilk ne derim?
Bu düşüncelerle odaya yaklaşdım, odanın kapısını aralayarak hemişire içeriye girdi.
Yavaş adımlarla içeriye doğru göz gezdirip,sqkince içeriye doğru adımlarken,gözlerimdeki yaşları tutamıyordum ve kalbim eskisindende daha hızlı çarpıyordu.
Sonunda odaya girmiştik.
Odada derin sessizlik ve huzur kokusu vardı.
Yıllardır hasretle beklediyim,özlediyim,duymak isdediyim o koku.
Hasta yatağında uzanan kadın pencereye doğru bakarken,birden bire gözünden akan yaşları silerek yüzünü bize çevirdi ve bana doğru baktı.Yıllardır hasrerle beklediyim o bakışlar şimdi bana o kadar yakın,o kadar içten,o kadar acı dolu ve o kadar sıcak bakıyordu ki,bana huzur dolu annemin kucağını hattırattı.
Ve beklediğim o kelime annemin ağzından duyuludu.
"Kızım" diye bağırışı vardı, kendimi ses tonunda haps olmuş gibi hissetim.Tutamadım,ne göz yaşımı nede kendimi,yılların özlemiyle "Annem",diye sarıldım kollarına.
Hic burakıp gitmemiş gibi sıcak bir kucağı vardı annemin,yıllardır özlem duyduğum,ama sarılamadığım.
Uzun bir süre sarılıp,ağlayıp,göz yaşlarıyla ıslanmış yanaklarını öpüp,cennet kokusunu içime çektikten sonra,onda ayrıldım.Arkama bakdığımda Doruk yoktu.
Oysaki odaya beraber girmiştik diye hatırlıyorum ben.
Bir yandan annemi burakmak istemezken,diğer yandan Doruk nerede diye merak içerisindeydim.
Gözüm bi süre kapının koluna dalmıştı,birden kapı tıklandı,ben "girin" diye seslenince,kapı yavaşca açıldı.
Gelenin Doruk olduğundan hiçbir kuşkum yoktu,evet oydu,Doruktu.Gelebilirmiyim,dedi.
Gelebilirsin,dedim,buruk bir ses tonuyla.
Doruk içeriye bir buket papatyalarla girdi.
Ben onu hayranlıkla izlerken,o papatya buketini anneme uzattı ve ardından eyilip annemin elini öptü.
Bu tavrı bana o kadar mütevazi gelmişti ki,etkisinden daha çıkamamışken,anneme,
"Nasılsınız teyze,bir ağrınız yoktur umarım",dediyinde dona kalmıştım.Doruk anneme teyzemi demişti?
Evet Melis,teyze dedi.
Anladım uyuyan güzel,diyerekden,uyuyan güzeli hemen susturdum.
Doruk, "şey ben taburcu işlemlerinin başlatılmasına onay verdimde,sizin iyi olduğunuzu belirtmişlerdi,iyisinizde çok şükür,bana dönüp,"bir maasuru,sakıncası yok öyle değil mi",diye sordu Doruk.
Uzun bir süre yüzüne öylece baktıktan sonra,titrek bir sesle,yok,hayır,iyi yapmışsın,dedim.
Annem anlam yüklü bakışlarıyla,bizi izlerken,
ben gözlerimi Doruktan kacırarak,bakışlarımı önce anneme sonrada pencereye yönelttim.Doruk, "o zaman doldurulacak bir kaç form vardı,ben onları halledeyim,sonra eve gideriz",dedi.
Tamam,dedim,sessizce.
Amma aklim doruğun son cümlesinde takılı kaldı,eve mi gidecektik?annemle mi?
Çok uzun bir süre oldu anlemle aynı çatı altında beraber vakit geçirmeyeli.Hızlıca eşyaları topaladık,ardından hastaneden çıkarak arabaya bindik ve eve doğru yol aldık.