'Kalbim bana yetmiyorken bir başkasına verme cesaretini bulamadım kendimde. Zaten ölüydüm ben. Doktorlar bile bana bu gözle bakıyordu. Sonra bir gün çok yakından tanıştım ölümle. 6 ay önce. Jungkook eve temiz çamaşır almak için gitmişti ve ben artık tamamen makinelere bağlı yaşıyordum. Tüm gün uyuyor ve konuşacak gücü bile bulamıyordum o zamanlar Kook'la konuşurken sen ben hiç görünmezdim ortalıkla bunun nedeni buydu. Her neyse o gün kalbim tamamen durdu. Sonra yoğun bakıma kaldırıldım. Ölecektim. O zamandan aklımda kalan tek şey bilincim kapanmadan önce Kook'un odaya girip attığı çığlıklar. Sonrası karanlık. Öldüm sandım ben Jimin ölecektim de ama bir şekilde nakil sırasında ilk sıraya yükseldim. Ve kurtuldum. Sarsıldım. Yaşamak çok tuhaf hissettirdi kabullenemedim. Kaldığım yerden devam etme şansımın sıfır olduğu bir hayatı yaşamak beni bunalıma soktu iki kez intiharı denedim. Psikolojik tedavi gördüm. Ben yaşayacağımı bile kabullenemedim. Özür dilerim. Kendimle beraber size de bunları yaşattığım için.'
Taehyung nefesini tutmuş eski dostunu izlerken Jimin ifadesiz bir yüzle onun sol göğsünü seyrediyordu.
Duydukları o kadar ağırdı ki. Taehyung hiç birini hak etmemişti.
Bir şeyler söylemek zorundaydı.
Zihni olayın gercekligini daha kavrayamamıştı ama karşısında ona beklentiyle bakan bir çift göz vardı.
Arkadaşı. Çocukluk arkadaşı. Lisedeki o cıvıl cıvıl çocuk. Ne acılar çekmişti. Öleceğini bile bile senelerce ilaç kullanmış, kendisini tüketmiş, bütün bunları yalnız sırtlanmış ve şimdi de kendisini suçluyordu.
Yaşadığı için.
'Jimin?' dedi sorgular bir biçimde Taehyung.
Bir şeyler söylemek istedi Jimin. Sarılıp ağlamak her şeyi unutturmak. Ama bunların hiç birini yapamadı.
Yalnızca'Demek Jin hyung biliyordu' diyebildi ve bağırdı.
'Ya biz?' Biz neyiz tam olarak senin hayatında? Ölsen haberin gelmeyecek miydi bu vicdanla nasıl baş edecektik?'
Son cümlesinde öyle bir bağırmıştı ki sevgilisi -artık belki de eski sevgilisi- odaya dalmıştı.
'Özür dilerim jimin. Ben bunların hiç birini düşünmedim. Düşünemedim. Ben-'
'Peki ya Jungkook ve Jin hyung onlar bunun altından nasıl kalkacaktı? Bize hepimize bunu nasıl yaparsın?'
Jimin verdiği tepkiye ve ağzından çıkanlara şaşırıyordu. Asla bunları demek istemiyordu o sadece arkadaşına sarılması gerektiğini düşünüyordu.
'Git burdan. ' diyebildi sonunda. 'Git bu evden Tae.'
Arkadaşı dolmuş gözleri ve şaşkın bakışlarıyla bir saniye yüzüne baktı ve sonra geri geri giderek koşmaya başladı. Bir yandan da 'Özür dilerim' diye sayıklıyordu.
Jimin durdu. Anında pişman olmuştu ki o da geç olmadan arkadaşının peşinden koştu ve seslendi.
'Taehyung dur . Dur öyle demek istemedim'
Eski dostu tam kapıdan çıkmak üzereyken onu kendine çekip sarıldı ve birlikte ağladılar, ağladılar ve ağladılar. Tüm bu senelerin acısını çıkartırcasına göz pınarları kuruyana kadar.
Selam biliyorum taegi fici ama çok az taegi var üzgünüm. Ama bunlar gerekli elbet bol bol taegili bölümler de gelecek. Eğer bölümler kısa olmazsa finale 15 bölüm filan kaldı sanırım emin değilim. Oy sınırı ve yorum sınırı koymuştum ama beklemeden atıyorum çünkü 1 aydır bölüm atmıyordum.. umarım bekleyen ve hatirlayanlar vardir hâlâ ama siz yine de boş geçmeyin
Oy verippp biiisuuru yorum yapın lütfen ki daha çok kişi okuyabilsin ehe iyi gecelerr