Helin BULUT
Bugün kampa gideceğiz ve ben çok heyecanlıyım.Çünkü Samet'te orada olacak yani nasıl heyecanlı olmayayım.Yataktan kalktım ve giyinmeye başladım.Üstüme gri,kolları uzun,ince ve omuzları açık bir üst altıma ise vazgeçilmezim olan siyah dar pantolonumu giydim.Hızlı bir şekilde odamı topladım.Telefonumu ve çantamı alıp alt kata indim.Azra çoktan inmiş beni bekliyordu.Üstünde mavi ince bir gömlek atına siyah dar pantolon giymişti ve kemer takmıştı.Biraz fazla mı güzeldi? Evet evet baya güzeldi. Saat 09:30 du 10:00 da okulda olmamız gerekiyordu.Çok durmadan evden çıkıp okula geldik.Ceren yanımıza geldi.Üstünde koyu yeşil,kısa kollu,göbeğine kadar gelen bir tişört altına ise mavi jean giymişti.Az sonra Samet ve Serkan yanımıza geldi.Serkan'ın üstünde mavi tişört ve siyah pantolon vardı.Azra'yla anlaşarak giyinmişlerdi.Samet'in ne giydiğine baktığımda aynı renk giyindiğimizi fark edince utanıp kafamı eline çevirdim.Hala sarmamıştı.Sorup sormamak arasında kaldım.Azra'yı ve Ceren'i kolundan tuttum ve
"Kızlar gelmeniz lazım."dedim ve sorgulamadan futbol sahasının yanındaki bankın oraya gittik.Konuşmaya başladım;
"Şimdi Ceren sana kısaca anlatayım.Bazı nedenlerden dolayı dün Samet eliyle soda şişesini kırdı ve hala sarmamış neden sar-" Azra sözümü kesti
"Bir şey söylemeyi unuttun"dedi.Anlamaz bir bakış atınca
"Sana sarıldığını söylemeyi unuttun."dediğinde elimi anlıma vurdum ve
"Ya Azra bunu Ceren'e daha sonra anlatmayı planlıyordum.Ayrıca neden sarmadığını sormalı mıyım?"Ceren
"Aslında pek sormanı önermem."
"Neden?"
"Çünkü bunu şimdi değilde oraya gittiğimiz zaman söylersen herkes ayrı bir kafada olacağı için daha rahat sorarsın.Nacizane fikrim."dediğinde Azra da onu onayladı ve Ceren'e döndü
"Ceren sana bir şey soracağım sen neden dün Yusuf'un kucağındaydın?"Ceren'e baktığımda yüzünün kıpkırmızı olduğunu ve gözlerinin fal taşı gibi açıldığını gördüm.Hafifçe sırıttım ve
"Evet ya,neden?"dedim ve tam cevap vereceği sırada İrem Hoca
"EVET 10-C VE 10-D OTOBÜSLERE BİNSİNLER!?"Dedi.Bende kolumu Ceren'in omuzuna koydum ve
"Kamp yerinde mutlaka anlatıyorsun"dedim.O da onaylayınca kolumu indirip otobüse binip en arkaya Serkan,Azra,Ceren,Samet ve ben oturduk.Cam kenarında oturacağım için çok mutluydum.Kulaklığımı çıkartacaktım fakat vazgeçtim ve Halil'lerle sohbet etmeye başladık.Yolculuk uzun süreceği için müzik dinlemeye bolca zamanım olacaktı.
Bir süre sonra sıkılıp müzik dinlemeye başladım.Azra'ya baktığımda Serkan'ın kolunda uyuyakalmıştı.Serkan ise gülümseyerek onu izleyip saçını okşuyordu.Çok güzellerdi.Küçük bir tebessüm edip önüme döndüm.Başımı cama yaslayıp yolu izlemeye başladım.Yarım saat sonra Azra uyanmıştı.Bir anda herkes ayağı kalkıp oynamaya başlayınca ne olduğunu anlamak için kulaklığımı çıkardım.Şoföre erik dalı açtırmışlardı.Güldüm ve kulaklığımı tekrar takıp yolu izlemeye devam ettim.Fakat birisi beni izliyormuş gibi bir his vardı içimde.Etrafıma baktım.Samet'le göz göze gelince hemen kafamı dışarıya çevirdim ama eliyle çenemi tutup yüzüne çevirdi.
"Helin"dedi.
"E-efendim"diye kekeledim resmen.Allah'ım öleceğim heyecandan şimdi.
"Gözlerini kaçırmayı bıraksan diyorum."deyince gözlerine baktım ve
"Kabul, kaçırmıyorum gözlerimi artık."dediğimde bu sefer o gözlerini kaçırdı ve elini çenemden çekti.Güldüm ve bu sefer ben aynı şeyi yaptım.Elimle çenesini tuttum ve kendime çevirdim