Posta Güvercini Mi?

Arabam şahane kaçççaovvv adamım!⚡️

İleriye dalmış gözlerini tekrardan bana çevirdi.
" O gün de buraya başını yaslamış ve ağlıyordun demiştim.Beni hiç bir zaman tanımamış ve görmemiş olduğunu biliyordum fakat bana bu kadar kaba davranman canımı oldukça yaktı"

Bulutun bu sözlerine kalbim fazlasıyla erirken görmezden gelecek başka bir konum vardı.Neden titremeye başlamıştım böyle?Aniden bünyemin acizliğiyle ayağa kalktım tam kalkarken kolumdan tutarak gitmemi engelleyen elleri oldu.

" Deniz. Üşüyorsun çok yağmur yağmaya başladı, iyi değil gibisin biraz dinsin beraber gidelim."

Kollarımı bedenime sardım ve söyleyecek sözüm kalmamıştı.Vücudumda ki titreme artmıştı.

Koluma giren sıcaklık hissi ile bulutun göğsüne baktım. Demek benim sevdiceğim bu kadar uzundu. Kafam ancak göğsüne geliyordu.Sahi gözleri cidden bu kadar güzel mi bakıyordu. Oysa gözleri bir buz kadar soğuk bir taşı eritecek kadar ateş püskürürdü. Neydi bu gözlerindeki durgunluk...

Bacağıma gelen boşluk hissi ile sert zemine düştüm.En son gördüğüm şeyler ise bulutun endişeli koyu yeşil gözleriydi.

Tanıdık sesler kulağımı doldurdu.

Mert," Senin ne işin vardı orda?"

Bulut," Bayıldı ve bende getirdim."

Annem," Tamam çocuklar anladım. Mert yavrum hadi geç oldu artık ailen merak eder gidin evine. Deniz uyandığında haberleşirsiniz zaten."

Gözlerimi sonunda açmıştım ve şuan ki olduğum durum kalbimin durmasına yeterdi.Mert,selin ve bulut odamda dikilmiş ve bana bakıyorlardı.

Bulut sırtını kapıya yaslamıştı. Annem ise yatağımın yanına oturmuş. Selin ile Mert de hemen dibimdelerdi.

Gördüğüm saçma durum ile şaşkınlıktan tutulmuştum.

"Kızım! Sonunda uyandın. Beni çok endişelendirdin. Bu aralar yemeğini yemezsen böyle bir deri bir kemik kalırsın işte sana kaç defa söyleyeceğim sağlıklı beslen kansızlık ilaçlarını vitaminlerini al diye."

Gözlerime endişe ve kızgınlıkla bakıyordu.
-Tamam anne iyiyim ben.

Bu dediklerim daha da sinirlendirmişti annemi" evet kızım o kadar iyisin ki mutluluktan ve sağlıktan şu an yatakta baygın haldesin. Bulutta, seni bulutların üzerinden atlarken bulup getirdi dimi?"

Aslında annecim dalga geçerken bile tam üstüne bastın dersem hatta üstüme kurşun döküp toprak attın. Bir de ölüm yıl dönümü şerefime bir helvamı kavursaydın o eksik olmuş desem tam oldurdu.
Sesli söyleyemediğim bu gerçekler üzerine,

Aniden bastırılmış gülme kıkırtısı gelirken Selin'e baktım. Bulut ise hafif gülümsüyo-

nE bulut gülümsüyo-
Hayır dur bi dk-
Ne! Bulut mu beni taşıdı yani?
Yoook canım daha nelerrr... Ay ağır mıydım acaba sürükleyerek mi getirdi beni bu ayı yoksa.

Bakim kollarıma.Biraz morartılar vardı fakat düşmenin etkisi ile oluştuğu belli oluyordu. Oh çok şükür bu gün de olaysız geçmedi günüm (!)

Sinirle Selin'e baktım. Öldürecekmiş gibi attığım bakışlardan olsa ki aniden susmuştu.Mert söze girdi.

" Meltem abla biz gidelim artık. Deniz de dinlensin. Hah belki tanımışsınızdır annemin arkadaşı Reyhan teyze var ya onun oğlu bulut."

Bulut sessiz bir şekilde olanları dinliyordu.

Mert," Uzun zamandır Hiç göremediğin oğlu yani tanışmış oldunuz."

Bulut," Pek karşılaşmamız güzel olmadı Meltem teyze ama"

"Yok oğlum yok sorun değil. Bu keçi kızım kendi aklının dikine gittiği için iki ayda bir bayılmasa olmuyor."

