002

432 46 65
                                    

Bir çılgınlık yapmaya ne dersiniz?

Evet, tam olarak o çılgınlık. Adıysa otobüse binmek.

Eğer ünlüyseniz asla bir otobüse binmemişsinizdir. O kişi ise ben oluyorum.

Otobüs durağında durmuş gelecek olan ilk otobüse binmeyi planlıyorum. -gram alakam olamadığı için-

En fazla kaybolurum. Telefondan bizimkileri ararım ve konum ile yolumu bulurum bu yüzden kaybolma endişesini eliyorum ve gelen otobüse biniyorum.

Yanımda olan -bankadan çekmiş olduğum- parayı verdim ve otobüste bir köşeye oturdum.

Kulaklığımı çıkarıp birkaç hafta önce kayıt almış olduğum şarkımı dinlemeye başladım.

Şarkıyı dinlerken aklıma gelen dahiyane fikirle heyecanlandım.

Neden benim gibi müzik dinleyen birine daha çıkmamış olan şarkımı dinletmiyorum? Sadece otobüse binme çılgınlığını yapmak istemiyordum, kuralları da çiğnemek istiyordum. Ve yapacağım da.

Etrafa çaktırmadan bir göz attım. Aynı benim gibi airpods'tan müzik dinleyen uzun boylu öğrenci olduğunu düşündüğüm çocuğu fark ettim.

Avımı bulmuştum.

Otobüste benim ve onun dışında airpods'tan müzik dinleyen olmadığı için rahatlıkla kulaklığına bağlanabilirdim.

Kendi kulaklığımın bağlantısını kesip diğer kulaklığa bağladım ve kendi şarkımdan bir kısmını açtım.

Ne olduğunu anlamayan çocuk etrafa bakmaya başladı. Bununla birlikte müziği de dinliyor olmalı ki şarkıya ritim tutmaya başladı. Hoşuna gitmiş olmalı. Gülümseyerek onu izlemeye başladım. Çocuk tekrar etrafa bakarken beni fark etti, ups sanırım yakalandım. Utançla başımı eğdim, o sadece bana gülümsedi ve müziği dinlemeye devam etti.

♪♪♪

"Eğitimim yarım kalacak mı?"

"Hayır, Bayan Morrison. Kalmasını gerektirecek bir durum yok ama iki farklı şehirde de çekimler olması sizin eğitiminizi etkiler mi?"

"Etkileye bilir. Çekimler için programı nasıl düzenledin? Ona göre hareket edelim."

"Peki efendim." dedi Julia ve kağıtları karıştırmaya başladı.

"Lütfen bana sadece Carla de."

Julia heyecanını gizlemeye çalışarak, "Peki Carla." dedi.

Gülümsedim.

Julia tekrar kağıtlara döndü ve programı çıkarıp bana göstererek anlatmaya başladı.

"O zaman bir süre eğitimime ara vermeliyim. Okulumu dondurmam için gereken şeyleri ayarlarsın."

"Peki efend- yani Carla."

Gülümsedim.

"O zaman bugünlük bu kadar yeterli. İyi istirahatler."

"Teşekkürler Carla." dedi ve eşyaları toplayıp odadan çıktı.

Herkesin yaşadığı okulun streslerinin kurbanıyım. Üniversite 2'ye gidiyorum. Hem okul hem kariyer zor oluyordu ama insan sevince bir şekilde yapıyordu. Önemli olan imkansız olması, zorluğu olması ya da başka bir şey değil. Her ne olursa olsun önemli olan sadece yaptığın şeyi sevmek. Gerisi zaten geliyordu.

Kulaklık - Peter ParkerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin