Secret Miracle | KTH

1

Yorum ve vote.

____

Her gün aynı saatte çalan alarm yine sabahın yedisinde güneş bile daha doğmadan sabahın ilk ışıklarıyla tekrar çaldığında Ella, daha yeni yaşları kuruduğu gözlerini duvardan çekmeden elini atıp alarmı kapattı.

Bugün o gündü. Ella'nın küçüklükten beri aşık olduğu en yakın arkadaşı olan Taehyung'un üniversitede tanıştığı sevgilisi Yuna'la düğün günüydü.

Ella tüm gece ağladığı için ela gözleri kısılmış ve kızarmıştı. Yapabildiği bir tek buydu işte, sadece ağlamak.

Ella Taehyung'a küçük yaştan beri aşık olsa da ona hiç bir zaman söyleyemedi. Çünkü Taehyung Ella'yı sadece yakın arkadaşı olarak gördü. Taehyung'un gözünde Ella, oturup sevdiği kadını konuşup, onun için fikir almak ve derdini anlatacak biri olarak gördü ve bu hiç bir zaman değişmedi. Bu yüzden Ella, arkadaşlıkları bozulmasın ve Taehyung'dan ayrı kalmasın diye hiç bir zaman Taehyung'a sevgisini söyleyemedi.

Ve bu gün o gündü. Ella giyinip süslenecek ve hiç bir şey olmamış, sanki kalbine alevden bir ok saplanmamış gibi sevdiği adamın düğününe gidecek ve güler yüzle saatlerce onların mutluluğuna şahitlik edecekti. Belki kendisini orada da tutamayacak gözleri dolacak, hatta ağlayacaktı. Ama Taehyung dahil herkes bunu sadece Ella'nın en yakın arkadaşı için döküldükleri mutluluk gözyaşı sanacaktı.

"Yıllardır kalbinden çıkarmayı başarsaydın şimdi böyle olmazdın Ella."

Ella ağlamaktan dolayı boğuk gelen sesiyle yavaşça söylediğinde tekrar kendine durduramayıp gözyaşlarına boğuldu.

"Aptalsın Ella, sadece aptal."

Kendini durduramayıp hıçkırıklara boğulan Ella, aniden çalan kapı ziliyle kendini durdurup burnunu çekerek hızla ayağa kalktı. Kalktığında başı dönen Ella, eliyle yatak başlığına tutarak gözlerini kapattı. Kendisini hızla toparlamaya çalışarak çatık kaşlarıyla banyoya doğru koştu.

Tekrar kapının zili ardından kapıya vurulmasıyla Ella, yüzünü hızla yıkayarak kurulladı. Aynadan kendisine bakarak hâlâ ağladığı belli olan şişik ve kızarık gözlerine baktı.

"Ella?! Ella benim güzelim, hadi aç kapıyı?!"

Kapatıcıyı çıkarıp süreceği sırada duyduğu endişeli sesle kapatıcıyı lavabonun kenarına koyarak zayıf adımlarla kapıya doğru ilerledi.

"Joon!"

Kapıyı açtığın gibi Namjoon'un kollarının arasına giren Ella ellerine sırtına koyarak sıkıca sarıldı arkadaşına.

"Ella?!"

Namjoon Ella'nın bu halde olacağını bildiği için tüm gece bir gözü açık uyumuş, sabahta erkenden gelmişti.

Namjoon, gözlerini kapatmadan önce göğüsüne sinmiş sessizce vücudu titreyerek ağlayan küçük bedene baktı. Ella'ya sıkıca sarılarak kollarını ona sarıp sırtını sıvazlayarak saçlarını okşadı.

"Gel güzelim."

Namjoon Ella'yı dikkatlice içeri götürerek kapıyı kapattı. Salona geçtiklerinde koltuğa oturarak sehpanın üzerindeki peçeteliğe uzanarak Ella'nın
gözyaşlarını yavaşça sildi.

"Gözlerin ne hale gelmiş böyle? Yapma bunu kendine prenses."

"Elimde değil."

Ella, derin bir nefes vererek söylediğinde eş zamanlı ağzından küçük bir hıçkırık kaçmasına engel olamadı.