𝑺𝑯𝑰̇𝑻𝑯𝑶𝑳𝑬 / Manjiro Sano

-16-

(Slm slm yine ben basliom~ella)

Hattori yanımdan yürürken ona bakıp sessizce yürümeye devam ederken
"İyi misin?" Dememle bir iç çekti.

"Anladım." Moralim alt üst olmuştu, niye böyle yapıyordu cidden amk? Şu an herkese çatabilirdim, anlık Toman üyelerinden çıkan bağırışlara sinir olmuştum da. Mikey'in yanına geldiğimizde bana bi' bakış atmıştı, yarramı ye lan çok utanmıştım. Sonra birden geri önüne dönüp
"SESSİZLİK." Diye bağırmıştı.
Üyeler sustuğunda ise normal hâlinde konuşmasına devam etmişti
"Biliyorsunuz AYKG ile düşmanlığımız olmuştu" duraksayıp sözüne devam etti
"Liderler olarak bu düşmanlık uzamadan son vermek istiyoruz."

Mikey'in bu sözünden sonra çoğunluk yeniden konuşmaya başlamıştı,

"Zaten AYKG'nın kurucusu Draken'in kardeşi değil mi? Düşmanlıkları saçma olmuştu."

"Neden ani kararlar alıyorlar?"

"Toman ile AYKG birleşecek mi yoksa?"

"Bu sözden dönmek iyiydi."

"Umarım hepimiz için en iyisi olur."

"Önümüzde daha çok savaş var."

Etrafta bu bakımdan konuşmalar dönüyordu, ben ise Mikey'in yanında duruyordum.
Ellerimi alkış yapar gibi vurduktan sonra yine sessizlik oluşmuştu.
"Umarım iyi anlaşırız, bilirsiniz hepinizi çok severim." Gülümseyerek demiştim, bu dediğime Hattori şaşırmış olacak ki bana bakmaya başladı.

Son olarak bi' şey demeden izin isteyip oradan ayrıldım, çok üşüyordum. Bir şey yapmamama rağmen yorulmuştum nedense. Hava soğuktu, bir de o kadar açık havada durdum amk.
Yolda yürüyordum, daha doğrusu eve gidiyordum. Himeta'larla az önce ayrılmıştık, onlar Cafe'ye sohbet etmeye gideceklerdi ama ben kendimi kötü hissettiğimden gitmemiştim. Bi' süreden sonra abimin evine geldiğimde öksürmeye başlamıştım,

ZAMAN ATLAMASI.

"AAAAH ABİ, KARNIM DELİNECEK."
Karnım fena şekilde ağrıyordu, delirmemek için zor duruyordum.

Bunamışçasına bana bakıp
"Of Akiko, sen ne yedin bu gün?"

Zilin çalmasıyla yorganın altına girmiştim, salondaydık. Abimle oturuyorduk.

"SİKECEĞİM BU SAATTE KİM GELİR AMINA KOYAYIM?"
Diye bağırmıştım, sinirlerim tepeme çıkmıştı. Saat 23:45'ti. Abim yine dediklerimi siklemeden kapıyı açmaya kalkmıştı, açtığında ise Mikey'in sesi duyulmuştu. Sanırım o gelmişti.
Abim kapıyı kapatıp Mikey'i içeri aldı

"Akiko evde değil mi Ken-chin?"

"Ağzına adını alma, git koltuğa bak. Yorganın altındaydı en son."
Konuşmalarını mal gibi dinliyordum,
birden üstümün açılmasıyla bağırdım
"YETER SALIN BENİ."

"Akiko sesin kısılmadı mı kızım? Yarım saattir bağırıyorsun."
Demişti abim, Mikey bana şaşkınca bakıp

"Ne yapıyorsun burada Akiko?"