....................................................................................................................................
............................................ iyi okumalar :D
Sabah saat 4.00 sularıydı. Bora pis işlerini halletmek adına erken kalkmıştı ve üzerine yapışan bir t şort onun altına da siyah dar bir pantalon giymişti. Deri ceketini üzerine giydiğinde ise daha da etkileyici görünüyordu. Telefonunu cebinden çıkarıp Ayberk ve Meriç e mesaj attı.
GÖNDERİLEN: AYBERK
MESAJ: 2 Gün önceki eski mahallede olun şu kaçan şerefsizin evini ziyaret edelim.
Saray misali evinden çıktı. Koruma ve köpeklerle dolu olan bahçeden çıktığında bir koruması arabasını getirip anahtarı verdi ''BUYURUN EFENDİM''
Teşekkür bile etmeden bindi arabasına ee nede olsa adam belalı...
4.30 civarlarinda mahallenin köşe başında buluştular. Bora belindeki silahı kontrol edip Meriç ve Ayberk e ufak bir işaret yaptı. İkiside Bora nın peşinden ilerliyorlardı.
Bora peşinde olduğu adamı evinden çıkarken görmüştü. Daha doğrusu ikisi de birbirlerini görmüşlerdi. Adam Boranın korkusuna kaçmaya başlayınca Ayberk ve Meriç adamın peşinden koşup yakaladılar. Bir köşeye sürükledikleri adamın dizlerine tekme atıp Bora nın önünde diz çöktürdüler."Sen borcunu ödemeyip bir de beni peşinden koşturma cesaretini nereden buluyorsun ?"
" V ..valla abi param yok borç da bulamadım zaten size gelicektim bende durumu anlatmaya v valla"
"Madem gelicektin ne diye kaçıyorsun lan oc?"
"Kaçmıyordum abi siz öyle sandınız"
"Kes lan kes yalanlara bak !! Benzetin lan bunu !"
Ayberk bir yandan Meric bir yandan tekmeleyip vurmaya başladılar. Bora ise dayak yiyen adamı izliyordu. Ama aklının tamamı Alya da idi. Onu birden hatırlayınca daha çok sinirlenip adamın yanına gittiği gibi dövmeye başladı. Yüzùne indirdiği yumruklar adamı tanınmayacak hale getirdi neredeyse. Adam yalvaramıycak hale gelmişken binadan bir şey hızlıca Bora nin kafasına düştü.
Ayberk ve Meriç yere bakarlarken Bora kafasına düşen terliği görünce birden kafasını kaldırdı ve gördüğü şeyle kafası tam anlamıyla 300-500 olmuştu.
"Senn!! İşte şimdi bittin .!"
Alya ona dil çıkarmakla yetinmeyip birde üzerine şunları söyledi.
"Utanmadan 3kişi bir adamı dövüyorsunuz nerede delikanlılık he nerede ? Ne o niye öyle bakıyorsun beni de mi döveceksiniz? Önce yakalamanız gerek ."
Birden camdan içeri kaçmıştı. Bora nedensiz bir şekilde mutlu hissediyordu tabi bu mutluluğu içinden dışına yansıtmıyordu.
Ayberk e dönüp; "Siz şunu halledip gidin ben biraz eğlenicem. ""Peki abi kendine dikkat et buralar pek sağlam görünmüyor."
Bora ,Ayberk i dinlemeden yarısı yıkık binanın içerisine daldı. Neredeyse her yer kırık döküktü. Bu kızın burada ne işi var diye düşünmeden edemiyordu.
"Heeey Alyacık biraz eğlenelim ne dersin ¿ Çık saklandığın yerden sana beni kızdırmamanı tavsiye ediyorum."
".........""Ses ver dedim değil mi ? "
Bir yandanda binanın içinde gezinip onu arıyordu gözleri. Ufacık bir duvarın arkasındaydı belliki . O sapsarı saçları yandan gözüküyordu.
"Hah işte buldum seni pis sıçan! Son duanı et bakalım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARARTI
RomanceAşkın rengi denince kalıplaşmış bir kırmızı tonu belirir gözlerde... Her kırmızı tonu aşka uyar mı?? Herkes aşkı kırmızıda bulmaz ,, Onlar için aşk siyahta saklı belki birazcıkta koyu lacivertte.