Dildâde

/2/

Selamünaleyküm💜

Nasılsınız? İyisinizdir inşallah?💜

Multimedya:
Selçuk Balcı/ Deniz Üstünde Fener

Keyifli okumalar💜

✨✨✨✨

Ellerimde bulunan market poşetlerini daha sıkı kavrayarak evin kapısına ulaştım. Sağ elimi kaldırıp zile bastıktan sonra bakışlarımı gökyüzüne çevirdim. Hava iyiden iyiye bozmuştu. Kışın ortasındaydık ve aşırı soğuktu.

Gök gürültüsü ve ardından çakan şimşekle irkildim. Gök gürültüsünden çok korkmasam da beni ürkütüyordu. Açılan kapıyla başımı çevirdim. Beril yengem kapıyı açmış elimde ki poşetlere uzanmıştı.

"Oo kimler gelmiş kimler." Diyerek gülümsedim. O da dediğime gülüp elimden aldığı poşetlerle kenara kaydı. Ayağımda ki botları çıkarıp içeri girdim.

"Hoşgeldin canım."

"Hoşbuldum, sende hoşgeldin."

Kapıyı kapatıp mutfağa adımladığımızda yengem cevap vermişti. Annem mutfakta hamur yoğuruyordu.

"Selamün aleyküm kolay gelsin." Bana bakıp gülümsedi. "Aleykümselam sağolasın." Dediğinde elimde ki poşetleri balkon kapısının önüne koydum.

Mutfak geniş ve ferahtı. Daha çok beyazın hâkim olduğu mutfakta elektronik eşyalar griydi. Bu da mutfağa sade ve şık bir hava katıyordu. Kapının hemen solunda kısa bir tezgâh vardı. Oradan da sağ doğru ilerleyip L tarzı tezgâh oluşturuyordu.

Karşıda balkon kapısı ve yanında boydan boya cam vardı. Geniş ve büyük balkonumuz vardı. Bunun en güzel yanı, yazın sürekli orada vakit geçirmemizdi. Yemek masası biraz ilerimde duruyordu.

Üzerimde bulunan kabanı girişte bulunan askıya astım. Üzerimi değiştirmek için odama çıktım. Mutfağa tekrar indiğimde annem hamuru mayalanmaya bırakmış masada oturuyor, yengem fincanlara kahve döküyordu.

Annemin karşısına oturup önümde bulunan kahve yanı çikolatalarından ağzıma attım. "Oh valla gelin kahvesi içmeyeli uzun zaman oldu." Dediğimde annem kınayan bakışlar atıyordu.

Omzumu silkip yengeme döndüm. Tepsiyle kahveleri getirmiş masaya koymuştu. Kendi kahvemi alıp önüme koydum.

"Aşk olsun Dilo." Dediğinde sırıttım. Fincanımı dudaklarıma getirip höpürdeterek bir yudum içtim. "Eline sağlık gelin hanım."

"Afiyet olsun, görümceciğim." Gülerek başını iki yana salladı.

Seviyordum bu kızı. Kendisi 2 yıl önce evlenirken abime sürpriz yaparak düğün günü tesettüre girmişti. Gelinliğini adetten dolayı hiç göstermemişti. Şimdi diyeceksiniz ki düğünden bir gün önce açık sonra kapalı. Kendisi Mersinde yaşadığı için bir hafta önce orada kınasını yapmıştık. Bir hafta sonra da bizim memlekette yapmıştık.

Yeşil gözleri ve sarı saçlarıyla adeta bir prenses gibiydi. Tesettüre gireceğini yakını olan bir kaç kişiye söylemiş ve sevgili görümceleri olarak bize söylemişti. Abim arkası dönük duran yengemi fark etmemiş, bize dönüp 'Kızım yengeniz nerede?' diyerek etrafa bakmıştı. Hatta yengem biraz dönüp ona baktığında abim hiç oralı olmamış etrafa bakınarak onun yanından geçmişti.

Biz bu duruma çok fazla gülmüştük. En sonunda kızıp bize döndüğünde 'Ne gülüyorsunuz. Yengeniz nereye gitti?' dediğinde yengem dayanamayıp ona dönmüştü. Donup kaldığında gelin buketi yere düşmüştü. Ağlayarak yengeme sarılmış, kulağına bir şeyler söylemişti. Hele annem kız almaya gittiğimizde gelinini tesettürlü görünce gözleri dolmuş gidip alnından öpmüştü.