-4-

912 48 70
                                    

ELLA PİCİ BİTİRDİ, Ben başlıyom kitaba bu sefer askolar~leay pici
____________

////

Çalışmamız bittikten sonra abim beni diğer bölük başkanları ile tanıştırdı. Çoğu cana yakındı ve bana iyi davrandılar, baji hariç.
Baji bana meydan okuyor, alacaklı gibi bakıyordu.
Geçen yaşadığımız olaydan dolayı sanırsam.
Beni korkutmaya çalıştığını düşünüyordum.
Ve düşündüğüm gibi de oldu;

"Draken, kardeşin kurnazın teki gibi gözüküyor"
Böyle demesi ile herkes ona baktı.
Ve abim;
"Biraz öyle de, bu seni ne alakadar eder ki, baji?"

"Hah, sadece öyle gözüküyor. Kolayca birini atabilir gibi. Kurnazın teki işte."

"Ne demeye getiriyorsun?"

"Hiç, boşver."
Abim bana bir bakış sundu.
Ve daha sonra;
"Sen birşey yapmadın değil mi? "
Dedi.

Bende bajiye ve daha sonra abime bakarak;
"Hayır."
Dedim.
Baji'nin kıkırdadığını duyabiliyordum.

"Biraz oyun istiyorsun sanırım, baji?"

Cevap vermesine izin vermeden karnına tekmemi yapıştırmamla yerlebir oldu.

Cidden bu kadar güçlenmiş miydim? Fakat sinirimi haddinden fazla oymuştu, artı abimlerin yanında benimle böyle konuşmamalıydı. O anının siniriyle en sert gücümle vurmuş olmalıydım.

"Ahh, bu kadar çabuk devrileceğini bilseydim hiç başlamazdım"

Yanımızdakiler bana şaşırmış bi' ifadeyle bakıyorlardı. Baji ise kıkırdıyordu.
Harbi kafadan kontak bu adam!
Bana tehdit edici bakışlar sundu ve yanıma yaklaştı.
Ciddiliğimi koruyordum. Benden biraz uzun olduğu için kafamı kaldırdım ve ona baktım...
Bakışları gerçekten korkutucuydu!
Yüzüme yaklaştı, yüzümü ıskalayıp kulağıma doğru götürdü ağzını ve söylemeye başladı;

"Benim ağzımı açtırtmak istemezsin ha?
Ama eğer istiyorsan ağzımı açarım ve ne dediğimi kulağım bile duymaz.
O yaşananları unutmuş değilim."
Dedi.

Soğukkanlılığımı koruyarak ona bakıyordum. ta' ki onun gözünü üzerimde hissedene kadar
Mikey bana bakıyordu.
Bundanda nefret ediyordum.
Hızlıca ordan çıktım, abimin arkamdan bağırışlarını duymadım bile.
Hızlıca koşuyordum.
Oradan uzaklaştığımı anladığım zaman
Yavaşladım.
Birinin eli bileğimi kavradı.
Arkamı döndüm ve mikey'i gördüm.
Tüm sinirim yok olmuştu sanki.
İlaç gibi gelmişti onu görmek.
Sinirlendiğimde ne yaptığımı anlamıyordum.
Bana bazı şeyler diyordu ama
anlayamıyordum bile.
Sinirden ağlayacaktım resmen.
Daha fazla dayanamadım, mikey'i
kendime çektim ve sıkıca sarıldım.
Bu anın bitmesini hiç istemiyordum.
Ağlamaya başladım.
Gözyaşlarım mikey'in üstünü ıslatıyordu.
Farkındaydım... mikey'de bana sarıldı.
Kafamı omuzuna bastırdı ve;
"İstediğin kadar, sinirin geçene kadar ağla."
Dedi.

Tenha bir yerdi burası.
Pek kimse uğramazdı zaten.
Bilerek kimsenin beni bulamayacağı bir yere
Gelmiştim ama, mikey asla peşimi bırakmıyordu.
Onu öpmek istiyordum.
Zorla tutuyordum kendimi.
Dayandım, dayandım, dayandım ama sonunda
Patladım.

//////////////////////////
BÖYLE YARI SMUT VAR GİBİ NEYSE KİME DİYOSAM SMUT İÇİN OKUYONUZ ZATEN
/////////////////////////

Vücudumuzu hafifçe birbirinden ayırdım ve mikey'e biraz baktım.
Yüzünü süzdüm, çok yakışıklı
ACAYİP YAKIŞIKLI BU ORUSPU ÇOCUĞU YA!
yüzümü, onun yüzüne yaklaştırdım
Ne yapmaya çalıştığımı anlamaya çalışıyordu.
Fazla beklemeden dudaklarımızı birleştirdim.
Onun aksine dudaklarımızı birbirine ben bastırıyordum.
Mikey anlamış olacak ki, belimi kavradı ve
Kendine iyice çekti.
dudaklarımızı bastırmaya başladı.
Fazla uzatmadan dillerimizi etkileşim haline getirdi.
Elleri ile de boynumu sıkıyordu
Biraz daha dudaklarımla oyalandıktan sonra
Dudakları boynumu buldu.
emiyordu, birden ısırması ile inledim.

𝑺𝑯𝑰̇𝑻𝑯𝑶𝑳𝑬 / Manjiro Sano Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin