Soğuk hırka

34 12 53
                                    

Şarkının son demlerine geldiğimizde konuşmaya başladı " o gün neden ağladın deniz?"

İçimdeki sinir katsayısı Volkan gibi patlarken suratına soğuk bir sesle cevap verdim "Neyden bahsediyorsun?" Kulağından kulaklığımı aldım

Biliyordum o günden bahsettiğini kesinlikle biliyordum fakat beni tanımış mıydı cidden?
İçinde bir şeyler kırılmış gibi umutla suratıma bakmıştı.

"Hani Yağmur yağıyordu o gün, ağacın arkasında ağlıyordun?"

Hatırlamaya çalışırmış gibi gözlerimi yukarı devirdim.Onu hiç bir zaman görmemiş gibi yapacaktım Bulut Toprak...

" Ah, o gün basketbol topu kolumu incitmişti. Fakat bunu sen nerden biliyorsun?"

Gözlerimden bir şeyler arıyordu. Düşünceleri karmaşık hale gelmişti anlaşılan. Lakin tek sende beyin yok bulut bey ahey ahey!

Aha vallaha da yırttık anam. O gay'in ben olabileceği ihtimali varsa da kesinlikle tamamen silmişti. Beni tamamen pislik biri gibi görüyordu. Kesinleşmişti...

Sorgular bir şekilde gözlerinin en derinine baktım
" daha doğrusu bu seni neden ilgilendiriyor?"

Suratıma bir yabancı gibi baktıktan sonra arkasını döndü ve kapıdan çıkıp gitti.Evet provamız bitmişti fakat ben bunu beklemiyordum.

Selin, mert, akın ve Çağatay başıma üşüştüler.

Çağatay," Deniz, neden böyle yapıyorsun?"

Sorgular bir şekilde bakmıştım, bu benim son planlı hareketimdi. Çağatay bulutun yakın arkadaşlarından biriydi ve bu sözlerim mutlaka ona bir şekilde ulaşacaktı.

Gözlerine alayla bakarak kalbimi acıtan o sözleri söyledim" Ne zamandan beri tanımadığım insanlara hem iyi davranıp hem de sorgularına cevap vermek zorunda olduğumu hatırlamıyorum? Veya bunun neden kötü bir şeymiş gibi karşılandığını?"

Çağatay başı ile anlayışlı bir şekilde aşağı yukarı salladı.
"Haklısın senin herkese yakın arkadaşlarına davrandığın gibi yaklaşacağını ve karakterinin bu kadar düşüncesiz ve sert olabileceğini düşünememiştik"

Çağatay, Akın'a bakış attı ve aynı anda ikisi birden odayı terketti.

Yakın arkadaşım Mert ise hayal kırıklığı ile konuşarak" senden bunu hiç beklemezdim deniz. Neden böyle yapıyorsun aniden?"

Sinirle yerimden kalktım ve arkadaşıma kinimi kustum.Yapmamalıydım fakat o an çok geçti...

Aniden sesli bir şekilde güldüm" Bu benim Mert. Yani anlamadım özel alanıma giriyor, izinsiz kulaklığımı alıp takıyor. Ardından gelip bana basketbol topu çarptığı gün neden ağlıyordun diyor. Peki ben bunlara gülerek ' ayy şöyle böyle oldu, ahh gel yanıma ayakta durmagel otur. Çay falan içelim' mi deseydim?!"

Parmaklarım ile kendimi göstererek" benden ne bekliyorsunuz, her insanı sevmeli miyim? Saygısızlık da yapmadım. Nedir bu benden istediğiniz! Yeter her şeyimi sorguladığınız. Bir kere de sebepsiz deniz, sen haklısın. Sen doğrusun diyin bir kere beni savunun ya! Bir kere beni olduğum gibi sevin ayrıca çekip giden oydu ben değil!"

Sinirle nefes vererek,arkamda hayal kırıklığına uğramış iki çift göz bırakmıştım.

Müzik odasının kapısını açıp sertçe arkamdan kapattım.Çok sinirliydim her şeye, hem buluta hem de tüm arkadaşlarıma. Yorgundum hem de çok yorgun. Çağatay ve Akın bile bana bunu sorarken arkadaşlarım yanımda olmamıştı. Yani cidden ben bunu hakediyor muydum? Kesinlikle hayır bana çıkışmaları da saçmaydı. Benim ona nasıl yaklaştığım onları neden ilgilendirmiş, üstelik bizi dinlemişlerdi?

Posta Güvercini Mi? Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin