"Herkesten duyuyorum hakkında ne kadar ağır şeyler.."
___________________________2 ay sonra..
Gelmedi.. 2 ay geçti ve Çağan'dan ne bir haber nede bir haraket yoktu ve ben çıldırmak üzereydim.
"Bilgi yarışmasını kazandığımıza inanamıyorum" dedi Leya gülerek bense başımla onaylamakla yetindim.
"Tuana hadi ama yeter artık onun için üzülmene değmez? Bak bilgi yarışmasını kazandık sevin biraz lütfen" gözlerimi kaçırdım.
"Haklısınız ama olmuyor işte" dedim sıkıntılı bir nefesle.
"Sende haklısın" dedi Yağız iç çekerek.
Okulun bahçesinde gezinirken bir çocuk yanımıza geldi.
"Tuana selam" dediğinde Leya, ben ve Yağız birbirimize baktık.
"Selam?" Dedim sorarcasına."Benim bir arkadaşım senden çok hoşlanıyorda tanışmak istermisin diye sorucaktım.. çok utanıyor" dedi utanarak.
Leya bana gülümseyerek baktı ve eliyle gitmemi işaret etti Yağız ise kaşlarını çattı.
"Seni tanıyorum Arkadaşlarınıda hepiniz karaktersizsiniz? Hangi arkadaşın hoşlanıyor" dediğinde Leya Yağız'ın koluna vurdu.
"Karaktersiz mi? Biz öyle insanlarmıyız Yağız ayıp ediyorsun ayrıca hoşlanan kişi Arda" dediğinde şaşırmıştım çünkü Arda'yı tanıyordum bilgi yarışmasında karşı taraftaydı ve habire birbirimize laf atıp duruyorduk ayrıca birkaç kez arkadaşlarıyla konuşurken beni işaret ettiğini görmüştüm.
"Özür dilerim ama arkadaşına söyle ben sevgili yapmayacağım" tam arkamı döndüğümde bir bedene çarpmamla durdum.
Kafamı kaldırdığımda Arda'yı görmem afallamama neden oldu.
O ise gülümsüyordu.
"Selam Tuğla" dediğinde ona bir tokat çarpmak istedim."Bak çok ciddiyim bana şunu demeyi kes" dedim elimi burun kemerime koyup sıktıktan sonra.
"Nasılsın" dediğinde arkama baktığımda Leya ve Yağız bankta oturmuş bizi seyrediyorlardı sırıtarak.
Arda'nın arkadaşı ise diğerlerinin yanına dönüp bize bakıyorlardı ve çok utanmıştım.
Çünkü arkadaşları neredeyse 13 kişiydi.
"İyiydim sana çarpmadan önce" dedim gözlerimi devirerek.
"Ama kırılıyorum" dediğinde tekrar gözlerimi devirdim.
"Çocuk umrumda gibimi görünüyorum" dedim elimle yüzümü işaret ederken.
"Bence umrunda" dedi sırıtarak.
"Çarparım bir tane görürsün umrumdamı değilmi" dedim yanından geçip giderken.
Tam o sırada tekrar birine çarptım ve bu sefer cinnet geçirecektim.
"Bak sorununuz ne-
"Tuana?" Çağan?
"Çağan?!" Diye bağırmamla Leya ve Yağız yanıma doğru koşmuştu.
Çağan bana gülümseyince ona ani bir tokat patlatmam an meselesi oldu.
Herkes bir anda bize bakınca ben sinirden deliye dönmüştüm.
"Ya sen neredeydin! Seni ne kadar aradım ne kadar bekledim haberin varmı? Sana birşey olacak diye ödüm koptu nerdesin napıyorsun diye hep seni düşündüm geceleri ve sen bir haber vermeyi bile aciz gördün bana öylemi?!" Dediğimde Çağan sıkıntılı bir nefes verdi.
"Hiçbirşey bilmiyorsun?" Dedi sinirli bir sesle.
"Hiç kendi kendine birşey bilmiyorsun aman şöyle aman böyle triplerine girme en azından haber verebilirdin ama sen bunu bile yapmaya acizsin!" Diyip arkamı döndüm ve okula girdim.
Merdivenlere çıkarken sinirden boğazım yanıyordu ama kalbim acıyordu.
Arka kapının merdivenlerinin önünden geçeceğim sırada Arda önüme çıkıp kolumdan yakaladı.
"N'oldu? İyimisin sen, sana zarar mı veriyor niye tokat attın" diye sorunca hiçbir cevap veremedim.
"Niye sevgili yapmıyorum biliyormusun?" Dediğimde sorarcasına bana bakıyordu.
"Çünkü hep kırılan taraf ben oluyorum ve artık bunun olmasına izin veremem" diyip kolumu kurtardım ve merdivenleri çıktığım sıra arkamdan bir bağırma sesi duydum.
"Ben sana zarar veremem ki" dedi Arda bağırarak ve gözlerimi kapatıp derin bir nefes eşliğinde kızlar tuvaletine girdim.
***
Olaylar karışıyor..
Ama çok büyük şoka gireceksiniz!Tahmin edemeyeceğiniz bir olay dönüyor çünküüü
Neyse öptüm bakın iki bölüm ard arda değerimi bilin asklarm<3