Acele etmem lazım yoksa dedektif beni babaannemin odasında görücek. Zaten benden şüpheleniyordu. Şimdi ise hiç ifade vermeme gerek bile kalmadan beni hapse atar.
Dedektif odaya girmeden. Tekrardan gizli geçite girmeye başardım. En azından şimdilik kurtuldum. Ya da kurtulduğumu zannediyordum çünkü hâla bütün oklar benim üstümdeydi. Beni babaannemin katili olarak biliyorlar.
Gizli geçitten geçip amcamın odasına gelmiştim. Tam gardırobun içinden çıkacaktım ki amcam ve üvey annem Aslı'nın sesini duyarım.
Tolga : Aşkım seni çok özledim bi gelsene yanıma
Aslı : Bende seni özledim aşkım
Duyduklarım karşısında gözlerim fal taşı gibi açılmıştı. Onlara çaktırmadan gardıroptan izliyordum. Ama midem gördüklerim karşısında bulanmıştı. Çünkü Amcam ve üvey annem yatakta sevişiyordu.
Şimdi anlıyorum Ceren amcamdan bahsederken yüzünde sürekli tiksinti ifadesi vardı. Tiksinmesi gayet doğaldı. Çünkü bende gördüklerim karşısında yüzümde kendiliğinden tiksinti ifadesi oluşmuştu.
Normalde ben her pazartesi yasak elma izleyen insanım. Bu çarpık ilişkilere alışığım ama bu gerçek hayatta olunca daha doğrusu bunu kendi gözlerimle görünce cidden hiç hoş olmuyormuş.
Şuan yapabildiğim tek şey amcamın ve üvey annemin sevişmesinin bitmesini beklemekti. Bir yandan gördüklerim bir yandan gelen sesler acayip midemi bulandırmıştı. İnşallah buraya kusmam.
O anda aklıma bir fikir gelmişti. Zaten en son yediğimiz akşam yemeğinde üvey annem offf şuna neden üvey anne diyosam direk Aslı diye hitap ediyim.
İşte Aslı en son yediğimiz akşam yemeğinde haddini baya aştı. Benim özel hayatıma bile laf etti. Ondan güzel bir intikam almam lazım
Telefonumu çıkarıp Aslı ve amcamın sevişmesini çekiyordum. Böylelikle hem Aslı'dan intikam alacaktım hem de bu ahlaksız ilişkiyi gün yüzüne çıkaracaktım.
Ama hiç beklemediğim bir şey oldu. Telefonum çaldı babam beni arıyordu. Amcam ve Aslı'nın korkarak birbirlerinden ayrılmışlardı ve temkinli bir şekilde benim olduğum tarafa yani gardırobun olduğu yere geliyorlardı.
Gizli geçitten tekrar giremezdim. Çünkü dedektif Mert'e yakalanabilirdim. Tek yapmam gereken kaçmaktı sanırım. Gardırobun kapısını hızlıca açıp amcamın odasından koşarak çıktım.
Nereye gideceğimi bilmiyorum. Ama bu çektiğim görüntüleri babama göstermem lazımdı. Arkamdan amcamın sesini duydum.
Tolga : Gizem çabuk buraya gel !!
Kaçsam nereye kadar kaçacaktım ki hem nereye kaçabilirim onu bile bilmiyorum. Amcam bana doğru gelmeye devam ediyordu.
Sinirli bir şeklide geldiği için istemeden de olsa tedirgindim. Tam o sırada Ceren amcamın önünü kesti.
Ceren : Gizem'e bir adım daha yaklaşırsan senin için kötü olur Tolga !!
Tolga : Sen karışma Ceren önümden çekil
Ceren : Madem öyle istersen bağırarak herkese annemle yaptığınız şeyi anlatayım. Belki bu üvey babamın da kulağına gider.
Amcam Ceren'in söylediği bu cümleye hiçbir cevap verememişti. Çünkü verecek cevabı yoktu. Az önce aslan gibi kükreyen amcam şimdi Ceren'in karşısında kedi olmuştu.
Amcam bana bakarak tehdit eder gibi konuştu. Gibi de değil bildiğiniz tehdit eder gibi konuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişin Gölgesi
JugendliteraturGeçmişim beni gölge gibi takip ederken önümde sadece iki seçenek vardı. Ya hiçbir şey yapmayıp kaçınılmaz sonumu bekleyecektim. Ya da kaçabildiğim kadar kaçıp kaçınılmaz sonumu geciktirecektim. Size bir sorum var !!! Geçmişinden kaçmaya çalışan bir...