Alya yerden kalkamamıştı. Güneşi andıran uzun ve sapsarı saçları yüzünü kapatmış ve görünmesini engelliyordu. Bora arkasını dönmüş kapıya doğru yürürken Ayberk;
"Abi kıza niye vurdun sen yapmazdın böyle."
"Kes sesini Ayberk gidiyoruz ."
Meriç ise diğerlerine göre daha merhametli olduğundan Alyanın yanına gidip kolunu tuttu ve kaldırmaya çalıştı. Ama Alya düştügü yerde ufak ufak titriyordu. Meriç Alyanin saçlarını yüzünden çektiğindeyse yüzünun morardığını ve terler içerisinde kaldığını gördü.
"AAabi k kız ....kıza bir şeyler oluyo abi çok kötü görünüyo yardım..."
Ayberk konuşmasını bölmüş ve yanlarına koşmuştu. Boraysa arkasını dönmekle yetinmiş Alya nin çaresiz yüzünde muhtaçlığı keşfetmişti. Birkaç dakika daha durduktan sonra "Çekilin lan" diyip hızlı adımlarla yanlarına gidip Alya yi kucakladı. Dışarı çıkardığında temiz hava sayesinde yüzü eski rengini almaya başlamıştı ama o masum yüzü Boranin tam kalbinin yanindaydı. Kalbi ilk defa haddini aşarak hızlanmıştı. Alya gözlerini açtığında Borayla göz göze geldi.
Yorgun yüzü onu çok güçsüz gösteriyordu. O arada dışarı koşarak Derin geldi. Derin koşarken yavaşlayamamış ve Ayberk e çarpmıştı. Ayberk gözlerini Derin den alamazken Derin Alya yı gormek için gözlerini kısmıştı.Alya Bora nin yüzünü incelerken Bora kafasını çevirmişti. Çevirdiği tarafta oturan birkaç genç Alya nin bacaklarını süzùyordu. Yani Bora öyle görmüştü.
Alyayı hemen indirip kolundan tuttu ve burda bekle diyip Meriç in önüne attı onu.
"Tut şu kızı göstericem ben ona birazdan "
Diyip çocuklara doğru tüm karizmasıyla yürümeye başladı. Sonra ise"Siz kim oluyorsunuz da benim yanımdaki kıza bakma cesaretini buluyorsunuz ?!!!"
10 dakika evet evet tam 10 dakikada 5 çocuğuda tanınmayacak hale getirdi. Alya gördükleri ve duyduklarına inanamıyordu. Meric ve Ayberk her an Bora nin yaninda olmak icin Alya ve Derin i arkada bırakmışlardı. Derin bu anı fırsat bilip Alya nın elini tuttu ve kaçmaya başladılar. Eğer kalsalardı olacakları tahmin bile edememişlerdi. Derin in kuzeni olan Rüzgarı aradılar ve onun yanına gittiler. Rüzgar fazlasıyla centilmen ve tatlıydı.
.........................................................Bora arkasını döndüğünde Alya yi göremeyince sinirden küplere binmiş ve ardından sinirini Meric ve Ayberk ten çıkarmaya başlamıştı.
Eve gittiğinde saat 3.00 civarlarıydı. Barda kendine dòvüp stres atacak adamlar bulmuştu ama yinede sinirini Alya dan çıkarmayı yeğliyordu. Odasına çıkarken Korel mutfaktan çıkıp seslenmişti.
"Heey Karanlık çocuk senle konuşmalıyız"
"Ne var Korel eğer önemli degil ise seni döverim vaktimi çalıyorsun."
"Hehey sakin ol şampiyon sadece senden bir şey isteyeceğim bilirsin."
"Yeni araba istiyorsan sorma git al hemen."
" Araba değil bu sefer kız meselesi yardımına ihtiyacim var ."
"Ne kızı lan ne yardımı oğlum ?"
" Bugün bir kızla çarpıştım uzun sarı saçları felan vardı kız bildigin doğal afetti ama çok sert bildiğin Hulk abi kolumu kırıyordu nerdeyse "
Korel bunları anlatırken Bora sadece sarı saçlar kısmını duymuş ve aklı Alya ya kaymıştı.
"Sadede gel Korel ne yapmamı istiyorsun kıza ?"
"Abi kız güzel felan da git bi kardeşinin öcünü al rezil etti bildiğin adi neydiiii dur haa hatırladım Alya evet adi Alya şu bizim avm nin orda karşıma çıktı alcan mı öcümü ?"
Bora şaşkına dönmüştü. Ama o pis sırıtışını yüzüne takınıp merdivenleri çıkarken
"Merak etme Korel alıcam öcünü.........(sessizce) öcümüzü."
Artık vote ve yorum görsem ne iyi olur :D Cidden yazmak icin cok ugrasiyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARARTI
RomanceAşkın rengi denince kalıplaşmış bir kırmızı tonu belirir gözlerde... Her kırmızı tonu aşka uyar mı?? Herkes aşkı kırmızıda bulmaz ,, Onlar için aşk siyahta saklı belki birazcıkta koyu lacivertte.