wings.

363 33 5
                                    

Johnny, o akşam evine geri döndüğünde, posta kutusunda kırmızı bir zarf bulmuştu. Zarfın üzerinde por mi amor yazıyordu. İspanyolca cümleyi okurken gülümsedi.

Etkilendiğini itiraf etmeliydi.

Fakat eve girerken tedirgin olmuştu. İçeride onu bekleyen biri var mıydı? Tehlikeli bir durumun ortasında kalmak istemiyordu. Aracını park ettikten sonra sürücü koltuğunda oturmaya devam etti ve telefonunu açarak evinin güvenlik kameralarını kontrol etti. Herhangi bir tuhaflık yoktu, yeni evi tamamen ona ait gibi görünüyordu.

Yan koltuğundaki senaryo dosyasını alarak arabadan indi ve evine doğru yürümeye başladı. Kırmızı zarfın içinde yazanları okumak için sabırsız olduğunu itiraf etmeli miydi? Kabul etmek istemediği ancak içten içe bildiği bir yanı vardı. Bu tarz gizemli durumları etkileyici bulurdu. Genç bir erkek olduğu dönemlerde baştan çıkması kaçınılmaz oluyordu. Şimdi ise olgun bir adam olarak daha temkinli yaklaşıyor, her gizemin peşinden gitmiyordu.

Eve girdikten sonra senaryo dosyasını masaya bıraktı ve koltuğa oturdu. Dikkatlice zarfı açtı. İçinden birkaç kırmızı gül yaprağı dökülen zarf, bir mektup ve bir fotoğraf içeriyordu. Fotoğrafa dikkatlice baktı ve duvara yansıyan bir gölge gördü. Kanatlı bir kadının gölgesi vardı.

Sonra mektubu okudu.

Sonra mektubu okudu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Johnny,

Küçükken hep kanatlarım olmasını dilerdim. O zamanlar fiziksel olarak uçmayı kafama takmıştım ve inanır mısın, neredeyse pencereden atlıyordum. Beni son anda kurtaran biri çıkmasaydı çoktan ölmüştüm.

Fakat artık büyük bir kızım.

Kanatların mecazen daha eğlenceli olduğunu öğrendim. Duygular, bazen dokunmaktan daha çok tatmin ediyor. Mesela seni izlemek, gerçek anlamda uçmaktan daha heyecan verici. Yokuş aşağıya, bir araba içinde hızla inersin ve midende o tuhaf his olur ya hani!

Sen o tuhaf hissin.

Seni izlerken yokuş aşağıya iniyorum, Johnny.

Sanki kanatlarını açıyor ve beni gökyüzünde uçuruyorsun. Ya da cennetten kovulurken beni de peşinden sürüklemiş gibisin. Sana şeytasın dediğim için kızma. Sonuçta o da bir melekti, değil mi?

Eğer bir film çekseydim, sen kesinlikle Lucifer rolünde olurdun. Ki elimde kamera ile seni çekmenin düşüncesi... Kalbim bunu kaldırır mı, bilemiyorum. Hayali bile yüzümde kocaman bir sırıtmaya sebep oldu, Johnny. Görebilmeni isterdim. Ama iznin yok, yani şimdilik.

Kim olduğumu merak ediyor olmalısın. Biraz merak iyidir. Kişiyi dinç tutar. Tabi senin dinçlik tavsiyelerine ihtiyacın yok ama aptallığıma ver. Söz konusu sen olunca heyecanlı hissediyorum.

Bu sabah seni izlerken karpuzlardan birini yere düşürüp kırmıştım. Beni nasıl fark etmediğini anlamıyorum. Market görevlisi neredeyse beni kovalayacaktı.

Dalgın olduğun için bu seferlik seni affediyorum ama bir daha ki sefere beni görmeye çalış, lütfen.

Gül yaprakları senin için.

Fotoğrafta öyle.

Ve ben de.

B.

🥀

american beauty ➵ deppHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin