우리 입술 장난 또 손깍지
넌 돌릴 수 있잖아?— 𓆤 —
seonwoo ve riki'nin tartışmasından sonra ikisi de kendinde değildi. seonwoo, yatağında dört dönüp duruyordu sabahın erken saatlerinde. güneş kendini ufuk çizgisinden göstermiş, ışınlarını yeryüzüne göndermeye başlamıştı. açık panjurlarına arasından geçip odaya ulaşan güneş ışınları seonwoo'yu uyandırmıştı. düşünmekten uyuyamadığı gibi erken uyanmak da ona iyi gelmiyordu, okula gitmemeyi aklından geçirse de devamsızlık hakkını buna harcayamazdı. o yüzden uzandığı yerden kalktı, çıplak ayaklarını soğuk parkelerde gezdirerek odasından çıktı. ilk işi lavaboya gitmek olmuştu, elini yüzünü yıkadı ve dişlerini fırçaladı. saçlarını düzeltmek gibi birkaç rutin işlerini de halledip tuvalet kapısını ardından çekip ışığı kapattı. tekrar odasına geldiğinde yatağının başındaki dijital saate baktı, saatin daha çok erken olduğunu gördü. dağınık olan yatağını toparlamak yerine kendisini yatağın üzerine bıraktı.
tavanla olan bir süreli bakışmalarında aklından geçen tek şey riki'ydi. uyumadan önce, rüyalarında ve uyandıktan sonra bile onu düşünüyordu. geçirdiği son sekiz saatte zihnini başka bir şey ya da birisiyle doldurmamıştı. yüzüne bakabileceğini düşünmüyordu, sonuç olarak istemeyerek de olsa doğruyu söyleyememişti. riki onu dinlememiş olsa bile arkadaşına kızamıyordu, tüm suçu kendisinde buluyordu. riki de böyleydi, o da suçu seonwoo yerine kendisine yıkıyordu.
seonwoo, çalan alarmı ile uyanması gereken saatin geldiğini anlamıştı. ne kadar öncesinde uyanmış olsa da tavandaki bakışlarını çekerek yataktan doğruldu. dağınık olan yatağı toparlamaya ve daha sonrasında çantasını hazırlamaya başlamıştı. hazırlaması gereken şeyleri hazırladıktan sonra dolabının önüne geçti ve üniformasını çıkartıp üzerini değiştirdi. odasından çantasını alarak ayrıldığında mutfaktan güzel kokular yayılıyordu. çantasını dış kapının eşiğine bırakıp mutfağa yöneldi.
annesinin her sabah yaptığı gibi elindeki gazeteyle gündelik haberlere baktığını gördü. tüm sıkıcı sabahların en güzel özelliği annesinin bu görüntüsü ile karşılaşmasıydı. çatık kaşlar ve burnunun ucuna kadar gelmiş gözlüklerle gazete haberlerini okumaya çalışması. dünya üzerinde en sevdiği insanlardan birisiydi, onu böyle görmek neşesini az çok yerine getirmişti. hazırlanan kahvaltı masasına oturdu, annesi şaşkınlığını gizleyemeden oğluna baktı. seonwoo, çoğunlukla kahvaltı masasına oturup kahvaltı yapmazdı, bazı sabahlar ağzına birkaç şey atıp evden çıkardı. bunlara rağmen annesi her sabah kahvaltıyı hazırlamaya devam etmişti ve bugün de oğlu kahvaltı masasına oturmuş, ziyafetin tadını çıkartıyordu. lokmalarla doldurduğu ağzındakileri sindiremeden üzerindeki bakışların sahibine döndü.
ağzındaki çiğnerken annesinin yüz ifadesine gülüyordu bir yandan da. belki de annesi olmasaydı, sabahı iğrenç derecede kötü geçerdi ama mümkün olabilecek en iyi şekilde geçirdiği açıktı.
— 𓆤 —
sabah alarmı riki'lerin evinde yankılanmamıştı. dün gece kafasının içi çok yoğun olan riki alarmını kurmayı hiç düşünmemişti bile. annesi oğlunu kaldırmak için odasına gidecekken olan bitenden haberi olan evin büyük kızı annesini durdurmuştu. bir günlüğüne ona izin vermelerini, bugün dinlenmesi gerektiği söylemişti. annesi ne kadar nedenini merak edip öğrenmek için ısrar etse de ablası sesini çıkarmamış, nedenini söylememişti.
riki uyandığında güneş çoktan en tepeye çıkmıştı, saatler öğlen on ikiye de yaklaşıyordu. yorgun bir hal ile yatağından kalktı, saati görmesiyle okula geç kaldığını anlamıştı. parmaklarını saçlarına geçirdi ve sıkıntıyla iç çekti. istemeye istemeye uzandığı yataktan doğruldu ve hiçbir yere uğramadan direkt olarak ailesinin bulunduğunu düşündüğü salona ilerledi. ablası ve annesi televizyon karşısında, kanallar arasında geziniyorlardı. riki'nin oturma odasına girdiğini görmeleriyle duruşlarını düzeltmişlerdi, yüzlerine sıcak bir gülümseme de yerleşmişti. riki, okulu her astığından annesi ona çok kızardı ama bugünkü tavırları ona çok garip gelmişti.
lavaboya gideceğini söyleyip yanlarından ayrılmıştı, tüm bu olanlara mantıklı bir açıklama yapmak zordu. aklı hâlâ arkadaşındaydı, seonwoo'yu düşünmekten kendini alamıyordu. bugün evde olacağı için kendini dinlenmeye verecekti, mümkünse yarın yanlış yaptığını düşündüğü şeyi düzeltmeyi planlıyordu.
— 𓆤 —
ŞİMDİ OKUDUĞUN
cassette. | sunki
Fanfiction𖣠 ! › 📮 o zaman, şimdi ve sonsuza kadar. nishimura riki, kim seonwoo'ya her daim yanında olacağı sözünü vermişti ancak bir şeyler vardı ki iki gencin arasını açıyordu. kim seonwoo'nun sakladığı büyük sır birbirlerine karşı büyük duvarlar örmeye z...