Selin," Meltem teyzeciğim valla Deniz şansa yaşıyor ama siz bilirsiniz" Selin gülmeye başlamış annemi de yanında sürüklüyordu.

" Bilirim ben bilirim. Siz olmasanız bu keçi dağlardan bir gün atlayıp düşecek de hayırlısı.Neyse kuzular sizde doğruca eve Haluk bıraksın sizi evinize"

Annem kalktı ve herkesi odadan çıkardı.
Sinirle pikeyi üstüme çekip nefes alacak bir alan bırakmayarak içine gömüldüm.

Dostlarım dost değil minik şeytani Noel babanın cinleri. Annem ise kocaman bir acımasız konutandı.Hayır yani anne hiç demiyorsun kızım benim prensesim oyum buyum şuyum. Göm beni anne göm. Bir de yıllardır değiştiremediğim pembe perdelerim halım ve gardrobum.

Üstünde hayranı olduğum aldırmak için kırk taklalar attığım kız olamama rağmen yatmış olduğum şimşek mcqueenli araba yatağım (temsili medyada) ile tezatlar oluşturan canım odama bulutu da sokmuştu. Şu an şimşek mcqueen gibi kaççovv diyip far ile gözlerini kör edip arabamı sürüp evden kaçasım vardı.

Ağğğğğ neydi günahımm allahım neydi günahım.
Kapanmış kapının ardından aniden kapı çaldı.

Sinirle " Bir yıl boyunca rahat bırak beni anne lütfen!" Demiştim.

Annem bir hışımla odama girmiş ve üstümdeki pikeyi çekmişti.

"Daha bir misafirin duruyor denizcim. Pike altına sonra gömül güzel kızım.Telefonunu unutmuşsun tam çıkarken aklına gelmiş fakat tabii aklından çıkmış malum kızım çok akıllı. B12 de olmadığı için yakında kendini de unutacak."

Bulutun tatlı kahkahası odayı inletti. Gül sen Gül kurban olduğum AMA BANA BÖULE DEĞİL!!

Yavaşça yatağımdan doğruldum.Buluta baktım.İçime kaçan sesle cevap verdim.

"Teşekkürler..." gözlerimi devirdim.

Annemin suratına baktım. " Deniz biraz gamsızdır bulutcum maruz gör. Yardımın için teşekkürler bir gün annenle birlikte gelin olur mu. Reyhan hanım oğlunu bir türlü evden çıkaramadığı için seni de merak ediyorduk. Demek o meşhur bulut büyümüş kocaman olmuş."

Bulut hafif gülümsemesi ile tam bir süt kuzusu olmuştu. Bu egoist moron sahiden böyle miydi ?

Söze girdim" Teşekkürler annecim güzel sözlerin için ama ben yorgunum dinlenebilir miyim artık?" Annem beni duymamıştı bile.

"Bulut bir şey ikram edemedim de size oğlum geliriniz zaten tekrardan bekliyorum. Ailene Selam söyle ben seni tekrardan geçireyim"

Anne geçiren geçirdi zaten bana başta sen olmak üzere nolur sal artık beni diye bağırmamak için zor tutuyordum kendimi.

Son kez artık açılmayacak üzere kapanmış olduğum kapının ardından çalışma masamın sandalyesine görmüş olduğum bulutun hırkası ile cidden bunların bir saçma hayal olup olmadığını sorguluyordum.

Sanırım bir daha bu çocuğun suratına bakamayacaktım...

________________________________

SELAM HERKESEEE tekrardan merhaba taklacı güvercinler.
Bü gün sanki bu bölümde Deniz kırk takla attı saklanmak için ama hayat işte istemediğin ot burnunun dibinde bitermiş adlı çalışmamız eğsmsğsağsmğsmsşsms

Fazla duygu bayıyor beni beni bu yazarınızı o yüzden size böyle Meltem annemizin bizi gömdüğü eğlenceli bir bölüme gelelim görelim dedim. Bu daha iyi günler diyoruz denize.

Ha bu arada arabalar animasyon filmindeki şimşek meqquine cidden aşıktım ben ve yatak olan arabasını çok istemiştim alamamıştım :(

Bari denizcim yaşasın dimi.Size burdan kocaman bir kaççççaovvvv diyor ve kaçıyorum.

Kendinize iyi bakın hoşçakalınnnn 🤍🤍🤍