3. Kumsal

170 31 11
                                    

Bu bölüm, bölüm yazarı BuseSena35 'e ithaf edilmiştir.

Bölüm şarkısı: Yüzyüzeyken Konuşuruz - Son Seslenişim

|08.04.22|

22|

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🔮

Sabah kalktığım gibi sofrayı hazırlamaya koyuldum. Üstümü giyip kahvaltı yaptıktan sonra koltuğa uzanıp Gizem'e döndüm.

"Ya Gizem ben iş buldum ama tam kesin değil" gözlerini belertip bana döndü, "Ne diyorsun kızım sen?" deyip üstüme atladı. Başımı 'bu kızdan adam olmaz dağılın' der gibi salladım.

"5 Nisan'da görüşmeye gideceğim" kafasını anlamış gibi sallayıp bana döndü "Aslında tercümanlıkta iyisin ama bunun seni mutlu ettiğine emin değilsen sevdiğin mesleği yapmalısın." gözlerimi kısıp gülmemek için zor dayandım.

"Dedi her sabah zorla işe mutsuz giden Gizem." İkimizde kahkahalara boğulurken kapının çalmasıyla ayaklandım. Kargocu kağıda bir şey yazarken konuştu. "Ayda hanım siz misiniz?" kafamı evet dercesine salladım. "Buyrun benim." Kağıdı önüme uzatıp "Kargonuz var şuraya imza atar mısınız?" dediğini yapıp gösterdiği yere imza attım. Kutuyu alıp ayağımla kapıyı kapattım.

"Kimmiş?" diye bağırdı odadan Gizem.

"Kargocu. Ya Gizem sen mi bir şey sipariş ettin bu kargo ne şimdi?"

Kafasını yok der gibi salladı. Kutuyu açtığımda içinde bir kağıt bir de tablo vardı. Notta "Hala fikirlerim aynı ruh eşin çok yakında, onun sana çok ihtiyacı var, lütfen bana güven ve etrafına dikkatli bak." kağıdı kaldırıp altındaki tabloyu aldım. Muazzam bir tabloydu. Bir ev, onun etrafında olan akarsu, salıncaklar ve en göz alıcısı ay ve yıldız. Resmi alıp odama astım.

Bu işi almam gerekiyordu bu eve katkı sağlamadan duramazdım. Hele ki bu dönemde kendime dahi yardım edemezken ona nasıl yardım edecektim sahiden. Doğrusu bunlar palavraydı böyle bir şey olamazdı. Ya varsa? Yoktur yani ben hayatıma birini alamam.

Geçmişin iplerini sal geleceğe bak çok aydınlık.

Yapamam onlar bir el gibi boğazımı sararken duramam. Derin derin nefes aldım. Olmayacaktı öyle bir şey sakinleşmeye ihtiyacım vardı. Üstüme eşofman ve sweatshirt giydim. Evden çıktım ve kulaklığımı taktım. Arkadaki şarkıyla beraber tekrar ettim.

Ananas gibi, ahududu gibi
Ama daha çok avokado gibi tabii
Bunu ben bilirim, bir de benim gibileri
İnan ki, inan ki
Denedin bizi, ruhumun ikizi
Sandım aynı parmaklarımızın izi
Seni gördüğümde vurdu bi' kalp krizi
İnan ki, inan ki
Yaramaz kedi, yok ki tabii dili
Nası' söyler ki sana olanı biteni?
Yokluğunda kaldım ben bi' kemik, bi' deri
İnan ki, inan ki
Zor, çok zor
Yapma n'olursun, bırak o yerimi doldursun
Bana ihtiyacın olursa sarıl ona, elbet unutursun ♪

Devamını GetirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin