Okurken sabırlı olun kitabın adı Hyunlix yani angst değil*
Sabah olunca gözlerini açan Jennie yanında ki yatakta oturup telefonuyla uğraşan Hyunjin'i fark etti. Hyunjin cidden uyurken, uyanıkken her zaman mükemmeldi.
Yanında ki hareketliliği fark edince Jennie'ye doğru bakınca göz göze geldiler. Birbirlerine bakıp gülümsediklediler. Felix ise hâlâ uyuyordu. Hoca gruba resepsiyona gelin diyince Jennie aşağı inmek için üstünü değiştirdi ve odadan çıkıyordu. Tam o anda Hyunjin
"Jennie? Felix'i uyandırmayacak mısın hoca herkesi çağırdı."
Uyuyan Felix'e sert bir bakış attıktan sonra yanına doğru geldi ve sertçe kolunu sarstı.
"Şşş, kalksana."
"Sana diyorum kalk."
"Of senle mi uğraşacağım."
Diyip çantasını alıp kapıyı çarptı. Neler olduğunu anlayamayan Hyunjin onun hareketlerini göz devirerek izledi. Daha sonra derin bir uykuya dalmış Felix'e baktı. Çok tatlıydı.
Sapsarı saçları, bembeyaz yüzü...
"Melek misin sen?"
Dayanamayarak yanına, yatağına doğru ilerledi. Uyuyan Felix'in ayak kısmına doğru oturdu. Uzun uzun bakmasının ardından sanki tanrıya şükür ediyor gibiydi. Ona öyle içten bakıyordu ki.
"Neden sana sahipmişim gibiyim Felix?"
"Seni gördüğüm de, o sarı saçların ve parlayan gözlerini gördüğümde şükür ediyorum tanrıya."
Dayanamayarak sarı saçlarına ellerini götürdü. Yumuşacıktı. Dokundukça daha fazlasını istiyor gibiydi. Ve bu his... Yıllardır özlediği histi. Elini yüzüne doğru kaydırınca yüzünün pürüzsüzlüğü onu şok ediyordu.
"Nasıl bu kadar kusursuzsun Felix?"
"Peki ya kalbin? Kalbin de bu kadar kusursuz mu Felix?"
"Onu da bir gün hissedebilecek miyim?"
Okşadığı yüzü onun içini ferahlatıyordu. O çillerini günlerce izleyebilirdi. Tekrar yüzünü oksarken konuştu.
"Tekrar çillerini saydığım kadar yakın olduğumuz günlere dönebilecek miyiz?"
Dayanamıyordu. İçi açıyor gibiydi. O çok masum görünüyordu. Yavaşça yaklaştığı yüzüne, çillerine dudaklarını hafifçe dokundurdu. Geri çektikten sonra gözleri dolmaya başladı.
"Yanımda olsan da seni çok özledim Felix."
Keşke yapmasaydı. Keşke hep böyle olsaydı. Uyurken çok masum görünüyordu. Hyunjin haklıydı. Onun görünüşüne kanmakta da haklıydı. Melek, peri her ne kadar güzel sıfad varsa ona uyardı.
Tekrar yüzünü okşamaya başladı. Göz yaşlarını sıkarak
"Keşke hep uyusan Felix, istediğim zaman öpeyim, koklayayım."
"Tüm iğrenç insanlardan uzak..."
Kafasını oynatarak ayılan Felix ile Hyunjin anında sesini kesip yüzündeki ellerini gözlerin de dolmuş olan yaşlarına götürdü. Gözlerini sildi ve yanından kalktı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Apologize | Hyunlix
Roman pour AdolescentsHyunjin çocukluk arkadaşı Felix'den hoşlanıyordu. Felix ise Hyunjin'in abisinden hoşlanıyordu ve abisine yaklaşmak için Hyunjin'i kullanmıştı.. -Ama bana tüm hikayeyi anlattığında, kusacak gibi oldum... [505...] ⚠️ Kapaktaki fotoğraftan esinlenerek...