MAYIN TARLASI (ASKIDA)

Bölüm 10

Merhaba arkadaşlar ilk olarak bu kadar uzun süre ara verdiğim için çok özür dilerim okulla aram kötü bu yüzden Wattpad a nerdeyse hiç girmedim ara ara girdiğimde de okunma sayısında değişiklik olmadığını görünce çok üzüldüm hatta girince sileceğim dedim fakat bu sefer okunmanın beklediğimin üzerinde olması gerçekten tatmin etti ve ara vermeden yeni bölümlere devam etmeye karar verdim :) İyi ya da kötü eleştirilerinizi bekliyor olacağım başta özelden eleştirenler olmak üzere herkese çok teşekür ederim! :)

◆◆◆◆◆◆◆◆◆◆◆◆◆

''Sorun değil Sümüklü Prenses. Yeterince zamanımız var.''

◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇

Konuştuktan hemen sonra evime geldim ve kendimi düşüncelerimle başbaşa bıraktım. Rüzgar'ın son sözleri garip bir şekilde gururumu okşamıştı ve içimde garip bir duyguyu harekete geçirmişti. Aslında deli gibi O'na güvenmek istiyordum fakat gerçekten derinlerden bir ses yanlış düşündüğümü adeta çığlık çığlığa haykırıyordu.

Söyledikleri mantıklı değildi, her ne kadar bunu düşünmek canımı yaksa da ailemin ölümü benim suçumdu. Yani durduk yerde kimse kimseyi öldürmemişti ama Rüzgar'ın hikayesi ya farklıydı ya da bana yalan söylemişti.. Artık uyumam gerekiyordu çünkü sonraki gün gerçekten çok işim vardı. Başımı yastığa henüz yeni koymuşken aklıma Selin geldi ve saatin geç olduğunu umursamayarak telefonu alıp aradım. 2. çalışta açtı ayrıca bulunduğu yer çok gürültülüydü.

''Alo? Selinn?''

''Sezeeen! Nasılsın bebeğim ya ne yaptın?''

''Selin nerdesin sen ya adamakıllı bir yere geçer misin?''

''Tamam Sezom dışardayım. Biliyorsun Eğleniyorum işte.''

''Dikkatini çeken bir şey yok değil mi?''

''Hayır hayır yok.'' Aslında Selin in takip edilmesinden korkmuştum fakat ileri derece ingilizcesinin olması nedeniyle amerikalı izlenimi verebilirdi ve gerçekten zeki bir kızdı.

''Tamam Selin kapatıyorum şimdi bir süre daha orada kalmak ister misin?''

''Aslına bakarsan bu konuyu konuşmak istiyordum. Daha bikaç ay daha burada kalmak istiyorum. Şeyy ımm.. Aslına bakarsan birisi var. Çok çok etkileyici ya daha sonra konuşalım bardaydım dışarı çıkmıştım çağırıyor şu anda.''

''Ah tamam tatlım. Görüşmek üzeree..''

''Tamam Hoşça kal!''

Şu kısa konuşma az da olsa içime su serpmişti. Daha küçükken yanlış işlere bulaşmıştım.. Kandırılmıştım ve buna rağmen bedelini çok ağır ödedim. Ailemle! Daha sonra başka şehir başka insanlar ve sadece resmiyette olduğu görülen çakma bir aile. Ama intikamımı alacaktım.. Gerçekten can evlerinden vurup kafama sıkacaktım. Bu işi uzatmadan bitirecektim..

Bu düşünceler bedenimi ele geçiriyordu o sırada ilaç almadığımı hatırlayarak ilaçlarımı içtim kendimi uykuya bıraktım.

◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇

''Aaahh sabahın köründe kim bu bee! Nevar ya nevarr!!'' Kapının kilit sesini duyunca aniden ayağa kalktım. Hızlı kalkmam başımın dönmesine sebep olsada hemen toparlandım yatağın altındaki bıçağı aldım ve karşıya bakacak şekilde tuttum. ''Kimsin sen!''

''Sümüklü prensesimiz ne kadarda asabi oluyormuş sabahları. '' Ve karşımızda bir adet sırıtan Rüzgar. Elimdeki bıçağı sonradan farkedince yüzüme garip bir şekilde baktı sonra toparlanıp tekrar gülümsedi. '' Ne o? Korktun mu prenses?'' Aslında yüzü çok farklıydı. Korktuğum sormuyordu adeta dalga geçer gibi bakıyordu. Şu an gördüğüm gözlerin bana yardım etmek isteyen birinin gözleriyle aynı olduğunu söyleselerdi onlara gülerdim şu an gerçekten işkillenmiştim. '' Ne istiyorsun?'' Bıçağı hala O'na karşı tutuyordum bıçağa baktı ve bana doğru yaklaştı. Gözlerini gözlerimden ayırmıyordu, aniden eliyle bıçağın keskin tarafına denk gelecek şekilde kavradı. Bıçağın elinden kurtarmak için hafifçe çektiğim sırada elinin kesildiğini hissettim. Bu içimi iliklerime kadar sızlatınca durdum. ''Çek elini gerizekalı!'' Bıçağı bırakmadı aksine daha sıkı bir şekilde kavrayarak çekti. Daha fazla kesilmemesi için bıraktım. Bıçağı öteki eline aldı ve kesilen elini havaya kaldırdı kanlar yere damlıyordu. Normalde bu beni çıldırtır veya bayıltırdı fakat şu an hiçbirşey hissetmiyordum yani aslında içimde elini hemen sarıp iyileştirmek geçiyordu fakat bu sayılmaz. Gözlerini hala gözlerimden ayırmamıştı. Soğukkanlılığımı korumakta kararlıydım. '' Gösterin bittiyse ne için geldiğini söyleyebilirsin?'' Güldü ve cevap verdi.