Secret Miracle | KTH

7

Ella

Sağ tarafımda duran ultrason fotoğrafını bakarken gözlerimden yaş istemsizce akıyordu. Taehyung gece her şeyi öğrenerek gitmişti. Artık hamile olduğumu ve onun yasak bir ilişkiden olduğunuda biliyordu. Ama hâlâ asıl gerçeği bilmiyordu.

Onun bebeği olduğunu bilmiyordu.

Gece gitmek istemese de iyi olduğumu söyleyerek ait olduğu yere, karısının yanına gitmesini söylemiştim. Yanımda kalması iyi değildi. Buna alışmak istemiyordum. Bu gece yanımda kalsaydı kalbim her gece kalmasını isterdi. Bu da ondan isteyebileceğim son şey bile olamazdı.

Onun bebeğini taşımam bana böyle bir hakk vermezdi.

Taehyung gittikten sonra tüm gece düşündüm. Belki de hamile olduğumu öğrenmesi daha iyiydi. Geri kalan yedi buçuk ay boyunca öğrenir mi stresliyle yaşamayacağım artık. Bu yüzden seviniyorum. En azından bebeğim için bir tehlikeden kurtulmuş oldum.

Ancak bu seferde daha büyük bir şey oldu. Taehyung, beni doktora kendisi götürmek istediğini söyledi. Canım bir şey çekerse ya da ağrım olursa mutlaka aramam için ısrar etti.

Bunları yapamazdım, her ufak şey de onu arayamazdım. Ama kontrole giderken haber verecektim, çünkü bunu ben de istiyordum. Belki içeri girmezdi ama girerse kalp atışını duyunca nasıl bir tepki vereceğini merak ediyorum. Hem o bilmese de bebeğimizi görmek, duymak onun en doğal hakkı.

Sanmıyorum ama ileride bir gün öğrenirse bebeği bildiği halde ona söylemeden gidersem bana kızardı.

Tanrım, bu nasıl bir çaresizlik, nasıl bir çıkmaz?!

Başımı arkaya atıp yatağın başlığına yaslayarak gözlerimi kapatıp, dizlerimi kendime çektiğimde göz kenarlarımdan kulağıma doğru yaşlarımın akmasına izin verdim.

Saat sekiz olurken alarm çalmasıyla elimi atarak alarmı kapatıp derin bir nefes verdikten sonra gözlerimi sildim. Gram acıkmasamda bebeğim için yemek zorundaydım. Bu yüzden kendimi toparlayıp bir şeyler atıştırmak için mutfağa doğru yöneldim. Yemekten sonra biraz uyumaya çalışsam iyi olacaktı. Halsiz düşmek istemiyordum, heleki bu durumdayken.

Bir kaç bir şey atıştırıp etrafı toplayarak biraz uyumak için odama yöneldim. Yatağın üzerindeki fotoğrafı görünce istemeden tebessüm etmiştim. Yatağa uzanarak parmağımla okşarken diğer elimle de karnımın üzerine koyarak gözlerimi kapattım.

...

Çalan kapıyla gözlerimi aralarken kaşlarımı çattım. Saate bakarak daha 11.00 olduğunu gördüm. Biraz sersemlemiş bir şekilde ayağa kalktığımda gözlerimi ovaladım.

Kapıy deliğinden baktığımda Taehyung'u görmemle gardırobun aynasına bakarak heyacanla saçımı düzelttim. Daha sonra ne yaptığım aklıma gelince heyecandan tuttuğum nefesi vererek saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırdım.

"Aptal Ella!"

Sessizce gözlerimi kapatıp söylenirken kapının kulbunu aşağı çektim.

"Günaydın."

Taehyung sanki dün akşam o konuşmalar olmamış ve defalarca şaşırmamış biri gibi neşeyle elindeki poşetlerle birlikte içeri girdi.

Şaşkın bir şekilde olduğum yerde dururken o çoktan mutfağa girmişti. Kendime gelemeden kapıyı kapatırken düşünmeden edemedim.

Neydi bu neşenin sebebi?

"Ella, nerede kaldın?"

"Geliyorum."