17.Bölüm

272 7 0
                                    

Bazen keşke hafızamı kaybetsem hic kimseyi hiç birşeyi hatırlamasam dersiniz yada keşke 1 - 2 gün uyusam.
Uyusan nolur ki uyanınca aynı kişiler aynı olaylar yine aynı acıyı verir yada hafızanı kaybetsen yine üzerler seni.
Acıdan kaçış yoktur , alışmak vardır.
Sadece eskisi kadar acıtmaz canını , eskisi kadar yormaz.
Ama acı herzaman acıdır.
Gözlerimi açtığımda bir hastane odasındaydım etrafıma baktığımda kimse yoktu. Yavaşca yerimden doğrulmaya çalıştığım da canımın acısıyla durdum.
" Su iyimisin ? " kapının açılmasıyla içeri bir erkek girdi.
" İyim de siz kimsiniz , ne işim var burada ? " dedim çekinerek.
Yüzüme önce anlamsızca baktı sonra nefesini verip yanıma yaklaştı.
" Ben Kaan " dedi titreyen sesiyle.
" Benim yanımda ne işiniz var ? " sanki sorduğum her soru ona acı veriyordu gözlerinin dolduğunu gördüğüm de sustum.
Cevap vermeden dışarı çıktı , onu üzmüştüm.
Kim olduğunu bilmiyordum ve neden üzüldüğünü anlamamıştım.
" Ah Su sonunda uyandın çok korkuttun beni doktor artık çıkabileceğini söyledi " Ezgiyi gördüğüm de rahatlamıştım derin bir nefes verdim.
" Ezgi ne oldu bana az önce çıkan kimdi ? " dedim.
" Sen Kaanı hatırlamıyor musun ? " dedi.
" Hayır o kim ? "
Ezgi elini alnına götürüp endişeli bir şekilde ovuşturdu.
" Su bak bir kaza yaptın ve 5 gündür uyuyordun şimdi taburcu olacaksın Kaan konusuna gelirsek emin ol onu anlatmam uzun sürecek belki tekrar yaşaman gerekecek. "
Daha fazla soru sormamaya karar verdim çünkü gittikçe kafam karışıyordu.
Üstümdeki hastane kıyafetini Ezgi yardım ederek çıkardım.
Ayakkabılarımıda giydikten sonra ayağa kalktım , yorgundum.
Yavaşca kapıyı açıp dışarı çıktık karşımda yine Kaanı görünce bakmamaya çalıştım.
" Ezgi Su benim evimde kalacak annesi babası haftaya gelene kadar " dedi.
Şaşırmış gözlerle ona baktım.
" Tanımadığım birinde kalmama izin mi vereceksin Ezgi ? " dedim sesimi sert tutmaya çalışarak.
" O sana benden iyi bakacak " dedi Ezgi.
Sanırım artık soru sormamam gerekti hastaneden çıkıp taksiyeye Kaanla bindik tanımadığım birinin evine gidiyordum.
" Araban yok mu ? " dedim.
" Şimdilik yok " sesi bile üzgün çıkıyordu bu kadar sert bir adama yakışan bir ses değildi.
Taksi durduğunda parayı ödeyip indik daha doğrusu o ödedi , eve girdiğimizde bir odaya girdim.
" Burada kal ben yan odadayım birşeye ihtiyacın olursa gelirsin " dedi.
Arkasını dönüp gidecekken sormam gereken soruyu sordum.
" Benimle niye ilgileniyorsun ? "
Tekrar bana dönüp yaklaşmaya başladı ve gözlerime baktı.
" Bu gözleri bidaha tanıman için " diyip kapıyı kapatıp çıktı.
O gözleri eskiden tanıyormuydum ?
Yatağa yatıp uyumaya çalıştım her gözümü kapattığımda affet beni sesleri duyuyordum daha fazla yorgunluğa dayanamayıp uykuya daldım.
Çığlık sesi , karanlık terler içinde uyandığım da Kaan yanımdaydı.
" Tamam geçti kabus sadece "
Korkudan hala ellerim titriyordu , Kaanın uzattığı suyu alıp içtim.
" İstersen bahceye çıkalım hava al ? " dedi.
Kafamı sallayıp yataktan çıktıp Kaanı takip ettim büyük bir bahçeye geldiğimizde salıncağa oturduk.
" Biraz daha iyi misin ? "
" Evet , gözlerini bir daha nasıl tanıyacağım ? " dedim salıncakta hafifçe sallanarak.
Elini elimin üzerine koyduğuna ona baktım aramızda ki duygu ona çekiyordu beni sanki senelerce tanıyordum onu.
" Su beni iyi dinlemeni istiyorum bu hafta hep benimle olucaksın bazı yerlere gideceğiz bir şeyler hatırlaman için belki de bir şeyleri tekrardan yaşamamız için. Sadece bana güvenmeni istiyorum lütfen bana güven sana asla zarar vermeyeceğim bize yardım edeceğim " dedi sesi kendinden emin çıkmıştı işte bu sert adama bu ses yakışıyordu.
" Sana güveniyorum neden bilmiyorum ama sana gerçekten güveniyorum "
Gülümsediğinde bende gülümsedim.
" Bana hatırladığın en güzel anını anlatsana " dedi dümdüz çimenlere bakarak.
Gözlerimi kapatıp anlatmaya başladım.
" Çimlerde oturuyorum yanımda biri var sevdiğim biri sanırım babam arkasından kocaman bir pamukşeker çıkarıyor tam o sırada bizi köpek kovalıyor durduğumuzda nefes nefese kalıyoruz , gülüyoruz sonra.. "
" Sonra çimlere tekrar oturuyoruz ve sen pamuk şekerini yiyorsun ağzının kenarında pamukşeker kalıyor ve onu da ben yiyorum " dedi.
Yanımda olan oydu ama hatırlamıyordum onu.
" O - o sensin ? " dedim hala şaşkın bir şekilde.
" Evet , benim kendini zorlama yavaş yavaş hatırlayacaksın " dedi.
Düşünmeye başladım yanımda olduğunu hatırlamaya çalıştım fakat olmuyordu.
" Kendini zorlama Su yavaş yavaş hatırlayacaksın hadi içeri geçelim "
İçeri yavaş adımlarla girdim hala anlamıyordum onu nasıl hatırlayamıyordum ?
Koltuğa oturup sıradan bir film açtım.
" Su ben çıkıyorum "
" Nereye ? " dedim ve pişman oldum tanımadığım daha doğrusu hatırlayamadığım birini sorguluyordum.
" Özür dilerim " dedim.
Kaan yanıma oturup giydiği ceketini çıkardı.
" Gitmiyorum bir yere sana bir şey hatırlatmak istiyorum bana güveniyorsun değil mi ? " dedi.
Kafamı sallayıp gözlerine baktım.
" Şimdi gözlerini kapat ve sınıfta olduğunu hayal et lisedesin. Yanında biri var çok yakışıklı ve ukala. "
Gözlerimi hemen açtım.
" Ukala " dedim bu sözcüğü hatırlıyordum.
Anlamayan gözlerle ona baktım ve tekrar gözlerimi kapatmam gerektiğini anladım.
" Senin bacaklarına bakıyor ve sende sinirleniyorsun istediğim yere bakarım ufaklık diyor hatırladın mı ? "
Kafamı hayır anlamında salladım hatırlamıyordum.
" Su iyice düşün hatırla yanındaki beni hatırla hadi bir daha dene " dedi umutla.
Gözlerimi kapatıp hatırlamaya çalıştım , olmuyordu.
" Hatırla lan beni nasıl unutursun hatırla ! " yüksek çıkan sesiyle korkmuştum hatta çok korkmuştum.
" Özür dilerim çok özür dilerim " yanıma gelip sarıldı kendimi sanki bir boşluğun içinde gibi hissediyordum ve hatırlamam gereken bir boşluğun içinde .
" Hadi kalk üstüne ceketini al bir yere gidiyoruz " dedi kalkıp odadan ceketimi alıp dısarı cıktım.
Evin önünde araba görünce ona baktım.
" Araban gelmiş " dedim.
" Benim değil hadi bin "
Arabaya binip kemerimi bağladım , napacağımızı nereye gideceğimizi bilmiyordum ama ona güveniyordum.
Ona baktığımda bir şeyler düşündüğü belliydi.
" Çok mu yakışıklıyım ? " dediğinde gözümü hemen kaçırıp yola baktım.
" Yok dalmışım öyle " dedim yalan söyleyerek.
Araba durduğunda yavaşca indim geldiğimiz yer kücük ama şirin bir evdi.
" İçeri girelim " dediğinde kapıyı açtı.
İceri girdiğimde duvarın her yerinde Kaanla benim resimlerim vardı.
Evdeyken , pamukşeker yerken her yerde çekildiğimiz resimler..
" Beni hatırlaman için bunların hepsi "
Kaanın bu kadar uğraşmasına rağmen onu hatırlayamamak canımı yakıyordu.
" Kaan olmuyor , hatırlayamıyorum "
Kaan yaklaşıp yüzünü yaklaştırdı daha çok yaklaşık dudağımdaki o sıcaklığı hissettim.
Özlenmiş ve hatırlanan sıcaklığı.
Sanki her hücrem , her duygum ona karşılık vermek istiyordu ve bende karşılık verdim. Kafamda lisede ki o gün aklıma geldi ona ilk ukala dediğim an evet , o bacaklarıma bakıyordu.
Kendimi geri çekip heyecanla Kaana baktım.
" Kaan hatırladım o ilk günü sana ukala dediğimi " dedim heyecanla Kaan mutlu bir şekilde yüzüme baktı.
" Hatırlaman için öpmem lazım heralde bana hava hoş "
Gülerek ona sarıldım onu daha tam hatırlamamıştım ama ondan hoşlandığım belliydi onu hatırlamasam da her seferinde tekrardan aşık olabilirdim.
" Kaan hatırlayacağım her anımızı merak etme sadece bana kendini hatırlatmaktan yorulma "
Kaan gülerek elimi tuttu kendine çekerek tekrardan öpmeye başladı onu öpünce kalbimde , beynimde sadece ona odaklanıyordu.
Telefon sesiyle geri çekildi icinden telefona küfür ettiği belliydi.
" Ne var Ezgi iyi sonra konuşalım " telefonu suratına kapatıp bana baktı.
Güldüm.
Televizyonun karşısına oturup Kaana baktım , bir CD takıp açtı.
" Bunu izle " diyip gitti.
CD açıldığın sadece Kaan vardı gözlerinin altı mordu çok kötü görünüyordu.
" Su bu CD ' yi ya sen izleyeceksin yada ben. Şuan derin bir uykudasın ama uyanacaksın bana geri döneceksin az önce doktorla konuştum hafızandaki bazı anıları unutabilirmişin. Bizi unutamazsın değil mi ? Unutma Su sana bir daha bizi hatırlatacak gücüm yok. Yoruldum sensizlik beni çok yordu. Haberin yok ihaleyi sen kazandın tabi hangi ihale olduğunu hatırlarsan. Su seni seviyorum seni annesiz bir çocugun annesini özlediği kadar özledim dudaklarını bana gülüşünü ,tenini özledim. Uyanda bana gel ukalana dön seni hep bekleyeceğim. Sana ölür diyorlar sen inatçısın geri dönersin ve son iki kelime ;
Seni seviyorum "
Gözlerimdeki yaşları silip CD ' nin sonundaki yazıyı okudum.
" Arka kapıdan bahçeye gel "
Ayağa kalkıp arka kapıdan bahceye çıktım gördüğüm manzarayla ağzım açık kaldı.
Her yerde adım attığım her yerde mumlar vardı ve mumların sonunda Kaan.
" Yaklaş güzelim " dediği gibi mumların arasından yaklaştım.
Manzara o kadar güzeldi ki donup kalmıştım Kaanın yanına gittiğim de elimi tuttu.
Dizlerinin üstüne çöküp gözlerimin en derinine baktı.
" Bizi sana anlatmama izin verirmisin ? Benimle unuttuğun o anıları bidaha yaşarmısın ? "
Gözlerimden süzülen o mutluluk yaşlarını silerek Kaana sarıldım bu evet demekti zaten.
Kokusunu iyice içime çektim ve o tanıdık koku geldi , geri cekilip Kaana baktım.
" Kokun hala aynı " dedim anlamayan gözlerle baktı.
" Portakal kokusu "
Hafızam gitsede ona olan sevgim ona ait kokuyu unutamazdım.
Ona ait anılarımızı tek tek hatırlayacaktım , ben ukalayı unutamazdım.
Ukala.
##
Oyuncular değişti.

UKALAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin